"Sen bana diyorsun ki babam burayı terk etti ve keş gibi bir şey oldu?"
Steve evet derce kafa salladı
"Benden de öylece sedyede yatıp dinlenmemi istiyorsun? Sikerler ama ha çekil! Lütfen."
elimdeki serumu çıkardım ve kapıya yöneldim Natasha hızlıca önüme geçti.
"Tatlım babana haber verdim o birazdan burda olur, sen şu an sadece sedyende uzan ve bekle" Natasha beni sedyeye geri oturttu ve tekrardan serumu bağladı
"Kelimelerine dikkat etmelisin Eris, bu tür sözcükler senin gibi birine hiç yakışmıyor"
Steve yine o muhteşem konuşmalarından birine başlayacak... oh mükemmel ya. 8 yıldır ortalıkta yoktum ama hala küfür ettiğim için nutuk atılıyor. Ben Tartarus'a geri dönücem ya yeto
"Ya gelirken gördüm de benim için mezar bile yapmışsınız ne acıklı..."
Ellerimi kalbimin üzerine koyup başımı sola eğdim ekibe birkaç duygusal bakış atıp sahte gözyaşımı sildim
"Yılın oscar ölüdü Eris Stark'a gidiyooorr"
Sam'in bu dediğine herkes güldü
Kapı açıldı ve içeri Tony girdi
"Bana bakın bu eğer bir şakaysa-ERİS!"
"Sürpriz!"
Sarılmak isterce kollarımı iki yana açtım, Tony başta emin olamadı sonra hızlı adımlarla yanıma gelip sarıldı. Neredeyse 5 dakika boyunca sarıldık, sırayla ağlıyorduk.
Bir Tony, bir ben, bir Sam, bir Tony. Evet Sam de ağlıyor 🙂.
Natasha diğerlerini odadan çıkardı
"Biz sizi yalnız bırakalım da özlem giderin, burası çok duygusal oldu" diyip kendisi de çıktı
Tony ağlamayı bırakmıştı, öylece yüzüme bakıyordu
"Değişmişsin"
"Ne kadar oldu?"
"3000 gün"
"8 yıl yani"
Tony evet derce hızlıca kafa salladı
"İyi tarafından bakalım, artık tek içmeyeceksin" diyip gülmeye başladım Tony de güldü, ama o hala gizli gizli ağlıyordu
"Seni 3000 kere seviyorum Eris"
"Bende seni, bak Tartarus'tan çiçek getirdim"
Yanımdaki komidinde duran Ralph'ın çiçeğinin olduğu saksıyı aldım ve Tony'e verdim
"Menekşe mi? Çok klasik değil mi?"
"Takıldığın o mu?"
Cidden. A hayır Tartarus'ta çiçek yetişmesi mucize! Ben bunu Ralph'ın azmine bağlıycam ama.
"Yani"
"Ee ne yaptın ben yokken? Yani bana mezar dikmek dışında"
Tony gülüp elindeki saksıyı komidine geri koydu
"Ne yapmadım daha doğru olur" diyip gözündeki gözlüğü bana taktı
"Ne bu?"
"Eris, Eris'le tanış"
"Merhaba bayan Stark"
Kadının sesi benimkinin aynısıydı
"Yeni bir yapay zeka mı yaptın? Hemde benim sesime sahip bir yapay zeka"
"Senin boşluğunu biraz da olsa doldurmak için..."
"Hah benim müthiş şakalarımı yapamaz ama"
"Huh neyseki yapmıyor da, eğer o zamanlar biri gelip 'Vision'ı pirince koyun üstüne su döküldü!' Dese sinir krizi geçirirdim"
Dedi Tony gülerek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bucky Barnes ile Tartarus'a
Fanfic"Tamam melez olmayı ben seçmedim ama bu ışıltılı hayatı ben seçtim" Bucky ile çok az hikaye olduğu için yazdığım bir felaket... güzel olacak ama bol dram, aksiyon, kan ve vahşet garantili
