Bir söz vardır 'intikam aptalların işidir' aslında intikam aptalların işi değildir sadece acıdan beslenme çeşididir.
Hayatım boyunca peşimi bırakmayan intikam duygusu bu sefer yeni bir başlangıça sebep oldu...
Bugün hastaneye yatırılıiımın ilk günü burası cehennemden farksız...
"Esila'dan bi iz"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Uyandığımda telefona baktım alarm çalmıştı ama duymamıştım elimi anlıma çarptım saate baktığımda 09:38 olduğunu gördüm yamaç yanımda yoktu ulan sen nerdesin?
Ayağa kalkıp aşşağı indim yamaç kahvaltı hazırlıyodu üstü çıplaktı altında pantolon vardı ve mutfak önlüğü takmıştı çok ateşli gözüküyodu marifetli bebem ya.
Yanına gidip kollarımı beline sardım onunla böyle olmak beni çok mutlu etmişti.
Bana dönüp dudağıma küçük bi buse kondurdu benim elim boynunda bir ileri bir geri gidiyodu oda şehvetle beni öpüyodu birden bi ses gelmeye başladı "bip bip bip" bu ses çok rahatsız ediciydi nerden geliyo bu ses ulan bi bozmayın şu ortamı ya.
Gözümü açtığımda yamaçla yüzümüz çok yakındı hatta burunlarımız birbirine değiyodu alarmı kapatıp tekrar yamaça döndüm.
Dudakları çok güzel gözüküyodu öpmemek için kendimi zor tutuyorum elimi yeni çıkmaya başlayan sakallarında gezdirdim sonra boynuna indi baş parmağım bi iler bi geri okşarken yamaç gözlerini araladı o an utançla elimi çektim daha doğrusu çekemedim elimi tuttu beni kendine daha çok yaklaştırdı "seni çok seviyorum" dedi ve gözleri tekrar kapandı.
Şuan sevinçten havaya uçabilirdim ya beni başkası sandıysa uyku sersemi olarak, yok ya sanmamıştır kalbim yerinden çıkacak gibi atıyodu ay bayılacağım.
Yataktan kalkıp giyinme odasına girdim mavi renkte bi plazzo pantolon giydim üstüne mavi sıfır kollu bi crop onun üstünede mavi bi ceket giydim ceket ve pantolon aynı renkti ama crop birazdaha açık renkliydi saçlarımı salık bıraktım, halka küpelerimi taktım, altın renkli kolye taktım, koluma da altın bi saat taktım, maskara sürdüm sadece şeffaf bi gloss sürüp aşşağı indim.
Hemen çayı ocağa koydu patates kızarttım yanına da biber kızarttım çayı demledim son olarak yumurta pişirdim bahceye sofrayı kurdum yamaçın "seni çok seviyorum" demesi aklımdan çıkmıyo kelebekler gibi süzülüp duruyorum gördüğüm rüyaya ne demeli bugün o kadar mutlu bi gün ki ay bayılacağım.
Ön bahcedeki masaya kahvaltıyı kurdum demliği alıp oturacağım yerin yanındaki küçük sehpaya koydum.
Pamirin odasına dalıp evet direkt dalıp "uykucu prensim uyanın lütfen" diye bağırdım yanağına bi öpücük kondurdum gözlerini açınca bana gülümsedi bende karşılık verip odadan çıktım.
Ezelin odasına girip "prensesim uyanmanız icap eder" dedim ezel hemen uyandı tedavi onu çok yoruyo ama iyileşecek benim güzelim. Ezelde hızla kalkıp lavaboya koştu.