35

99 7 70
                                    

"Hyunjin senin amına koymak istiyorum ama bil bakalım ne eksik?"

"Senin yarrağın mı?" Changbin'in söylediği şey üstüne Chan onun omzuna sertçe vurdu.

"Sus bak sinirlendirme beni."onların atışmalarının arasından Felix'in sesi duyuldu.

"Sakin arkadaşlar, bu bebek yaklaşık altı saatlik." Felix heyecan yapmış Hyunjin düşürür diye kucağında tuttuğu bebeğin sırtına hafifçe vurup uyuması için onu nazikçe sallarken Seungmin bıkkınca konuştu.

"Çocuğa nasıl bakacaksınız? İkiniz de okula gidiyorsunuz ve daha birkaç saatlik bebeği okula getiremezsiniz." Felix başını Hyunjin'e çevirdi.

"Bakıcı tutsak? Hem anneye de ihtiyacı var, bir süre ona bakıcılık yapacak bir anne çağırırız eve." Hyunjin Felix'in kollarındaki bebeğinin elini tuttu nazikçe, elinde bir eldiven vardı ve bebek yine de Hyunjin'in elini kavramıştı.

"Olabilir, ama güvenemem birilerine ben, bir süreliğine ona bakmak için evde kalabilirim."

"Sen fazla telaş yaparsın, olmaz." Minho ayaklanıp önlerine çöktü. "Bizden birisi kalsa daha iyi, ben bakabilirim çocuğa." Han ayağa kalktı.

"Ben de kalabilirim, kız kardeşimden alışığım."

"Bence bir kız sevgisine ihtiyacı var, ben kalabilirim." Rosé yanında oturan abisinin omzuna elini koyarken söylemişti bunu.

Bunun üstüne Yeji sinirle kaşlarını çattı.

"Ne demek bu Park Chaeyoung hanımefendisi küçücük bebeğe bakacak? Olmaz öyle, ben kalırım. Abimin oğlu hem."

"Bu çocuğun bir ismi yok mu amına koyduklarım?" Seungmin'in sesiyle bakışlar onu buldu.

"Düşünürüz onu, ne diyorsun Hyunjin?" Felix kucağındaki bebeği nazikçe Hyunjin'in kucağına bırakırken Hyunjin kucağındaki tüy kadar hafif bebeği nazikçe sardı.

Teni fazla açıktı ve o kadar güzel duruyordu ki...

Hyunjin eğilip yüzünü onun boynuna gömdü birkaç saniye, fakat küçücük olduğu ve kolayca mikrop kapabileceği için uzun durmadı.

Bir süre sonra geri çekildi ve kucağında uyuyan bebeğine baktı.

"Okuldan ayrılabilirim, bebek yeterince büyüdüğünde babamdan iş isterim."

"Babam demişken... Babama haber verdin mi?" Yeji'nin sözleri üstüne Hyunjin başını iki yana sallayınca Yeji ayağa kalktı. O telefonuyla odadan çıkarken Hyunjin kucağındaki bebeği izliyordu.

Aşırı duygusal bir andaydı şu an.

Kucağındaki kendi bebeğiydi.

"Felix bana Hyunjin iyi bir baba olacak dediğinde inanmayan aklımı sikeyim, şimdiden belli nasıl bir baba olacağı." Han bunu biraz duygusal bir tonla söylemişti.

"Belki ileride sen de olursun?" Han başını çevirip Minho'ya gülümsediği sırada bebek ağlamaya başlamıştı.

"Hassiktir, bir an bunu düşünemedim. Felix ne bok yiyeceğiz şimdi? Nerden anlayacağız neler olduğunu? Ya... Ya sıkı tutup canını acıttıysam? Ya bir sorunu varsa?" Hyunjin hızlı hızlı nefes almaya başlayınca Felix yavaşça bebeği onun kucağından aldı.

"Sakin ol Hyunjin, eminim basit bir sorunu vardır." Felix kucağındaki bebekle ayağa kalkınca Chan da ayaklanıp kollarını öne uzatarak Felix'in çocuğu ona vermesini sağladı.

"Çocuğa nasıl yemek yedireceksiniz?"

"Sütü biraz ısıtıp biberonla vermemiz gerekiyormuş, ideal sıcaklığı ölçen bir şeyler falan da var bu kutuda." Changbin elindeki kutudan çıkardığı yardım için koyulmuş kağıdı okuyunca Felix eline torbaya koyulmuş sütlerden birini aldı.

Wonderland¦ HYUNLİX Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin