Do It For Love | Taekook

12./Hayatımda gördüğüm en güzel adam sendin

12. Bölüm: "Hayatımda gördüğüm en güzel adam sendin"

"Anlamsız şakalar ve küçük sohbetlerle insanların arasında iyi gibi görünüyorum. Yüzümdeki gülümsemeyle iyi gibi davranıyorum. Seni çağıran gölgeyi düşünmemeye çalışıyorum. Son anımızı düşünmeden duramıyorum. Kendine iyi bak. Hepsi bu muydu?" -Taeyeon, Fine

2019, Şehir Günleri

Şehirdeki spor salonlarından birine üye olan üç arkadaş, iki haftadır pazar günlerini spor salonunda geçiriyorlardı. Taehyung, utanmasa tuvalete bile Shin Bi ile gidebilirdi. Bu yüzden spor salonunda da birlikteydiler. Yoongi ise bu ikiliye seneler sonra yeniden katılmıştı. Çiftlikteyken de samimiydiler ancak Taehyung'un depoda Yoongi'ye anlattıklarından sonra ikilinin arası daha da sıkı olmuştu.

Shin Bi, koşu bandı için ısınmıştı ancak ağırlık kaldıran iki arkadaşını görünce onlara fena halde özendi.

Taehyung'un gittikçe belirginleşen kol kaslarını avuçlarıyla sıkıp bıraktıktan sonra, "Ben de dambıl kaldırabilir miyim acaba?" diye sordu.

Ağırlıkları büyük bir güçlükle kaldıran Taehyung, zar zor düzene soktuğu nefeslerinin arasından, "Spor eğitmenine sormadan kaldırmaya çalışma," dedi. "Canın yanabilir."

Shin Bi, dudaklarını büktü. Etrafına baktı. "Spor eğitmeni nerede ki?" Ağırlık kaldıran Yoongi'yle göz göze geldiğinde, "Sen gördün mü?" diye sordu. Yoongi, kadının masum sorusuna hiçbir cevap vermedi.

Spor salonu bugün kalabalıktı. Shin Bi'nin spor eğitmenine ulaşması biraz zaman alacak gibi görünüyordu. Bunun farkına varan kadın, "Neyse," dedi. "Sonra kaldırırım." Arkasını döndüğü anda suratı birinin göğsüne çarptı. Spor salonunda büyük göğüslere sahip bir adamla karşılaşmak mümkündü. Ancak terk yerine karamel gibi kokan bir adama rastlamak da zordu. Belli ki spor salonuna henüz yeni giriş yapmıştı.

Shin Bi başını kaldırdığında bir çift simsiyah gözle karşılaştı. Heyecanla, "Jungkook!" dedi. "İnanamıyorum! Gelmişsin!"

Taehyung göz ucuyla Shin Bi'ye baktığında kolları daha fazla ağırlık kaldıramayacak duruma gelmişti. İstemsizce elindekileri yere bıraktı. Ter içindeyken Jungkook'a odaklandı, onun neden iki hafta önce üye olduğu spor salonunda olduğunu merak etti.

"Onu sen mi çağırdın?" diye sordu Shin Bi'ye ithafen.

Jungkook sahte bir kırgınlık ifadesini suratına yerleştirdi. "Onu derken?"

"Shin Bi yüzünden mi buradasın?"

"Evet. Beni çağıran Shin Bi'ydi."

Shin Bi, ikisinin aniden sohbete gireceğini hesaba katmamıştı. Biraz utanmış gibi görünüyordu. Taehyung'a bakarak, "Yeni bir spor salonu aradığını söyleyince ben de burayı önerdim."

Taehyung, "Bana sormadan mı?!" diyerek Shin Bi'ye çıkıştı.

Shin Bi sessiz kalırken Jungkook onun yerine söze girdi, "Sen onun yerine karar verebilecek bir insan değilsin. Shin Bi bir yetişkin. Artık çiftlikte değiliz Taehyung. Herkes istediğini yapabilir."

"Hayır," dedi Shin Bi. "Burayı üçümüz ayarladık. Onlara haber vermeden dördüncü kişiyi çağırmam doğru değildi. Taehyung haklı."

"Taehyung haklı değil," dedi Jungkook. Göz ucuyla önce Taehyung'a bakarak sırıttı. Ardından Shin Bi'nin üzgün ifadesine odaklandı. İki eliyle kadının yüzünü nazikçe kavrayıp göz göze gelmelerini sağladı. "Her zamanki gibi şımarık davranıyor. Çiftlikteyken de böyleydi. Unuttun mu?"