Başlangıç

35 4 4
                                    

Adı Nesrin'di aslında o hep yalnız ve mutsuzdu,mutlu olsa bile kısa sürüyordu çok düşündü bunun sorumlusu kendisi mi yoksa çevresindekiler miydi diye kendini çok sorguladı ama cevabı ilerleyen zamanda bulacaktır.

O zaman her şeyin başladığı günü anlatalım.

Nesrinin normal sıradan bir hayatı vardı ama insanlar onu sevmezdi dışlıyorlardı halbuki, o çok iyi biri ve sadece sevilmek istiyordu arkadaş edinmek özendiği arkadas ilişkilerini yaşamak ama sanki hayat onu çok kötü bir şeyle cezalandırıyordu asla istediği hayata kavuşmasına izin vermiyordu. Ailesinde de çok aşağılanıyordu ve sevgi ilgi hissedemediği alamadığı için bu onun arkadaşlık ilişkilerine vs de yansımıştı.

İlkokul birinci sınıfa başlamıştı orada hiç arkadaşı olmamıştı ,hep bir köşede oturur kitap okurdu teneffüste herkes arkadaşlarıyla eğlenip gülüşürken o içine kapanık arkadaş edinemezdi ve onlarda sırf nesrin sessiz suskun diye onu küçümserlerdi öylelerini gerizekalı olarak algılayıp aralarına almazlardı aslında öyle değildi nesrin sadece özgüvensiz ve içe kapanık biriydi ona biri adım atsa elini uzatsa her şeyini vericek kadar sevilmek değer görmek istiyordu. Ama onun en iyi arkadaşlar okuduğu kitaplar oldu yalnızken dostu, mutsuzluğunda mutluluğu oldu kitaplar ilk başta bu ona yetiyordu ama sonra büyüdükçe olgun oldukça neden böyle hayatı olduğunu sorgulamaya başladı.
Okulda Nesrin'in dersleri iyiydi öðretmenleri onu severdi ama sınıfındakiler onu sevmezdi ve onu kıskanırlardı. Bu yüzden nesrin ilkokuldan ortaokula kadar kendi dünyasında yaşadı.
Ve hep ona çılımçı diye dalga geçerlerdi. Nesrin'in her üzüldüğünde burnu kanardı oda hep eliyle burnununda kan olduğunu hissetmek için enlediğinde ona burnunu karıştırıyor çılımcı diye dalga geçerlerdi.Oysaki o burnu kanadığını hissedince elini atıp sonra kanamayı durdururdu.

Nesrin hayatı işte o zaman öğrendi daha küçükken ilk ön yargı denen olguyu o zaman tattı ve bu hayatı boyunca hep onunla oldu nereye giderse gitsin onu bırakmadı hayatı hep 21 yıl önceki gibi oldu büyüyünce olgunlaşınca çok güzel bir kız oldu ama yalnız biriydi lakin bu seferde sırf güzel diye onu obje olarak gördüler ne sevildi ne de bir tane arkadaşı oldu.
Nesrin lisedeydi orada biraz arkadaş edindi ama onlarda çıkarcıydı. Birisine çok bağlandı kendi öz kardeşinden çok sevdi onun ismi Yarendi. Yaren koskaca sınıfta tek arkadaşı oydu onunla her şeyini paylaştı maddi manevi destek oldu. Ama oda ihanet edince iyice yalnizlaştı şimdi ki gibi ve hep olacağı gibi.
Sonra nesrin birine aşık oldu onun ismi serkandı.Bir gün cafe'de kitap okurken hoş çekici biri masasına oturdu ve ona ne okuduğunu sordu o ise Reşat Nuri Gültekin'in Çalıkuşu adlı romanını okuduğunu söyledi. Kendisi de o kitabı okuduğunu ve feridenin güçlü bir Anadolu kadını oluşuna hayran kaldığını anlattı.Nesrinde ona katldı ve tıpkı Aatürk gibi Çalıkuşu da onun başucu kitabı olduğunu söyledi. Serkan ve Nesrin o gün kitap okumayı bırakıp saatlerce kitaplar hakkında ve kendilerinin hakkında konuştular ve ikisi birbirinden çok hoşlandılar Nesrin en çokta ilk defa birinin onu anladığı ve zevkleri uyuştuğu için bir çocuk kadar mutlu hissetti kendini aslında nesrin serkana değil onun düşünce yapısına aşık olmuştu. O zamanlar ikisi de daha 16 yaşındaydı ve lise son sınıfa kadar sevgili kaldılar bu sürede çok şey paylaştılar hem arkadaş hem dost her şey olmuşlardı beraber aynı üniversite okuma hayalleri kurdular.

İlişkilerinin dördüncü yılı ve liseden mezun olmuşlardı artık.Ama ilişkileri dört yıl kadar çok uzun sürdü ve ailelerine anlatmak ve tanışmak istediler . Önce nesrin annesiyle tanıştırdı bir yerde hepberaber yemek yediler ve güzel vakit geçirdiler. Akşam oldu ve evlerine gittiler Nesrin'in annesi serkanı sevdiğini ve kültürlü kendini geliştimiş biri olduğunu söylemisti Nesrin'in o zamanlar hayatının en mutlu günüydü 16 yıllık yaşamından sonra ilk defa 4 yıl yaşadığı şey 16 yılına bedel geldi ve yaşadığı bütün acıları unutmuştu.

Lakin bu çok uzun sürmedi.

Aradan bir kaç gün sonra serkan Nesrine telefon etti ve ailesiyle tanıştırmak için onu aile yemeğine davet etti.Nesrin çok heyacanlıydı ne giyse diye on saattir düşündü ve karar verdi bir heyacanla hazırlanıp gitti.

Acaba o gün Nesrin serkan'ın evine ailesiyle tanışmak için gitmiş bulunmasaydı hayatı bundan daha farklı olur muydu ?

Hazırlandı gitti ve serkan ona kapıyı açtı nesrin içeri girdi ama evde ailesi yoktu serkana ailesinin nerede olduğunu sordu serkan ise iş için dışarda olduğunu ve şimdi yolda olduğunu yarım saate kadar geleceğini o zamana kadar bir şeyler içeriz dedi ve bir kahve yaptı serkan ve beraber oturup kahvelerini içip gülüştüler.

Ama sonra nesrinin üstüne bir ağırlık çöktü ve kendinden geçmişti.

Uyandığında ise hayatı boyunca unutamayacağı ve hala da unutamadığı,kimseye ailesine bile anlatamayacağı bir sey yaşamıştı.

Aslında o günden beridir nesrin yaşayan bir ölüden farksızdı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 24, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yalnız Bir Kızın HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin