33

851 82 101
                                    

2 yıl sonra

Bir ağaca yaslanmış şekilde parkta koşuşturan çocukların eğlenmelerini izliyordum. Onların eğlenmesi benim eğlenmem gibiydi sanki. Hepsi birbirinden tatlıydı..

Bana yöneltilen soruyla kafamı elindeki tasmayla Layla'yı tutan Heeseung'a çevirdim

Sırıtarak bana bakıyordu

Heeseung: Sence de artık resmi şekilde Lee Jaeyun olma zamanın gelmedi mi sevgilim

2 yıldır Lee Jaeyun muhabbetini sık sık açıyordu ama hala utanıyorum..

Jake: Yah! Ben Lee Jaeyun değilim

Heeseung: Öylesin

Utandığım için ellerim yanaklarımda iken ona dönüp dudaklarımı büzdüm ve "Ben Lee Jaeyun değilim" demeye çalışarak yüzüne baktım

Heeseung: Ne yani benim değil misin

Daha çok utanınca yere çöktüm ve başımı dizlerime gömdüm.

Kahkaha atarak yanıma eğilen Heeseung'a başımı dizlerimden kaldırıp tersçe baktım.

Jake: Bari çocukların yanında deme

Heeseung: Ne güzel işte eğlendiriyorsun çocukları da bu hallerinle

Jake: Rezil oluyoruz elaleme

Heeseung: Hayır çok tatlısın

Kafasını Layla'ya çevirdi

Heeseung: Öyle değil mi Layla?

Layla ona havlayınca geri bana dönüp ellerini saçlarıma daldırdı. O sırada yanımıza koşarak gelen Woomin'le ikimizde bakışlarımızı ona çevirdik.

Woomin: Heeseung hyung beni sallar mısın?

Heeseung'ın ellerine yapışıp onu salıncağa çekiştirmeye başlamıştı bile

Heeseung: Ah tamam tamam geldim

Gülerek ayağa kalktı, Layla'nın tasmasını bana uzattı ve onunla beraber salıncağa ilerledi.

Onun çok iyi bir baba olacağından emindim..

Ama birlikteliğimiz resmileştiğinde insanların nasıl tepki vereceğinden emin olamadığım için Heeseung'ı bekletmek zorunda kalıyordum

İkimizin ailesi de gayet sıcak bakıyordu ilişkimize tek korktuğum başkalarının ne düşüneceğiydi..

İş hayatımda zorluk yaratır mıydı Heeseung ile birlikteliğim?

Bu düşüncelere boğulmak istemediğimden ayağa kalktım ve Heeseung'ın yanına gittim.

Woomin: Daha hızlııııı!!!

Heeseung: Tamam sıkı tutun uçuruyorum şimdi seni

Woomin: Uçacağımmm~~

İkiside çok tatlıydı. Heeseung'a deli gibi aşıktım. Woomin'le beraber iken o da çocuk gibi oluyordu.

Ah unutmadan Woomin'in kim olduğunu da anlatayım.

1 yıl önce Woomin'i bir kafede bulduk. Ailesini kaybettiği için ağlıyordu. O zaman daha sadece 5 yaşındaydı.

Ağlayarak yanımıza gelip bize derdini anlatmaya çalışmıştı. Polisi aramıştık, saatlerce beklemiştik ama bir sonuç alamamıştık.

Bu süre içerisinde de 2 hafta boyunca Woomin bizimle kalmıştı.

2 hafta sonra Heeseung ve Woomin market alışverişi için dışarı çıkmıştı. O gün ben evde yalnız iken kapının çalınmasıyla Woomin'in kaderi değişmişti. Ailesi, arkadaşları, geleceği, her şeyi..

Eve gelen polis memurları bana neler olup bittiğini anlatmıştı. Ailesi Woomin'i birkaç saatliğine kafedeki bir garsona emanet etmiş, hastaneye uğramak için ancak hastaneye giderken trafik kazasında hayatlarını kaybetmişler.

Woomin ne zaman bize ailesini sorsa onların yoğun iş tempoları yüzünden meşgul olduklarını ve en yakın zamanda onlarla görüşeceğini söylüyorduk. Ancak bu hiçbir zaman olmayacak..

Onun ailesi artık biz olmuştuk. Heeseung, ben ve Layla. Layla ile çok iyi anlaşıyorlardı. Bizimle gayet mutluydu.

Her geçen gün ailesini daha az sormaya başlamıştı. Hatta şu son günlerde hiç sormuyor bile.

Aniden bacağıma asılan Woomin ile korkmuştum.

Woomin: Jake hyung pamuk şeker yemeye gidelim lütfen~

Kafamı kaldırıp Heeseung'a baktım, bana göz kırptı ve konuştu

Heeseung: Hadi gidelim

Ona gülümsedim ardından Woomin'in elinden tuttum ve arabaya doğru ilerledik

Arabanın arka kapısını açar açmaz Layla içeri atlamıştı

Woomin: Bende arka koltuğa geçeceğim

Söylediği şey üzerine ikimizde şaşkınca Heeseung'la birbirimize baktık ardından Woomin'e döndük

Jake: Hayret şaşırtıyorsunuz bizi Woomin bey

Heeseung: Yol ortasında durdurma bizi ha öne geçeceğim diye

Üçümüzde gülmeye başladık, Layla'da buna karşılık havlıyordu. Woomin arabaya binip tam ortadaki koltuğa geçince eğilip kemerini bağladım. Layla onu yalamaya başlamıştı bile. İkisinin hallerine gülerek kapıyı kapattım.

Arkamı döndüğümde gözleri aşk dolu bir şekilde gülümseyerek bana bakan Heeseung'la göz gelince ona kocaman bir gülümseme sundum ve işaret parmağımla onu göstererek ona doğru yürüdüm.

Jake: Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi sevgilim

Yanına vardığımda dudaklarını dudaklarımla birleştirdi. Bir süre öylece durduk..

Ardından ayrılıp burnumun üstüne minik bir öpücük kondurdu ve konuştu

Heeseung: Bende seni çok seviyorum Lee Jaeyun

dediğine "Yah!" diye tepki gösterdim ve omzuna hafifçe vurdum ardından ikimizde gülerek arabaya ilerledik.

Arabanın yanına vardığımızda Heeseung yine centilmenliğini konuşturmuştu ve kapımı açmıştı. Yanağına minik bir öpücük kondurdum ve arabaya bindim, o da bindikten sonra arabayı çalıştırdı ve dördümüz birlikte pamuk şekerciye doğru yol aldık...

SON

AAAAA BİTTİ BİTTİ ALOOO 🙉🙉

Çok çok özür dilerim ama bitirdim 🥺

Bu hikayeyi yazdığım sırada beni okuyup destekleyen herkese teşekkür ediyorum siz olmasanız bu hikayeyi asla bu kadar uzatamazdım. Kitabı okuyarak bana yeni bölümler yazmam için ilham verdiniz, umarım beğenmişsinizdir🙏🏻

Sizleri seviyorum <3

Kendinize iyi bakın 🤙🏻

Başka ficlerde görüşmek üzere...

My bitch is gay // HeeJakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin