Targon
"Targon Dağı, eşi benzeri görülmemiş heybette sıradağlar arasından göklere yükselen güneşli kayalıklarıyla, Runeterra'nın en yüksek zirvesidir. Medeniyetten çok uzakta, her anlamda ücra olan bu dağa, emelinde en kararlı olanlar dışında kimsenin ulaşması mümkün değildir. Targon Dağı efsanelerle birlikte anılır ve efsaneleşmiş her mekân gibi hayalperestlerin, divanelerin ve serüven peşinde koşanların umut ışığına dönüşmüştür. Bazı mangal yürekliler dağa tırmanmaya bile kalkışır; kimi bilgeliğe ve aydınlanmaya ulaşmaktan, kimi şan şeref hevesinden, kimi de kalplerine işlemiş olan zirveyi kendi gözleriyle görme arzusundan güç alır. Bu tırmanışı tamamlamak neredeyse imkânsızdır ve birkaç gözü pek tırmanışçı zirveye ulaşmayı başarsa bile, kimse zirvede gördükleriyle ilgili tek kelime etmez. Dönenlerden bazılarının gözlerinde tekinsiz, boş bakışlardan fazlası olmaz. Bazıları ise pek az faninin idrak edebileceği kaderlere ve insanüstü güçlere sahip dünya dışı Suretlerle bütünleşerek, tanınmayacak kadar değişmiş halde geri döner."
Ionia
"Hırçın denizlerle çevrili olan Ionia, çoğu kişinin İlk Diyar olarak adlandırdığı devasa bir takımadaya yayılmış ve birbiriyle ittifak halinde pek çok eyaletten oluşuyor. Ionia kültürü çok eski zamanlardan bu yana her şeyde dengeyi bulma amacıyla şekillendiğinden, maddi âlem ve ruhlar âlemi arasındaki sınır burada (özellikle yabani ormanlarda ve dağlık bölgelerde) çok daha ince.
Bu bölgelerin efsunlarının sağı solu belli olmasa da, yaratıkları cinli perili ve tehlikeli olsa da pek çok Ionia'lı yüzyıllar boyu bolluk içinde yaşadı. Savaşçı keşişler, eyaletlerin milisleri ve hatta Ionia'nın kendisi halkı korumaya fazlasıyla yetiyordu.
Ama bu durum on iki yıl önce, Noxus İlk Diyar'a saldırdığında sona erdi. Noxus'un bitmek tükenmek bilmeyen orduları Ionia'yı tarumar etti ve ancak yıllar sonra, çok büyük bedeller karşılığında yenilebildiler.
Ionia şimdi huzursuz bir barış döneminde. Savaşa verilen farklı tepkiler bölge halkını parçaladı. Shojin keşişleri ve Kinkou tarikatı gibi gruplar dışarıya kapanmayı, savaş karşıtlığını ve kırsal geleneklere dönülmesini öğütlüyor. Navori Kardeşliği ve Gölge Tarikatı gibi daha radikal oluşumlarsa Noxus'tan intikam alabilecek, uluslaşmış bir ülke kurulabilmesi için bölgede bulunan sihrin silah olarak kullanılmasını talep ediyor.
Ionia'nın kaderi, bozmaya pek az kişinin istekli olduğu çok hassas bir dengede duruyor. Ancak ayaklarının altında bir şeylerin huzursuz huzursuz kımıldandığını herkes seziyor."
Noxus
"Noxus dehşetli bir ünü olan güçlü bir imparatorluk. Sınırlarının dışında yaşayanlar Noxus'u topraklarını genişletme ateşiyle yanıp tutuşan, zalim, tehditkâr bir ülke olarak görüyor. Fakat savaşçı görünümünün altında, halkın becerilerine saygı duyulduğu ve bunların geliştirildiği, alışılmadık derecede kapsayıcı bir toplum yapısı yatıyor.
Noxii'ler bir zamanlar vahşi barbar kavimlermiş, ta ki artık ülkelerinin kalbi olan kadim şehre saldırana kadar. Her yanları tehditlerle çevriliymiş. Düşmanlarına şiddetle saldırarak sınırlarını her geçen yıl genişletmişler. Bu hayatta kalma mücadelesi çağdaş Noxus'luları son derece gururlu ve güce her şeyden çok önem veren bir halk yapmış. Ama bu güç farklı şekillerde zuhur edebilir.
İşinde gereken başarıyı gösteren herkes hangi sosyal sınıfa mensup olduğuna, nereden geldiğine ve maddi durumuna bakılmadan yüksek mevkilere gelebiliyor. Büyü yapabilenler büyük saygı görüyor ve özel yeteneklerinin geliştirilip imparatorluk yararına kullanılabilmesi için özellikle (hatta imparatorluk sınırları dışında) aranıp bulunuyor.
Bu liyakat temelli sistem idealine karşın, köklü ve soylu aileler hâlâ imparatorlukta azımsanamayacak bir güce sahip. Bu yüzden de Noxus'un en büyük düşmanlarının dışarıda değil içeride olduğundan korkanlar var."
Karakterleri Tanıyalım
Aphelios'un kısaca hayat hikayesi;
Ay, Targon Dağı'nın baş döndüren yükseklikteki yamaçları üzerinde asılı durur. Hem çok uzaktadır hem de gerçek olamayacak kadar yakın görünür.
Targon Dağı'nda yaşayan Lunari inancı mensupları, maddi ayın ruhlar âlemindeki yansımasının gölgesinde kalarak tutulduğu nadir bir "ay kavuşması" sırasında doğan Aphelios'la ikiz kız kardeşi Alune'yi yazgının çocukları olarak görüp doğumlarını büyük sevinçle karşıladılar.
Sett'in kısaca hayat hikayesi;
Ionia'lı vastaya bir anneyle Noxus'lu bir insanın "yarı canavar" oğlu olarak doğumundan itibaren dışlandı. Doğumu annesinin vastaya halkında büyük tepki yarattı. Kabile yasalarını çiğnedikleri için aileyi aralarından attılar. Ionia'lı insanlar da bu tabu birlikteliği kabullenmedi ama Sett'in babası o yörenin ünlü bir arena dövüşçüsü olduğu için itirazlarını genellikle dile getirmiyorlardı.
Ailenin sahip olduğu azıcık güvence, babasının ortadan kaybolduğu gün sona erdi. O güne kadar küçük Sett'i görünce dillerini tutanlar artık aşağılamalarını rahat rahat dile getiriyorlardı. Çocuk çok şaşkındı. Babasının nerede olduğunu, neden aniden başına sürekli bela açılmaya başladığını merak ediyordu.
Sett çabuk olgunlaştı. İşittiği alaylardan ve tehditlerden derisi hemen kalınlaştı. Çok geçmeden, hakaretleri yumruklarıyla durdurmaya başladı. Annesi ettiği kavgaları duyunca, babasının dövüştüğü Noxus arenalarına yaklaşmasın diye ona yemin ettirdi.
Vastayalar
Artık efsaneler arasında kaybolmuş bir çağda, İlk Diyar'daki huzur faniler ve göklerden yere inen bir titan ırkı arasındaki savaşla birlikte yok olmuştu. Fanilerin en bilginleri, atalarının bilgeliğine sığınarak ruhlar âleminin gücünü ele geçirerek Vastayashai'rei, yani doğayı silah olarak kullanabilen ölümsüz şekil değiştiriciler haline gelmişti.
Sonunda titanlar mağlup edilmiş ve Vastayashai'rei bu çağın kahramanları olarak görülmeye başlamıştı. Yine de bu kişiler kendilerini fani akrabalarından üstün görmemiş ve onların arasında yaşamayı seçmişti.
Onların soylarından gelenlerse vastayalar olarak tanınıyordu. Bu mistik ve melez varlıklar, ne tam olarak fani ne de tam olarak ölümsüz olmalarının yanı sıra Runeterra'nın büyüsüne son derece bağlıydılar.
Not: Bu yazıları LOL'ün orijinal sitesinden aldım, tamamını okumak istiyorsanız
alta link bıraktım. (♡^▽^♡)Bölgeler hakkında olan okuma sayfası;
https://universe.leagueoflegends.com/tr_TR/regions/
Aphelios'un yaşam öyküsü;
https://universe.leagueoflegends.com/tr_TR/story/champion/aphelios/
Sett'in yaşam öyküsü;
https://universe.leagueoflegends.com/tr_TR/story/champion/sett/
Kendi Köşem
Gece saat 1 civarlarında aklıma bir fikir geldi. Dedim ki "Neden Sett ve Aphelios'un olduğu bir hikaye yazmayım?" Arkadaşımdan aldığım bilgilerle, kendi bilgilerimle ve internetten araştırdığım bilgiler ile hikayeyi yazma kararı aldım. \(^▽^)/
Bu hikayeyi yazmamın bir diğer sebebi ise Türkçe olarak yazılmış "Sett x Aphelios" yazıların az olmasıydı...
Şimdiden iyi okumalar. \_( ◉ 3 ◉ )_/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz Adam [Settphel]
FanfictionBu acıya kim son verecek? Birbirlerine hayatlarını feda edecek kadar sevecekler mi? [Homofobik arkadaşlar uzak dursun.]