Tek Başımıza ☂︎ The Umbrella Academy

16 - ☂︎ Kurt Adam

! Hatırlatma !

Mic: Tabii ilk'in son olmasını istemezdim. ama...

Five ile birbirlerimize baktık. Micheal çalan telefonu ile müsade isteyip yanımızdan ayrıldı ve değişim kabinlerinin arkasına doğru uzaklaştı, Five ile ikimiz sinsice arkasından dolaşarak telefon görüşmesini dinledik.

Micheal: Evet etrafımda kimse yok merak etme. Ne hayır?! Evet oyalıyorum.

"..."

Micheal: Evet istediğiniz gibi, biricik Ava'nın Eric'ini öldürdüm.

Five ile bir kez daha korkulu gözlerle birbirlerimize baktık.

! Hatırlatma Bitti !

Michael telefonu kapattığında yakalanmamak için ikimizde hızla yerlerimize döndük. Yarım saat daha orada vakit geçirdikten sonra eve döndük ve odalarımıza çekildik.

Five: Michael ve Klaus'un ilişkisine karışmak istemem ama Michael doğru bir seçim değil.

Aster: Olabilir... Klaus için endişeleniyorum. Dave'den sonra ilk defa biriyle birlikte.

Five: Gözün ikisinin de üzerinde olsun güzelim.

Aster: Pekala.

Onun odasından çıktım ve All'ın odasına geçtim. Yarın sınav vardı, heyecan ve korkudan dolayı pek verimli bir uyku alamadım.

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>
Sabah sınava neredeyse geç kalıyorduk o yüzden kahvaltı yapmdana aceleyle sınav olacağımız binaya ışınlandık. İkimizde farklı salonlara ayrıldık ve sınava başladık. O kadae stresliydim ki zamanı durdurup soruları rahatça çözmek aklımdan geçmedi değil ama kendime engel oldum. Görevliler sürekli etrafta dolanıyorlardı bu çok sinir bozucu, sorular ise daha sinir bozucuydu.

Aster: Çok mantıksız bu!

Herkes bana sinirle baktığında sustum ve önüme döndüm. Sonunda bitirdim, dışarı çıktığımda Five çoktan oradaydı.

Five: Yapamadın anlaşılan,moralini bozmak istemem ama benimki mükemmel geçti.

Göz devirdim.

Aster: Benimkide süperdi, eminim ki ben kazanıcam.

Evet, süper berbattı. Ama bunu ona söyleyip egosunu dahada arttırmaya gerek duymadım.

Five: Görürüz bakalım kim kazanıcak.

Gıcık bir sırıtışla arkasını döndü ve ilerledi, bende adımlarımı hızlandırarak ona yetiştim.

Aster: Bir şeyler mi yesek? Kahvaltı da yapamadık ben çok açım.

Five: Gel bakalım.

Bir cafeye girdik ve Five birkaç yemek ve kahve söyledi, yemeklere gömüldüğümde Five güldü.

Five: Beni de yersin sen şimdi.

Aster: Çok istiyorsun sanırım?

Five: Bilmem:)

Aster: Şuan meşgulum.

Göz devirdi ve kahvesini yudumladı. Sonunda doyduğunda cafeden çıktık ve eve döndük. Sürekli sınav nasıldı diye soruyorlardı... Tanrım deliricem. Klaus ile Michael'i ise hiç görmemiştim.

Aster: Klaus'lar nerede?

Sloane: Biraz kafa dağıtmaya gidiceklerini söylediler.

Five ile şüpheyle birbirimize baktık. Kafamın içinde bir sürü senaryo dönüyordu ama bir şekilde engel oldum. Aklıma sevimli kedim geldiğinde evin içinde onu aramaya başladım.