06; lose your soulmate

853 68 24
                                    


"Yalanlarını, bana çektirdiğin acıyı ve bana yaptığın şeyleri inkâr etmeye gerek yok."

6

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

6. Bölüm 

Kafamı kaldırmamla çalan telefonu açtığımda kız kardeşimin neşeli sesini duymamla gülümsedim. 

"Abla, günaydıın!" Sabahın erken saatlerinde bile enerjik olması özelliğini benden almıştı. Tabii ben bu sabah pek enerjik değildim ama.

"Günaydın tatlım, nasılsın? Nasıl gidiyor okulun falan? Arayacaktım ama tamamen aklımdan çıkmış." Kıkırdayarak cevap verdiğinde gülümsemiştim. Belki de birbirimizle birlikte büyümediğimizden olsa gerek, diğer abla kardeş çiftlerine göre oldukça anlaşıyorduk.

"İyi gidiyor abla, klasik işte. Ben şey demek için aradım aslında, ben dün Hwang Yeji'nin sosyal medyasında sana rastladım da bi alakan fala var mı onla?" Sorduğu soru kaşlarımı çatmama neden olmuştu.

"Arkadaşım, neden sordun ki?" Ben merakla cevabı beklerken heyecanlı bir ses tonuyla girişti konuşmaya.

"Ya benim nasıl bundan haberim olmaz, bilmiyor musun ben onun takipçisiyim?" Şaşırarak sorduğumda hâlâ sesinden mutluluk akıyordu.

"Gerçekten mi? O zaman buraya gelirsen eğer seni tanıştırırım onunla." Heyecan krizini buradan bile hissederken sevinçle onayladı.

"Tamam olur! Ona benden bahseder misin? Bu arada arkadaşların Minho oppa falan nasıllar?" Tekrardan onun ismini duymamla derin bir nefes aldı. Kız kardeşim onunla ilişkimizden haberdardı ve her ayrıntısına kadar biliyordu. Bu nedenle de ona anlatmalıydım. Zaten yaptıklarını inkâr etmesi gereken ben değil oydu.

"Arkadaşlarım iyi ve Minho'yla ayrıldık." İkimiz arasına bir sessizlik çökerken bu sefer de ağır şaşkınlık duygusunu fark etmiştim. Kardeşim diye demiyorum her duygusundan haberdardım.

"Neden? İyiydiniz?" İşte bunu bilmiyordum. Neden böyle olduğumuza dair bir fikrim yoktu. Ne zamandan beri benden uzaklaşmayı ve ayrılmayı beni aldatacak kadar çok istiyordu?

"Beni aldattı." Şokla bağırdı.

"Ne!" Gözlerim tekrar istemsizce dolarken kardeşim Minho'ya ben gözyaşlarıma sövmekle meşguldüm.

"Pisliğe bak ya! Kendini bir şey sanıp bir de seni aldattı mı? Ay sanki ablam sana çok meraklıydı. Bir de yanımda onca numara çekmişti ben ablanı seviyorum diye. Enişte dedik bağrımıza bastık olana bak!" O ardı ardına sözlerini sıralarken zorla güldüm.

"Tamam boşver de-" Sinirle çıkıştı.

"Neyi boşvereyim? Ablacığım sen de şimdi ne yapıyorsun biliyor musun? Hemen gidip güvenebileceğin ya da arkadaşın olan, yani pislik biri olmayan Minho gibi, bir erkek buluyorsun. Birlikte sevgiliymişsiniz gibi davranıp onu kıskandırıyorsun. Sonra ayaklarına kapansa da affetme tekrar peşinden koşunca." Ben onun senaryolarını şaşkınlık içinde dinlerken kafamı iki yana salladım.

Decide Now! ★ Lee MinhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin