ESLİNA

Bölüm- 44

14 Ağustos Pazar.

İyi okumalar diliyorum güzeller.

.

.

.

.

Ateş ile birlikte okulun bodrum katına gelmiştik.

Burada bir oda vardı. Ateş bir koltuğa oturunca ben de yanına oturdum.

Hala ağlıyordum.

"İstediğin kadar ağla hadi. Dök içini." dedi.

Dediğini yapma ihtiyacı duymuştum bir anda. İçimi dökmek istemiştim.

Ağlamam şiddetlenirken Ateş bir anda beni kendine çekti ve sarıldı.

Alnını omzuna yasladım ve kollarımı boynuna sardım.

Ne kadar süre ağladım bilmiyorum. Ama bir süre sonra sakinleşince geri çekildim.

"Daha iyi misin?" dedi.

"Evet. Teşekkürler." dedim.

"Rica ederim." dedi.

Sesi biraz samimi olsa da hala mesafeliydi. Zaten sarılınca da bir garip olmuştum.

Yani baştan beri mesafeli herkese karşı. Ama bana sarılmıştı.

"Hadi anlat bakalım. Neden ağladın?" dedi.

"Boş versene.Gereksiz insanlar." dedim.

Güçlü bir kahkaha attı ve "Hadi. İnat etme de anlat. Sınıftaki konuşmalarınızı duydum Eslina. Boş vermediğin kesin. Yoksa neden ağlayasın ki?" dedi.

Ona döndüm ve "Bilmiyorum. Sanırım hatırlaması canımı yaktı. Neden bilmiyorum. Ama hatırlasın istedim. Bir anda kafam yerinde değildi falan deyince kendimi çok kötü hissettim. Bir an gerçekten birinin beni seveceğini düşündüm. Sanırım fazla aptalım ben. " dedim.

Ateş "Ona aşıksın." dedi net bir şekilde.

Kaşlarımı çattım ve "Hayır. Değilim. " dedim. Güldü ve "Emin misin? Ben ona aşık değilim diyebiliyor musun? Başkalarına değil, bunu kendine söyle." dedi.

Gözlerine baktım ve "Peki sen? Sen neden böylesin? Hayatın kulaklık ve telefondan ibaret gibi. Anlat hadi." dedim.

Rahat bir şekilde arkasına yaslandı ve koltukta yayıldı.

Kafasını geriye yasladı ve sırıttı.

"Sence neden böyleyim? Okulu hiç gözlemledin mi? Olanları gördün mü? Ya da insanların ne kadar yapmacık olduğun? Bizim çeteden bahsetmiyorum. Senin arkadaşlarından da. Kast ettiğim Deniz ve arkadaşları. Deniz okuldan gitmeyecek Eslina. Sadece bir süreliğine gözlerden uzakta kalıp geri gelecek. Daha önce olduğu gibi. Sana tavsiyem Ayaz'a fazla güvenme. Üzülürsün. Şimdi olduğu gibi. Sonuçta nereye kadar kardeşinin karşısında durabilir ki? Hem de babası varken." dedi.

Sonra ayağa kalktı ve kahküllerimi karıştırıp "İyi dersler sana." dedi ve odadan çıktı.

Neydi bu şimdi?

Ne demek Ayaz'a güvenme?

Kardeşinin tarafına geçer mi ki?

Deniz tekrar nasıl gelecek ki bu okula?

Kovuldu o.

Off. Kafaç çok karışık.

Hem hani bu böcek bana yardımcı olacaktı. Daha çok karıştı kafam. Bir de , iyi dersler, diyor. Acaba ders düşünecek kafa bıraktınız mı? Birlik olup tüm ayarlarımı bozdular.