troubled boy /irondad/

Bölüm 25: Anılar

Güneş battıktan sonra Peter tekrar uyandı. İlk başta kafası karıştı ama Tony'nin odasında olduğunu fark ettiğinde rahatladı. Sonra her şeyi hatırlamaya başladı.

Okulda geçirdiği panik atağı ve Tony'nin nasıl ortaya çıktığını hatırladı. Aklına gelenlerden kurtulmaya çalışırken başını salladı.

Bir süre sonra kapı açıldı ve Tony içeri girdi.  Yatakta Peter'ın yanına oturdu ve sırtını yatak başlığına dayadı. "Daha iyi hissediyor musun?" Tony ona bakarken sordu.

Peter cevap verdiğinde dümdüz ileriye baktı.  "Evet. Ben sadece- neden bu kadar kötü olduğumu bilmiyorum."

"Bu berbat panik atakların yaptığı şey bu. Ne hakkındaydı?" Tony onu bu konuda konuşturmaya çalıştı.

Peter, kaçırıldığında ne olduğu hakkında hiç konuşmamıştı ve bunu kendine saklamak onu inciten şey olabilir.

"Anılar" dedi sadece.

"Kaçırıldığın zaman hakkında mı?" diye sordu Tony.

Peter başını salladı ve tekrar konuşmaya başladı. "Kendime ne söylersem söyleyim anıların gelmelerini engelleyemedim." Peter ağlıyordu ve yüzünü Tony'e döndü. "Yeniden aynı şeyler oluyormuş gibi hissettim."

"Sana ne yaptılar Peter, eninde sonunda bana söylemelisin" dedi Tony, Peter'ın ona söylemekte isteksiz olduğunu bilerek.

Peter biraz rahatsız oldu, "heh, güçlerimin nasıl çalıştığını bilmek istedi. Bana bu konuda soru sormayı denemedi bile, yani zaten hiçbirine cevap vermezdim. her şey karnımdaydı, nasıl çalıştığını görmeye çalışıyordu." Peter duraksadı, şimdi Tony'nin soluna baktı. Birden çok zayıf hissetti. Onun güçlü olması gerekiyordu, onun Örümcek Adam olması gerekiyordu.  Ama anlatmaya devam etti.

“Bana yeşil bir şey enjekte etti”, gözünden daha fazla gözyaşı geldi. "Ben - her şeyi hissedebiliyordum - ama hareket edemiyordum."

Tony, yaşadıkları hakkında konuşmanın zor olduğunu bilerek sabırla dinledi.

Peter sonunda ona her şeyi anlattı.  Bahse girerim Tony sinirliydi, o orospu çocuğunu öldürmek istedi.

Peter için kendini sakin tuttu çünkü çocuk şimdi kollarında bağırıyordu.

Peter ağlarken Tony ona sarıldı. Her şey onun için çok zor olmalıydı, Tony'nin yapabileceği tek şey ona sarılmaktı şimdilik.

Ama bu Peter'ın bakış açısına göre, birinin arkadaşlığı ve rahatlığı için yeterliydi. Birkaç dakika geçti ve Peter tekrar sakinleşti.

Tony konuştu, "Acıktın mı? Akşam yemeği vakti yaklaşıyor."

Peter kafasını salladı.  Gelişmiş duyuları sayesinde Tony'nin nefesindeki alkol kokusunu aldı. Ama Tony oldukça normal davrandığı için bundan bahsetmedi.

Tony ayağa kalkarken "Pekala, gidelim. Umarım kimse yemek yapmamıştır. Hepsi yemek pişirmede berbattır" dedi Tony. Peter'ın hafif kahkahasını duyabiliyordu.

Sonra birlikte yemek odasına gittiler ve oradaki tüm İntikamcılar onları karşıladı.

Peter  hepsinin panik ataktan haberdar olduğunu biliyordu, söyleyebilirlerdi, ama kimse bundan bahsetmedi ve o da mutluydu.

"Tanrıya şükür, yemek sipariş ettin," dedi Tony yemek kutularını görünce. Hepsi masaya oturdu.

Peter şimdi kendini daha iyi hissediyordu, sonunda midesinde biraz yiyecek vardı.