SEN ONU SEVECEKSİN

677 20 19
                                    

"Zeynep saçmalama Yankı'yı takip etmeyeceğiz çocuk muyuz biz?"

"Asıl sen saçmalama koşudayken sana yüz vermemiş demek ki sevgilisi seni öğrendi o da araya mesafe koydu. Bizde sevgilisi nasıl biriymiş öğreneceğiz."

"Zeynep iki dakikada senaryoyu yazdın. Belki başka bir nedeni var, belki ben ona yapmacık geldim, belki sevmedi beni." Zeynep'in en sevmediğim huyu çok ısrarcı olması ve dediği şeyi yaptırması. Sorun şu ki şimdi dediği şeyi yapmak istemiyorum belli ki Yankı beni sevmedi. Beni sevmeyen birini beni sevmesi için zorlayamam.

"Gerizekalı sen dememiş miydin Arda'ya karşı beni korudu diye hatta sevgiliyiz dedi diye."

"Evet dedim. Eeee ne olmuş?"

"Arya çok safsın cidden yani diyorum ki Yankı sana karşı bir şeyler hissediyor belli."

"O sadece şey... korumak için." Evet kesinlikle sadece korumak için kesinlikle başka ne olabilir ki?

"Neyse hadi hazırlan liseye gidelim, onu en son lisede görmüştün dimi? Evet anlamında kafamı salladım. Zeynep'in bu ani hareketleri beni çok şaşırtıyor, 13 senelik dostluğumuz olmasına rağmen hala alışamadım.

Okulun arka tarafında oturduk, daha doğrusu ben oturdum Zeynep plan yaptı. "Sen şimdi okula girsen seni tanıyor ama beni tanımıyor o yüzden ben gireyim. Aaaa ben çocuğun tipini bilmiyorum."

"Eveet o yüzden bence biz hiç takip etmeyelim."

" Arya sende hemen pes ediyorsun!" Sende hiç pes etmiyorsun! Daha fazla kızmasın diye bende düşünmeye başladım.

"Sanırım arabası var otoparkta bekleyebiliriz."

"Sanırım mı? Markası ne biliyor musun? ..... Of Arya bilmiyorsun!" Beni kolumdan çekiştirerek otoparka götürdü. Neden herkes beni çekiştirmek zorunda?! Giriş kapısına yakın bir sütunun arkasına saklandık. Tam tamına 16 dakikadır Yankı'nın gelmesini bekliyoruz. Neden bunu yapıyorum ki... Beni umursamayan birine ben neden bu kadar değer veriyorum. Bir dakika ben Yankı'ya değer mi veriyorum. Ah! Lütfen öyle bişey yapmış olmayayım. Eğer ona değer verirsem benden kaçmasına izin vermem. En büyük yüzsüzlüğü yaparım ki bu benim karakterimde yoktur ama bazı şeyler insana nefret ettiği huyları yaptırabiliyor. Eğer biraz daha düşünürsem bu konunun boyutları değişecekti.

"Zeynep ben çok sıkıldım gidelim artık, okulda çok..."

" Sessiz ol, biri geldi bu o mu?" dedi ve bana Yankı'yı gösterdi.

"Evet o." "Kızım var ya sende ki şans bende olacak şimdiye..."

"Zeynep! Kapa çeneni!" Sessiz adımlarla Yankı'yı takip ettik. Siyah Range Rover'a bindi. Bizde hemen benim mini cooper'ıma bindik. Zeynep sürekli Yankı'nın çok zengin olduğunu söylüyordu. Açıkçası bende ne kadar zengin olsam da zenginlerden nefret ederim çünkü nerdeyse hepsi kendini beğenmiş insanlar oluyor. Ellerindeki para onları sanki kral yapıyor, Hayatları paraya bağlı kalıyor onlar için para hayat gibi, para olmadan yaşayamaz onlar. Eğer işin içinde para varsa en pis işleri bile yaparlar; adam öldürme, yaralama, hırsızlık yapma, gasp ve en kötüsü bu suçları işledikten sonra suçu başkalarının üstüne atma. Bu suçu bende yaptım ne yazık ki... bu yüzden kendimden nefret ediyorum ve kimsenin öğrenmesini istemiyorum.

"Arya daldın yine kuşum. Ne düşünüyordun?" Ona en sıcak gülümsememi yollayarak iyi olduğumu söyledim.

Beş dakika sonra Yankı bir sokağa girdi ve oradaki kafenin önünde durdu. "Sence ne yapmaya çalışıyor uzun süredir kafenin önünde duruyor fakat sadece bekliyor bir telefon konuşması da yapmadı."

"Acaba bizi gördü mü? Oof Zeynep senin aklına uydum rezil olacağım bir daha nasıl bakacağım onun yüzüne?"

"Bence birini izliyor. Ya da bekliyor."

"Nerden anladın?"

"Burada durması yasak buraya araba park edemez. Bu yüzden onun için önemli olan birini gözetliyor fakat birini beklemesi mümkün değil çünkü birini bekleseydi geldiğine dair onu arardı veya mesaj atardı fakat telefonu yol boyunca arka koltukta kaldı. Telefonu alsaydı fark ederdim." Şaşkınlıktan ağzım açılmış bir şekilde Zeynep'e baktım. Artık psikopat olduğunu düşünecektim.

"Ne bana öyle bakma eskiden Sherlock Holmes hayranıydım."

"Bence sen hala bir Sherlock Holmes hayranısın. Eğer biraz daha konuşsaydın senin Sherlock Holmes'un torunu falan olduğunu düşünecektim." "Eğer dediğin doğruysa kimi bekliyor olabilir ki?"

"Bilmiyorum ama dediğim gibi değer verdiği biri olmalı." Acaba kim olabilir Yankı'yı hiç tanımıyorum hem de hiç. Sadece adı ve soyadı bu benim için yeterli değil kimse için yeterli değil. Daha fazlasını öğrenmem gerek. Neden? Bilmiyorum. Ama bunun çok can sıkıcı olduğunu biliyorum.

Zeynep'in fikriyle, Zeynep kafeye girdi ve Yankı'nın kimi gözetlediğini bulmaya çalıştı. Yaklaşık yedi dakika sonra arabaya geldi. Kafede bir adamla oturan kadını gözetliyormuş. "Nerden anladınız Bayan Holmes."

"Dalga geçme! Yankı sürekli o taraflara bakıyordu. Sonra kadın da Yankı'nın onu izlediğini gördüğünde rengi soldu. Sonra yanındaki adama soğuk davrandı ama Yankı'yı fark etmeden önce araları bayağı iyiydi. Bence bu kadın Yankı'nın sevgilisi."

"Bence kardeşi olabilir."

"Kadının adı Emily'ydi."

"Belki üvey nerden bilebilirsin ki?"

"Arya artık seni Walt Disney'in kız kardeşi sanacağım sürekli hayal kuruyorsun yakında yeni çizgi film karakterleri bulacağını düşünüyorum."

"Ya... Pislik hemen beni kendi sözlerimle vur!"

"Ee, kızım bu işler böyle." Takip etmeyi bırakıp başka bir kafeye gittik. Uzun zamandır kimseyle dertleşmiyordum. Zaten dertleşecek kimsem yoktu sadece Zeynep o olmasa ne yaparım bilmiyorum. Zeynep sürekli Yankı'ya karşı ne hissedip hissetmediğimi öğrenmeye çalışıyor. Ne hissedebilirim ki? Benim bir sevgilim var onun bir sevgilisi var mümkün değil olmaz.

"Arya ben seni tanıyorum. Neden Yankı'yı takip ettin?"

"Zeynep... sen çok ısrar ettin o yüzden bende karşı çıkamadım. Sen istediğin her şeyi yaptırırsın o yüzden yani."

"Ben seni tanıyorum sen istemediğin bir şeyi yapmazsın... ben ne kadar ısrar etsem de. Bak beni biliyorsun ben ne görüyorsam onu söylerim."

"Peki şimdi ne görüyorsun?"

"Umut görüyorum. Yankı sana umut verecek. Sende gördüm ben bunu inkar ediyorsun ama sen de biliyorsun. Ne olacak en ufak bir fikrim yok ama eğer onu seversen yara alacaksın, canın çok yanacak yine de mutlu olacaksın eğer sevmezsen mutsuz olacaksın. Korkarım ki sen onu seveceksin.

 Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir. Sizleri çok seviyorum, hikayemin bu kadar sevileceğini bilmiyordum.Aslında bitirmeyi düşünüyordum ama sonra vazgeçtim. Yazmak istiyorum kurduğum hayalleri, karakterleri bir hikayede toparlamak istiyorum. Kimseye anlatamadığım düşüncelerimi aslında bu hikayemle yazdıklarımla sizlere anlatıyorum. Beni dinlediğiniz için okuduğunuz için teşekkür ederim.

GECENİN AYDINLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin