My bitch is gay // HeeJake

30

Öpüşmemiz hızlanmaya başlamıştı. Heeseung'ın eli tişörtümün içinde geziniyordu.

Ben.. hazır olmadığımı ve devam edemeyeceğimi fark ettim.

Ellerimi Heeseung'ın göğsüne yerleştirdim ve hafifçe kendimden uzaklaştırdım

Jake: Şey benim uykum geldi

Ne diyorsun amk dercesine suratıma bakıyordu

Gayet de haklıydı yani uykusuz olduğum aşikar ortadaydı.

Daha inandırıcı olsun diye esnedim ve elimle ağzımı kapattım. Ardından elimle saati işaret ettim

Jake: Sabah olacak neredeyse uyuyalım artık, seninde uykun gelmedi mi? Sabah yola çıkmamız gerekir

Cevap vermeden arkasını dönüp koltuğa ilerlemişti. Üzerinden telefonunu alıp geri önüme geçti.

Heeseung: Yarın haftasonu dönmemize gerek yok burada kalalım olur mu?

Ailemin bir şey demeyeceğini düşündüm ve kabul ettim

Jake: Olur

Heeseung: Özür dilerim

Aniden özür dilemesini anlamamıştım

Jake: Noldu ki

Heeseung: Fazla ileri gittiğim için, seni rahatsız etmek istemezdim

Telaşla ellerimi iki yana salladım

Jake: Hayır hayır yok öyle bir şey uykum geldi sadece

Burukça gülümsedi

Heeseung: Yalan söylemene gerek yok uykun yok görüyorum

Başımı yere eğdim, utanmıştım

Utandığımı anlamış olmalıydı ki ortamı biraz yumuşatmak için gülerek devam etti

Heeseung: Hazır olduğun başka bir zaman artık..

Bende ona güldüm ardından elini bana uzattı.

Heeseung: Gel odaya gidelim

Beraber mi uyuyacağız?

Ne?

Ölürüm..

Jake çok düşünme

Elini uzat

Hadi çocuk bekliyor Jake

Elimi uzattım. Bana gülümsedi elimi sıkıca kavrayıp merdivenlere ilerledi.

Duvardaki resimlere bakıyordum fazla güzellerdi. Yukarı çıkmadan önce merdivenlerde iken arkama dönüp son kez salona göz gezdirdim. Evin dekorasyonu da çok hoştu.

Heeseung kapının kolunu kavradı ve kapıyı açtı. Odada mükemmel bir koku vardı. Heeseung ışığı yakmıştı.

Bir saniye..

O da ne?

Heeseung baktığım yeri fark edince koşup önüne geçmişti.

Heeseung: Özür dilerim orada olduğundan haberim yoktu

Utanmış, kafasını aşağı eğip bakışlarını yere indirmişti.

Yatağın başında asılı duran boxerı arkasına gizleyerek aldı ve iki kolu arkasında iken yan yan yengeç yürüyüşü yaparak lavaboya götürdü.

Ben ise sadece onun bu haline gülmekle yetinmiştim.

Lavabodan çıkınca dolabına ilerledi ve ikimize de beyaz bir tişört çıkardı. Çok beklemeden altımıza giymemiz için de iki adet gri şort çıkarmıştı.

Hadi ama.. amacın ne Heeseung?

Beyaz tişört, gri şort..

Verdiklerini elime aldım ve suratına bakmaya başladım, o da aynı şekilde bana bakıyordu

Dalmıştı ki sonradan kendine geldi ve konuşmaya başladı

Heeseung: Şey burada giyin istersen

Uzatmadan kabul ettim. O giyinmek için lavaboya girince bende üstümdeki tişörtü ve altımdaki pantolonu beklemeden çıkardım.

Tam beyaz tişörtü yatağın üzerinden almak için eğilmiştim ki lavabonun kapısı açılmıştı

Heeseung kapının önünde donakalmış sadece vücuduma bakıyordu.

Bende onun aniden kapıyı açmasıyla şok olduğum için donakalmış sadece suratına bakıyordum

Ardından üstümde yalnızca boxerım olduğunu anımsamamla ve Heeseung'ın halen vücudumu süzdüğünü görmemle elim ayağım birbirine dolaştı ve yere çöküp kafamı dizlerime gömdüm

Jake: Heeseung napıyorsun

Kafamı dizlerime gömdüğüm için sesim boğuk çıkmıştı

Heeseung: PARDON PARDON ÖZÜR DİLERİM

duraksamıştı

Heeseung: BEN ŞEY.. EE BEN... TELEFONUMU ALACAKTIM?

Kafamı kaldırıp sorgularca yüzüne baktım

Jake: Telefonun ne alaka şu an Heeseung

Heeseung: YA BEN SENİ TİŞÖRTSÜZ GÖRMEK İÇİN HEMEN KAPIYI AÇTIM SADECE BOXERLA GÖRMEYİ BEKLEMİYORDUM ÜZGÜNÜM

dedi ve lavaboya girip kapıyı kapattı

Telaşla bana söylediği şeyleri ve o anki davranışlarını komik bulduğum için gülüyordum o esnada da ayağa kalkmış üstümü giyiniyordum.

Giyindikten sonra yatağına uzanmıştım 10 dakika da olmuştu fakat Heeseung hala çıkmamıştı.

Ne yani Heeseung gerçekten de az önceki söylediklerinde ciddi miydi..? Beni üstsüz görmek için mi açtı kapıyı??