Şiirsel Adalet | ❝IronFrost❞

▪Bölüm 18▪

Ben geldim kurguyu unutmadım sadece ara verdim. Uzun ara verdigimi biliyorum ama İş, sınavlar, deprem derken verdiğim ara daha  uzamak zorunda kaldı. Ama yavaş yavaş geri dönmeye çalışıyorum.. Şimdiden kusuruma bakmayın.

İYİ OKUMALAR..❣️❣️

Kapı yumuşak bir ıslık sesiyle arkasından kapanırken, Black Sabbath asansör müziği kulaklarından kayboluyordu. Mutfağa doğru yürürken, umutsuzca bir şeyler içmek için can atarken, akordu bozuk olan ıslığı, çok tanıdık olan şarkının kesildiği yerden devam etti. 
Eğer iyi bir alkol arıyorsan, hayır etkinlikleri gerçekten gidilecek yer değildi. Belki de onlardan tamamen uzak durmalıydi, en azından onlar iyi içkiler sunmaya başlayana kadar.

Giderken ayakkabılarını çıkardı, içki dolabından bir bardak ve bir şişe aldı ve sonra bir ayağını karşı koltuğun kenarına dayayarak kendini mutfak sandalyelerinden birine attı.

Memnuniyetle içini çekerek kendine cömert bir bardak viski doldururak bardağı büyük bir yudumda bitirdi. Oh evet. Bardağını tekrar doldurdu, ama bu sefer  canlandırıcı sıvının boğazından aşağı kaydığını daha yavaş hissederek bir tempoda içmeye başladı.

Sorulmadan beyni, kulesinde oturan tanrının görüntüsünü getirdi ve midesinde zaten alkol olmasına ve geri kalanının onu masanın üstündeki şişede beklemesine rağmen yüzünü buruşturdu. Loki'nin önceki ruh hali biraz tuhaftı, ama biraz şansla artık üstesinden geldi ve anlamsız somurtmasını durdurdu.

Belki de Jarvis'e Loki'nin neyin peşinde olduğunu sormalıydı. Hiçbir şey değilse bile, sinsi tanrının nerede olduğunu bilmek onu biraz daha rahat hissettirecekti.

"Jarvis, Loki şu anda nerede?"

"Odasında efendim."

"Ve orada tam olarak ne yapıyor? Mambo dansı yapmayı mı öğreniyor? Tırnaklarını boyuyor? Dünya hakimiyetini mi planlıyor?”

"Hiçbir şey. Sadece odasinda "

Hiç bir şey?

 

Her nasılsa, bu daha da şüpheli geliyordu.

Ve bir yanı, Loki'nin orada kalmasına izin vermekten mutlu olurdu, belki aklını yitirmese de gözden uzaktaydı. Bir süre önce kendini şımarttığı duş fantezisi zihninde hala çok taze ve bir de üstüne, yeşil gözlü bir tanrının sadece doğanın ona verdiği şeyi giydiği ve Tony'nin uyanmasıyla sona erdiği sivilceli bir ergenlik kurbanı gibi sırılsıklam iç çamaşırlarıyla İlgili dün gece çok ıslak bir rüya gördü.

Hatırayla yüzünü buruşturdu ve hızlı bir yudumla, hoş olmayan hatırlatmayı telafi etmek için bardağını tekrar boşaltı.

Ve elbette, her şey aptalca. Loki deli, ki bunu daha geçen gün gayet yerinde bir şekilde kanıtladı ve Tony böyle bir kaçık çöp kutusuna karşı herhangi bir çekicilik hissettiği için daha da deli olmalı. Ateşle oynamak gibi, Loki'nin küçük patlamasından sonra o ateş kendini yakmış gibi görünse de, ardında sadece kül bırakıyordu.

Oh iyi. Önemli değildi. Loki, Tony'nin her şey hakkında ne kadar aptal olduğunu düşünse de, en azından utanç verici sırrını asla bilemeyecek gibiyfi.

Bu açıdan, tanrıyla uğraşmamak ya da onun doğrudan huzurunda bulunmamak tercih edilir. Kendi özel kararsızlıklarının hatırlatılmasının bir anlamı yoktu.

Yine de, Loki'nin odasında oturup hiçbir şey gibi görünmeyen şeyi yapması fikrinden pek hoşlanmıyordu. Boş eller ve şeytanın oyuncağı falan. Ya da Loki'nin durumunda boş beyinler.