25

601 85 88
                                    

Heeseung: Noldu neden durdun?

Beni fark eder etmez gülümseyip el sallayarak bize doğru adımlayan kişiyle yüzümü buruşturmuştum.

O bize doğru yaklaşırken kısık sesle minik bir küfür savruldu dudaklarımın arasından

Jake: Sikeyim

Hayeon: Heeyy dün yer ayırtan sen miydin oppa?

İyice dibimize gelmişti ve gülümsüyordu. Heeseung'a döndüm. Şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Geri kıza döndüm.

Jake: Ah evet..

Hayeon: Dün mesaj attığında sana cevap veren bendim

Gereksiz gülümseyişi canımı sıkıyordu aynı şekilde Heeseung'ın da sinirlerinin bozulduğunu anlayabiliyordum.

Hayeon: Profil resmini görünce demiştim tanıyorum bir yerden bu çocuğu.. ama çıkaramamıştım demek senmişsin oppa

Jake: Aaa öyledir elbette

Diyecek bir şey bulamıyordum. Şu anda tek isteğim gecemizin mahvolmamasıydı. Heeseung ile gelecek hayallerim var şu an olmaz lütfen

Heeseung'a döndüğümde kaşlarının çatıldığını fark etmiştim.

Hayeon: Sim Jaeyun'du adın değil mi?

"Hay boktu adım oldu mu" diyesim geldi ama diyemedim

Jake: Evet

Hayeon: Benim adımı hatırlıyor musun peki Jaeyun oppa?

Hemen yukarıda yazan "İyi Ki Doğdun Hayeon" yazısını görünce çok beklemeden cevapladım

Jake: Hayeon?

Hayeon: Ahh hatırlıyorsun oppaaa~~

Birden bana sarılınca hareket edemeden öylece kalmıştım.

O sırada Heeseung'ın hızlıca benden bir adım uzaklaşmasıyla bedenimden bir parça koparılıp alınmış gibi hissettim.

Kız benden ayrılıp konuşmaya başladı.

Hayeon: Burası babamın kafesi istediğiniz gibi davranabilirsiniz rahat olun problem olmaz. Ben gidiyorum

Yüzündeki aptal gülümsemesini bozmadan el sallayarak bana göz kırptı ve yanımızdan ayrıldı.

Şaşkınlık içerisinde Heeseung'a döndüm. Sinirli olduğu bakışlarından belliydi.

Heeseung: Kim bu?

Jake: Ya bende bilmiyorum

Heeseung: Az önce Hayeon diyen de ebemdi zaten

Jake: Ya adını hatırladığımdan mı dedim sanki yukarıda yazıyor bak

dedim ve parmağımla yazıyı gösterdim.

Yazıya baktı ardından tek kaşını kaldırıp bana döndü

Heeseung: Önceden tanışıyor gibiydiniz ama??

Jake: Ya tanışma falan yok. Bir keresinde okula doğru yürürken taşa mı vurmuştum nolmuştu işte. Sonra bunun kafasına gelmişti. Öyle minik bir diyalog oldu o ara

Heeseung: Kızın açık açık sana dibi düşüyordu, Jaeyun oppa derken bile ağzının suyunun aktığını görebiliyordum

Jake: Farkındayım o günde adımı falan sormuştu, garip davranışları var, geçiştirdim onu kaçtım

Heeseung: Şimdi nereden biliyordu o zaman

Jake: Dün rezervasyon yaptırmak için mesaj attığımda adımı soyadımı yazmıştım. Oradan öğrenmiştir nereden bilecek yoksa

Hala bana tip tip bakıyordu. Sorguya çekiliyorum şu anda resmen

Jake: Hadi artık geçelim mi masaya fazla uzamadı mı sence bu konu?

Heeseung: Bir kız gelmiş yanında ben varken sana oppa vs. diyor, saçma salak gülümsüyor sana göz kırpıyor ve sarılıyor. Yanında ben varken?

Jake: Ya seni tanımıyor ki ne bilecek sarılıp sarılmaması gerektiğini

Heeseung: Bana karşı o kızı savunduğuna ve o kızın benimle bir ilişkin olduğunu bilmemesine inanamıyorum şu an

Jake: İlişkimiz mi var bizim

Sorduğum soruyla birlikte yüzündeki ifadenin değişimini rahatça görebiliyordum. Sinirden hayal kırıklığına geçişi.. Zorla yutkunmuştu bunu da görmüştüm...

Heeseung: Özür dilerim

dedi, kafasını masalara çevirdi ve üstünde benim adımın yazılı olduğu masaya doğru ilerledi. Bende arkasından ilerledim. İkimizde oturduktan sonra söze girdi

Heeseung: İlişki derken çıkmaktan, sevgili olmaktan vs. bahsetmiyordum bu arada.. Sadece yakınlık derecemizden bahsetmek istemiştim...

Jake: Tamam anladım. Lütfen artık şu kızın konusunu kapatalım ve yemek siparişi verelim olur mu?

Cevap vermesini bekledim bir süre ama hiçbir şey demedi. Birkaç dakika sonra eline menüyü alıp bakınmaya başladı, bende menüyü elime aldım. Ardından yemeklerimizi söyledik.

Yemekler geldiğinde yavaşça yemeye başladık. İkimizden de herhangi bir ses çıkmıyordu. Kırılmıştı Heeseung, belliydi. İlişkimiz mi var bizim diye aniden ona çıkışmamam gerekirdi...

My bitch is gay // HeeJakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin