13. Bölüm

106 10 0
                                    

"Bize de mi?"

"Ha?"

"Sürpriiizz"

"A-ama nasıl? Sen bana ordan çıkış yok demiştin"

"Kapının önünde mi anlatayım içeri alır mısın?"

Strange hiçbir şey demeden aralık kapıyı iyice açtı. Bucky ile selamlaştıktan sonra bizi bir odaya aldı

"Çay?"

"Olur"

Strange Bucky ve beni tekli koltuklara oturtup çaylarımızı verdi

"8 yıl sana 18 gibi etki etmiş Stephen"

Adamın yüzündeki kırışıklar derinleşmişti, onu son gördüğümden daha bakımsızdı, sakalları ve saçları uzamıştı

"Hah siz sanki hala on yedisiniz bayan Stark"

"Kronos Bucky hariç hiçbirimize acımamış diyelim..."

"Kronos? O kim-"
Bucky'nin kafası karışmış olacak ki bir bana bir Dr. Strange'e bakıyordu

"Zamanın tanrısı. Öyle değil mi Eris?"

"Woaw dersine çalışmışsın"
Onu alkışladım ve çayımdan bir yudum aldım

"Son 8 yıldır neredeyse tüm Yunan tanrılarıyla iletişime geçmeye çalıştım"

"Ve hiçbirine ulaşamadın. Eh insanlarla konuşmayı sevmiyorlar"

"Thor gibi değiller mi?"
Bucky oturduğu yere iyice yerleşmiş etrafa korku dolu bakışlar atarken sordu. Çayını sanki ondan almaya çalışacaklarmış gibi sıkı sıkı tutuyordu.

"Oh hayır değiller. Thor'u gerçek formunda görüyorsun ama bir Yunan tanrısı gerçek formunda görürsen... bir bakmışsın Hades'le çay içiyorsun!!"

Strange Bucky'e dönüp
"Hades ölülerin tanrısı bu arada" dedi

"Oh yüce İsa..."

"Neyse lütfen tanrılar konusunu kapatalım. Pek iyi anılarım yok kendileriyle"

"Olur"

"Lütfen"

"Taşlardan anlar mısın Strange?"

"Hangi taşlar? Tony mi?"

"Duymamış gibi devam edicem" cebimden Ralph'ın verdiği taşı çıkarıp Strange'in önündeki sehpaya koydum "- Tartarus'ta bir arkadaşım verdi, Friday'den incelemesini istedim ama bir şey bulamadığını çünkü taşın bu boyuta ait olmadığını söyledi"

Bucky ensesini kaşıdı
"Boyut?"

"Gölge boyutu, Ruhlar alemi, Tartarus, Elsiyum, Olimpos, Asgard vesaire vesaire"
Diye cevapladım

"Eris sana taşın hangi maddeden olduğunu söyleyemem ama bu şey her neyse çok güçlü. Arkadaşın bunu nerden bulmuştu?"

"Bir arkadaşından"
Taşı Strange'in elinden aldım

"Ona dikkat et. Ve şu yeni kılıcına da"

"Zihnimi okuma!"

"İnan bana meraklısı değilim zaten"

"Bir şey sorabilir miyim?"
Strange'e birkaç adım yaklaştım ve fısıldadım
"- o da aynı rüyayı mı görmüş?"

Strange aşağı yukarı kafa sallamakla yetindi

"Aaaaaaaaaaaa... AAAAAAAAAAA!"

"Neden bağırıyorsun?"

"Kehanet bu!"

Bucky Barnes ile Tartarus'a Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin