Bu bölüm için hepinizden özür dilerim ŞKJOPKUFJPUFJOUG neyse iyi okumalar
Odaya aniden Tony daldı
"Bizim herif İtalyada görülmüş, 3 dakika içinde jette olun!"
Diyip çıktı. Bir an Bucky'e gitmemeliyiz derce baktım ama o çoktan hazırdı.
"Ne? O adam dünyayı patlatmadan onu öldürmeliyiz."
"Tabii ölürse."
"Pardon?"
"Gerçekten onun normal bi ölümlü olduğuna inandın mı? Haha yo yo, o Aietes'ti. Helios'un küçük büyücü oğlu ve bir tanrı"
"Gitmeliyiz Eris. Hem Thor da bir tanrı. Sen de yarı tanrısın."
"Kötü bir şey olacak"
"Olmayacak yürü hadi."
Bucky hızlıca odadan çıktı ve jete koştu. Ben de peşinden gittim.
"Thor nerde?" Diye sordu Clint.
"Dediğine göre Asgard'a gidip orda bi kargaşa olup olmadığına bakacakmış" dedi Steve
Bucky'e imalı bir bakış attım
"Artık sadece yarı tanrı var... Peki Peter? O nerde?"
Onun nerde olduğunu merak ediyorum sohbeti hoştu.
Tony biraz oflayıp pofladıktan sonra "Ödevi varmış." dedi.
"Gülersem kızar mısın?"
"Evet Eris. Sanırım biraz kızarım. ☺️☺️"
"Şey tamam-PUAAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAUA."
"Atın şunu dışarı."
"Hahahahahaha hah hahahahahahahaha!"
"Bu yüzden seni asla affetmiycem Eris..."
"Sanki ben seni affedicem HAHAHAHAHAHAHAHAHA!"
"Tamam toparlanın artık! Plan şöyle; Eris ve Strange adamın yanına inecek, ben, Bucky ve Clint askerleri halledicez ve etraftaki diğer paralı askerleri halledicez, Tony ve Vision da bombayı imha edecek. Wanda o sırada Natasha'yla Tony'leri koruyacak ve Sam havadan saldıracak. Ayrıca havadan izleyip etrafta olanları bize bildirecek. Bruce da gelecek takviyeleri ortadan kaldıracak." Steve biz jetten inene kadar planı anlattı.
Aslında benim başka bi planım var. O adamı bu planla kimse öldüremez o tanrı büyü yapıyor. Tamam Strange de büyü yapıyor ama- öf neyse halledicez. (İkinci sınavlarda hallederim ya)
"Birimiz ölürse falan diye diyorum hepinizi seviyorum çocuklar, ceza tarlalarında görüşürüz."
"Kimse ölmeyecek kendinize gelin, benim bu yeni oklarım hepimizi kurtaracak" diyip jetten indi Clint.
"Sayemde ya işte, müthişim ben."
diyip Strange'i de alıp yeraltındaki sığınaklardan birine gölge yolculuğu yaptım.
"Tamam Strange önce, Kaptanın dediklerini unut. Bizim planımız başka."
"Anlamadım, ne?"
Aklımdaki planı ona anlattım. Başta beni onaylamadı ama en sonunda ikna oldu. Neyseki.
"Anlaştık mı?"
"Anlaştık ama gerçekten zorda kalmazsak bunu yapmıycam."
"Kalmayacağımızı umuyorum." dedim ve önümüzdeki büyük ahşap kapıyı ittim içerde etrafı aydınlatan yunan ateşiyle yanan 4 meşale vardı Aietes hemen karşıda kapıya bakıyordu
"Ah hoş geldiniz ben de tam sizi çağıracaktım!"
"Vay be ölmek için bu kadar hazırlık yapmana şaşırdım. Yunan ateşi bile bulmuşsun"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bucky Barnes ile Tartarus'a
Fanfiction"Tamam melez olmayı ben seçmedim ama bu ışıltılı hayatı ben seçtim" Bucky ile çok az hikaye olduğu için yazdığım bir felaket... güzel olacak ama bol dram, aksiyon, kan ve vahşet garantili
