Flashback
Baji: Özür dilerim.
Lexi: Bu 17. özür dileyişin yeter.
Baji: Gereksiz sinirlendim. Benden başka kimse seninle yakın olsun istemiyorum.
Lexi: Yakın değildim ki zaten.
Baji: Affettin mi?
Lexi: Keşke özür dileyince her şey unutulsa.
Baji: Lexi-
Lexi: Affettim tamam rahat bırak şimdi beni.
Baji: Nasıl istersen.
Baji odadan çıktı. İnupi umarım kısa süre içinde gelir ve burdan kurtulurum.
Dışarıdan gelen silah sesini duymamla yerimden sıçradım.
İnupi'nin bu kadar kısa süre içinde geliceğini tahmin etmemiştim.
Manyak çocuk olay çıkardı. Nolurdu sanki sessizce gelip beni alsaydı?
Baji bi anda odaya girdi ve elimi tutup hızlı adımlarla beni aşağıya indirdi.
Lexi: Noluyor lan yine?
Baji: Asıl sana sormalı noluyor Lexi? Nasıl haber verdin lan?
Giriş katta bir odaya girdik ve odanın içinden tekrar aşağıya inen bir merdiven vardı.
Ordan da aşağıya indik ve depo gibi bir yere geldik. Tanrım kim bilir burda neler yapıyor?
Baji: Burda beni bekle. Sakın çıkma!
Sesi fazla sinirli geliyor. Umarım İnupi'ye bir şey olmaz. Yoksa vicdan azabından geberirim.
Yaklaşık 5 dakika sonra Baji ve yüzü gözü dağılmış İnupi geldi.
İnupi: Özür dilerim seni koruyamadım.
Lexi: Bu halin ne? NAPTIN LAN ONA?!!
Gözlerim dolmaya başlamıştı. Baji İnupi'ye bir yumruk savurdu ve İnupi yere düştü.
Baji elindeki silahı İnupi'ye doğrulttu ve tetiği çekti.
Gözlerimi kapattım. En çok korktuğum şey oluyor. Değer verdiğim insan gözlerimin önünde ölüyor.
İnupi'nin bağırmasıyla gözlerimi açtım. Omzundan vurmuştu.
İşte o an gözyaşlarım akmaya başladı. Yıllardır ağlamayan ben bugün ağlamaya başladım. Hepsi benim yüzünden onu buraya ben çağırdım aptal gibi.
Lexi: Dayan İnupi. AMBULANS ÇAĞIR!!
Sesim titriyordu. Baji hiç bir şey yapmadı. Hıçkırıklarımın arasından konuşmaya çalıştım.
Lexi: L-lütfen ambulans çağır.
Çok şiddetli ağlıyordum. Baji cebinden telefonunu aldı ve burdan çıktı.
Lexi: LÜTFEN ÖLME!!
İnupi kollarımda hareketsiz bir şekilde yatıyordu. Normalde bu kurşun onu etkilemezdi. İnupi çok güçlü çok dayanıklıdır.
Lexi: SANA İHTİYACIM VAR. SENSİZ YAPAMAM LÜTFEN BENİ BIRAKMA!!
Ağlamaktan gözlerim acıyordu artık. Heryerim kan olmuştu.
Lexi: Ölmene izin vermiyeceğim. Söz veriyorum.
Yaklaşık 5 dakika sonra siren sesleri duydum. Ambulans gelmişti.
İnupi'yi alıp gittiler. Ardından Baji ve bende hastaneye gittik.
...
Doktor: Kan kaybından maalesef hastayı kaybettik.
Resmen dünyam durmuştu. Şaka dimi? Dizlerimin üstüne çöküp ellerimle yüzümü kapatıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.
Kimsenin dediklerini duymuyordum. Belimde hissettiğim ellerle Baji'nin beni kucağına aldığını anladım.
Baji'nin arabasına binip eve gelmiştik. Hâlâ ağlıyordum. Baji tekrar beni kucağında aldığında bağırmaya başladım.
Lexi: BIRAK BENİ!!
Baji'nin göğsünü yumrukluyordum ama bi fayda etmiyordu.
Lexi: SENDEN NEFRET EDİYORUM. İNDİR BENİ LAN!!!
Baji beni kendi odasına çıkartıp yatağına yatırdı.
Baji: NEDEN YAPTIN? NEDEN ÇAĞIRDIN ONU?
Lexi: KURTULMAK İSTEDİM, SENİNLE KALMAK İSTEMİYORUM.
Hıçkırıklarımın arasından zar zor nefes alıyordum.
Baji: BURDAN KURTULUŞUN YOK KABULLEN ARTIK. BUNUN BEDELİNİ ÇOK AĞIR ÖDİYECEKSİN!
Odasından çıkıp kapıyı kilitledi. Tanrım lütfen her şey rüya olsun. İnupi ölmemiş olsun. Her şey şaka olsun.
nau nau
iyi degilşm arkadaslae lödlözmdçpsömxi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntılı aşık olmak suç mu? ~Yandere Baji
Fanfiction-Sana çok aşığım anlasana. -Sen bana aşık değilsin, Keisuke. Aşk sevdiğini zorlamak değildir.