Bölüm 5 - Saklı Ormanda İlk Gün

8 1 1
                                    

Beş saattir arabada bekliyorduk. Tabii arada dışarı da çıkıyoruz. Beklerken kitabımı bitirdim. Jale'nin oyuncaklarına göz attım ve uyudum. Sabahın beşinde uyanmıştım ve yolculuk boyunca hiç uyumamıştım. O yüzde buna ihtiyacım vardı.

Camı açıp temiz havayı içime çektim.

Dışarıyı seyrederken kızlara seslendim.

" Pekala bu kadar bekledik ve kimsenin buraya gelmeyeceğini anladık."

Kızlara tek tek göz gezdirdim.

"Öyle değil mi kızlar?"

Arkadaş grubunun en olgunu olduğumdan olayları toparlama görevi bana düşüyordu.

Telefonumu açıp saatime baktım. Saat 14.30 olmuştu.

"Pekala sanırım buradan geri dönmeliyiz."

Kızlar daha tepki veremeden Beyza arabayı çalıştırmıştı.

Oldukça garip olan bu yerden çıkacak olmanın verdiği mutlulukla emniyet kemerimi taktım.

Daha yolculuğumuzun üzerinden beş dakika bile geçmemişti.

Tabii ki de talihsizlikler bizi rahat bırakmamıştı. Başka bir çıkmaz yola daha gelmiştik.

"Hey bu da ne böyle! Ciddi ciddi kapana kısıldık." diye sitem etti Jale.

Olayın şokunu atlatamamıştık. Nereye gelmiştik biz?

"Beyza yanlış yola falan girmişsindir. Ondan olmuştur." dedi Özge.

"Kızım zaten dümdüz gittik. Başka yol mu vardı." Beyza sinirle iç çekti.

Ne olduğunu anlamdırmaya çalışıyordum. Ama durum ne olursa olsun kendimi toparlamam gerekiyordu değilse burada kavga çıkacak ve asla bir çözüm üretemeyecektik. Beyza'ya dönüp ortamı sakinleştirmeye çalıştım.

"Beyza ne olur ne olmaz yeniden dene sen. Belki bu sefer çıkarız. Hem çıkamazsak bir çözüm yolu bulmaya çalışırız."

Beyza durdurduğu arabayı yeniden çalıştırdı.

Bir kaç denemenin ardından kendimizi yine aynı sınırlarda bulmuştuk.
Belki bu yol devem etmiyordur ama ormanlık alan bir yerlere gidiyordur. Düşüncelerimi bir kenara bırakıp kızlara döndüm.

"Sanırım bugünü burada geçireceğiz."diye araya girdim.
Sözlerimin uzerine kızlar daha da dehşete düşmüştü. Yani Jale hariç.

Beyza başını direksiyona gömmüştü, Özge elleriyle yüzünü yelliyordu Jale ise oyuncaklarını çıkarmış onlara kombin yapıyordu. Sonra burada rahat oynayamayacağını anlamış olacakki bize bir teklifte bulundu.

"Kızlar hadi dışarı çıkıp çadırı kuralım. Burada rahatça oyun oynayamıyorum. Hem akşam olmadan çadırı kurarsak rahat ederiz."

"Pekala gelin hadi."

Jale sırıtarak bana bakıyordu. Özge ve Jale ise hayattan bıkmış bir şekilde bana bakıyorlardı. Aslında bu bakış "Allah'ım sen sabır ver." bakışıydı.

Kızlarla dışarı çıktık. Bagajı açtık ve çadır parçalarını çıkardık.

"Pekala bunu nasıl yapacağız?" diye sordum.
Jale'nin bu soruya cevap vermesi gerekiyordu. Çünkü çadırda kalma fikrini bize veren oydu.

Beyza ve Özge bana bilmediklerini söyleyen yüz ifadeleriyle bana bakıyorlardı. Ben ise omzunu silktim ve Jale'ye döndüm.

"Bende bilmiyorumki." dedi Jale. Sanki kaybolmamış, çıkışı olmayan bir yere hapis olmamış üstüne üstlük burada kalmak zorunda olmamış gibiydi.

KAYIP ZÜMRÜT LÂNETİ (Eski Bölümler)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin