Stranger things-Steve harrington

8-kapı

Mia~

Mike kapıdan içeri giren kıza yürüdü ve sarıldılar. Max,"yoksa bu..."dedi. Dustin ve Lucas başlarını onaylayıcı bir şekilde salladı. Mike ve diğer kız bir şeyler konuşurken hopper araya girdi.

"Çünkü ben izin vermedim."dedi. Hopper kıza yürüyüp sarıldı. "Onu saklıyordun." dedi mike. "Başından beri onu sakladın!" Dedi ve hopper'a vurmaya başladı. "Gel, konuşalım. İkimiz."dedi hopper ve onu içerideki odalardan birine sürükledi.

Kız ve dustin ile lucas sarıldılar. "Seni özledik." Dedi lucas. "Ben de sizi."dedi kız. "Neredeyse her gün senden bahsettik." Dedi dustin. Ayrıldılar ve kız elini dustinin ağızına götürdü. "Dişler." Dedi kız. "Ne?"dedi dustin. "Dişlerin var."dedi kız.

Dustin lucas'a bakıp birbirlerine döndüler. "İncileri beğendin mi?"dedi ve dişleriyle garip sesi çıkardı. Sesi duyunca yüzümü ekşittim. Steve sessizce bana yanaştı ve "bu sesi sizinle buluşmadan önce arabada yüz kere falan çıkardı."dedi ve sırıttım. Yüzümü hemen indirdim. Onunda suratındaki gülümseme silindi.

"11?"dedi max. Sessizce "11 mi?"dedim. Max eleven denen kıza doğru yürüdü. "Selam. Ben max. Hakkında çok şey duydum."dedi ve elini eleven'a uzattı. Kız max'in arasından geçerek joyce'un yanına gitti ve sarıldılar.

Max bana döndü ve ona gülümseyip ağızımı oynatarak, 'sorun değil. Seni sevecek.' Dedim ve güldü.

Eleven ve joyce bir odadan çıkıp mutfaktaki masaya yöneldiler. Geçit hakkında konuşuyorlardı. Bizde yanlarına gittik.

Eleven geçiti kapatabileceğini söyledi. Hopper'ı ve mike'ı çağırıp mutfak masasının etrafında toplandık. Geçit hakkında konuşuyorduk. Nasıl gideceğimizi ve ne yapacağımızı düşünüyorduk. "Bir saniye, eğer haklıysam, beyin ölürse vücut'da ölür değil mi?"dedim. "Will'de orduda."dedi Lucas. "Eğer zihin hırsızı ölürse Will'de ölür."dedi hopper.

Joyce Will'i uyuduğu odaya geldi ve "soğuk seviyor."dedi. "Ne?"dedi hopper. "Yani soğuk seviyorsa..."dedi nancy. "Onu ateşle dışarı atmalıyız."dedi joyce. "Bilmediği bir yerde yapmalıyız. Uzak bir yerde."dedi mike.

Will'i alıp arabaya koydular. Hopper jonathan'a nereye gitmesini söylüyordu.

Nancy ve steve'den kulübeden çıkardığımız eşyalara bakmalarını istediler.

Steve~
Dışarı kulübenin yanınadaki eşyaların yanına gidip ısıtıcı gibi bir şeyler aramaya başladım. Nancy'de bana yardım ediyordu. "Onunla gitmelisin."dedim. "Ne?"dedi nancy. "Jonathan'la."dedim. "Hayır, mike'ı bırakamam."dedi. "Kimseyi bırakmayacaksın. Ben ve mia varız."dedim. "Boktan bir erkek arkadaş olabilirim ama süper bir bakıcı olduğumu öğrendim."dedim.

"Steve..."dedi nancy ama sözünü kestim. "Önemli değil Nance. Önemli değil."dedim ve etrafa bakmaya devam ettim.

Mia~

Hopper ve diğerleri giderken veranda da onların gitmesini izliyorduk. İçeri girdik ve Steve ölen demoitini bir battaniye ile sardı. O sarana kadar bende buzdolabını boşalttım. Demoit kollarında bana dönük bir şekilde "gerçekten mi? Buzdolabına mı?"dedi. "Başka bir fikrin mi var?"dedim ve buzdolabını işaret ettim.

Buzdolabına yönelirken konuştu. "Gerek var mı?"dedi. "Dustin'e göre var."dedim. Dustin başını salladı. "Ama bunu bayan byers'a siz açıklayacaksınız."dedi ve demoiti buzdolabına sıkıştırmaya başladı.

"Yardım etsene."dedi Steve. "Bence buradan daha eğlenceli."dedim ve kollarımı birleştirip sırıttım. "En azından kapıyı tut."dedi. "Bütün eğlencemi bozdun."dedim ve kapıyı tuttum.