heart to heart, kaisoo

thirteenth:

junmyeon & kyungsoo

myeonii:
soo buraya bak acill

siz:
ne oldu?

myeonii:
alien hırkam hiçbir yerde yok
gördün mü

siz:
ağzımın içinde jun bak

myeonii:
ya soo zaten sinirim bozuk
o hırkanın benim için ne kadar
önemli olduğunu biliyorsun

siz:
tamam endişelenme bulursun

myeonii:
yok işte yok

siz:
en son geçen gün jongdae'nin evine akşam yemeği için gittiğimizde giymemiş miydin sen onu
nasıl kaybettin?

myeonii:
evet ama şuan hiçbir yerde yok

siz:
eve dönerken giymiş miydin?

myeonii:
giymemiştim hatta hava esti diye çıkarıp kendi ceketini vermişti sehun
dizilerde hep görürdüm bu klişeyi ama cidden çok iyi olaymış

siz:
klişe klişe klişe
maalesef hiç samimi gelmiyo sorry

myeonii:
romantik değil mi ama

siz:
kıçımın romantiği

myeonii:
abi o hiç aşık olmamışki nerden bilsin

siz:
hiç anlatmadım sana oysa..

myeonii:
aşktan kör köle olacağın
günler az kaldı hissediyom

siz:
ya sen onu bırakta

kendin diyorsun eve dönerken giymedim diye hırkayı
demekki chenlerde unutmuşsun

myeonii:
öyle olmuş sanırım

neyse kaybolmamış en azından

siz:
ben kaybolsam bu kadar
tepki verirmiydin merak ediyorum

myeonii:
sen kaybolsan göğü deler

denizin en derinine iner

yedi kat toprağa girer

dağları deler

kahpeleri ezer

siz:
tamam dur anladık be

myeonii:
durdum

siz:
sana şeyi soracaktım ben

myeonii:
neyi?

siz:
bu sehun unutmuş mu şey yapmayı

myeonii:
neyi unutmuş mu?

siz:
jongine haber vermeyi

myeonii:
ne haberi?

siz:
sabır sabır yaa sabır şarkısını söylüyorum içimden