underwater 💧 zm [completed]

chapter 3 🏅

Gözlerimi açtığımda beyaz tavana bakıyordum. Kolumda bir sızı vardı. Başım çok ağrıyordu ve yanıyor gibi hissediyordum.

Bakışlarım yavaşça bulunduğum yere kaydığında hastanede olduğumu anlamıştım. Ayağım kaydığında başımı çarpmış ve havuza düşmüştüm. Bilincim kapanmış olmalıydı çünkü hiçbir şeyi hatırlayamıyordum.

Gözlerimi odada gezdirdim. Boğazımda rahatsız edici bir kuruluk vardı, aynı zamanda dudaklarımda da, dudağımdaki yaranın kabuk bağladığını hissedebiliyordum.

Yatağın yanındaki krem rengi koltukta uyuyan tanıdık silüet şaşırmama sebep olmuştu. Acıyla inleyerek yerimde hareket ettim ve yatakta doğruldum.

"Lexi." Uzun kirpikleriyle beraber gözleri açıldı ve bana döndü. Birkaç haftalığına gönüllü olarak Afrika'daki bir yardım etkinliğine gitmişti.

"Uyanmışsın."

Gülümsedim. Vücudumun her yeri uyuşuyor gibiydi.

"Ne zaman geldin?"

Yanıma gelip hareketlenmeme izin vermeden bana sarılmış ve öpmüştü. Onu çok seviyordum, en yakın arkadaşımdı. Okula geldiğimde bana önyargıyla yaklaşmayan kişilerden biriydi. Zamanla çocuklar, o ve ben ayrılmaz bir grup olmuştuk. Birbirimize gerçek anlamda bağlıydık.

"Uçağım ineli bir saat oluyor, seni aradım, açmayınca merak ettim ve çocukları aradım. Düşmüşsün."

Luke, Calum, Ashton ve Michael ellerinde çiçeklerle odaya girdiklerinde gülerek hepsine teker teker sarıldım. Daha sonrasında hemşire gelmiş, yemeğimi ve ilaçlarımı verip serumumu değiştirmişti. Akşama doğru çıkabileceğimi söyledi. Yaklaşık bir gündür uyuyor olmalıydım.

"Düştüğünü söylediler ama seni buraya Zayn piçi getirmiş Hela." Ashton konuştuğunda Luke ağzıma pilav dolu kaşığı uzatırken zorlukla yemiştim. Midem bulanıyordu. "O mu bir şey yaptı yoksa? Eğer öyleyse yemin ederim-"

"Ben bir şey yapmadım." Zayn odaya girdiğinde hepimiz susmuştuk. Ashton ve Calum ayağa kalkarken Lexi bana şaşkınca bakıyordu. Ona göz devirdim. Sürekli Zayn'den hoşlandığıma dair imalar yapar ve ikimizden ne kadar ateşli bir çift olacağı konusunda konuşup dururdu. Mümkün değildi. Zayn'den nefret ediyordum, o da benden.

Ayrıca biz ciddi rakiplerdik.

"Küçük bir kaza."

"Uzatmayın. Bir şey yapmadı. Kendim kaydım."

"Her neyse, uyanmışsın zaten, gidiyorum ben artık daha fazla katlanamayacağım." dedikten sonra direkt odadan çıkmıştı. Luke ve Ashton arkasından küfürler savururken Lexi bana imalı bakışlar atmakla meşguldü.

O odadan çıkınca herkes rahat bir nefes vermişti. Ondan gerçekten haz etmiyorduk.

"Gelelim asıl konumuza." demişti Ashton bana dönerken.

"Bize o adamdan şiddet gördüğünü öldükten sonra mı söylemeyi düşünüyordun Hela?"

Öğrenmişlerdi.

"Şu an bunları konuşmayalım bence. Hem Hela da çok yorgun." diye araya girdi Luke.

"Hayır, tam da şu anda konuşmamız gerekiyor. Bir anda kız kardeşim gibi gördüğüm kişinin hastaneye kaldırıldığını ve kafasına ciddi bir hasar aldığını duyuyorum. Hastaneye geldiğimizde doktor durumun sadece bununla sınırlı olmadığını söylüyor. Bize vücudundaki izlerden bahsediyor, kemiklerindeki eziklerden. Neden bize anlatmadın Hela? Sana yardım edebilirdik. O puştun yanına bırakmayacağımızı biliyordun?"