Cakal - Mahvettim
"Batu spor salonunun dışında oyna birader topu kaptırmamak için." Diye söylenen Egehan'a doğru ilerlerken topu sektirerek ileri doğru sürmeye başladı, Batuhan. Egehan'ın kolunun altından geçirip potaya koştu ve bir üçlük attı.
"Yarından sonra futbol turnuvası var oğlum, çok yoramam kendimi. Hem seninle oynamayı kabul edip buraya gelmem bile bir mucize." Derken top potadan çarpıp yerde birkaç kere sektikten sonra yuvarlanarak Egehanların bulunduğu yerden bir hayli uzağa gitmişti.
"Aman maçın olmasaydı da eşek gibi terlerdin sanki rezil herif."
Batuhan, umursamaz havasını belli etmek adına omzunu silkti.
"Kıçımı kımıldatmaya değmezsin, sürekli yenildiğim bir maçı zevkle oynayamıyorum pezevenk, tüm gücünle oynamasan ölür müsün?"
Topa doğru hızlıca adımlarken "Bayılma Batuhan, ben fazla bir şey yapmıyorum, sen eksik oynuyorsun." Dedi ve topa ulaştığında yerde iki avucunun arasında bir kere döndürdükten sonra parmaklarıyla sıkıca kavrayarak Batuhan'ın olduğu yere geri döndü.
"Senin anonimden ne haber? Engeli kaldırdı mı?" Batuhan, elinin tersiyle alnında boncuk boncuk olmuş terleri hafifçe sildirdi ve aniden sorulan bu anlamsız soruya ne cevap vereceğini bilemedi. Egehan'ın merak duygusu sadece Atlas'a çalışıyor sanıyordu çünkü daha önce Batu'ya onun hakkında çok bir şey sormamıştı; Buse hakkında hiç konuşmamışlardı mesela. Konuşmak istemediği bir konu olduğundan şakaya vurmanın daha mantıklı olduğu kanısına varmıştı.
"Anneannemle Hint dizisi izlediğin gün kadın sorularından diziyi izleyemediğinde anlamıştım ruhunda dedikoducu, meraktan geberen bir teyze sakladığını." Dedikten sonra topu sektirmeye devam eden Egehan'ın elinden topu almak için bir hamle yapsa da Egehan'ın hızına yetişememiş ve potasına bir top yemişti.
Potadan geçen topa koşturan Egehan "Bir daha anonim hakkında sana soru soranı minareden aşağı atsınlar pezevenk." Dediğinde söylediğine karşılık kahkaha atan Batuhan, topu süren Egehan'a doğru koşarken "Bilmiyorum oğlum engeli kaldırmadı ama eğleniyordum." Dedi.
Bir anda topu sektirmeyi bırakıp duran Egehan, Batuhan'ı şaşırtmıştı.
"Şimdi elindekileri de teker teker kaybettin, ne yapacaksın?" Diye ciddiyetle konuştuğunda fırsat bu fırsat diyerek Egehan'ın elindeki topa davranarak köşesine vurdurttu ve yerde seken topu eliyle sektirmeye devam ederken potaya doğru sürdü ve topu potaya yolladı. Egehan'ın Atlas'ın köpeği gibi davranması tüm sevgilisi olan kişilerin öyle olduğu anlamına gelmiyordu.
"Buse'yle ben A desem neden adımın baş harfi değil diye kavga ediyorduk Egehan, anonimden bahsedersem ne olur kestiremiyordum. Ayrılmamız iyi oldu, başım rahatladı biraz. Birbirimize iyi gelmiyorduk zaten."
Top, potanın köşesine çarpıp kendisine doğru tekrardan uçtuğunda toptan kaçmak için sola doğru çekildiğinde yan tarafından sert bir güç tarafından ittirilince havada uçup yere düştü ve uzun bir süre sürüklendikten sonra bir anda üzerine binen acıyla bağırdı.
Batuhan'a çarpmasın diye topu yakalamaya çalışan Egehan, yanlışlıkla üzerine gelen Batuhan'ı ittirmiş, ne olduğunu anlayamadığı bir halde yerde kolunu tutarak bağıran Batuhan'a bakıyordu.
"Batuhan!"
Yaşadığı anlık şoktan vücudunu silkeleyerek çıktı. Yerde kolunu tutarak vücuduyla hilal şeklini almış bir şekilde yatmış, bağıran Batuhan'ın yanına koştururken terden alnına yapışmış perçemlerinin gözlerinin içine girmesine aldırmadı.
"Kolum çok acıyor amına koyayım, kırıldı sanırım."
Dehşet içinde Batuhan'a bakarken arkalarından gelen adım seslerine bakmak için kendini zorladı ama hipnotize olmuş gibi yerde çırpınan Batuhan'a bakıyordu. Yakın zamanda önemli bir maçı olan kuzeninin kolunu kırmış olabileceği seçeneği sebebiyle korkunç duygular içindeydi.
"Çocuklar, ellerimle yaptığım kurabiyeyi yiyeceğiniz için o kadar- Batuhan, iyi misin? Egehan!"
Egehan, konuşan Atlas'ın sesini duyuyordu ama Batuhan'ın yanında yere çökmüş halde hala daha Batuhan'a bakmaya devam ediyordu.
Atlas, elindekileri yere bıraktıktan sonra arkasında Asya'yla birlikte yerde kıvranan Batuhan'ın yanına gittiler. Asya, cebinden telefonunu çıkartıp ambulansı ararken Atlas, Batu'nun yanında gözleri dehşetten koyulaşmış sevgilisine doğru döndü ve yüzünü ellerinin arasına alıp "Egehan!" diye bağırarak Batu'ya odaklanmış gözlerin odak noktasını kendisine çekmeye çalıştı. Cansız bir korkuluğu sallıyormuş gibi hisseden Atlas, Egehan'ı omuzlarından sertçe sarsmaya başladığında sonunda Egehan'ın bakışlarını kendisine çevirebilmişti.
Kızarmış gözleri, Atlas'ın tanıdık yüzünü görünce aldığı dehşet verici halini bırakıp yumuşarken gözlerinden akan yaşları tutamadı ve yanakların süzülmesine izin verdi. Atlas, parmaklarıyla Egehan'ın akan yaşlarını hızlıca silerken "Asya ambulansı aradı, hemen hastaneye gideceğiz. Üzülme Egehan'ım." Diyerek onu avutmaya çalışıyordu.
Asya ise dişlerinin arasından inlemeye devam eden Batuhan'ın yanına oturup acıdan tırnaklarını avucunun içine sapladığı eline ellerini geçirip kendi elini sıkmasına izin verdi.
"Asya, çok acıyor lan. Elini kıracağım acıdan, bırak elimi." Dedikten sonra elini Asya'nın ellerinin arasından çekmeye çalıştı fakat Asya diğer eliyle de destek verircesine üstten parmaklarını diğer eline doğru dolayıp Batuhan'ın elini kendi elleri arasında sıkıştırınca zaten canı acıyan Batuhan daha fazla zorlamaktan vazgeçti.
"Senin canın daha çok acıyordur, destek almana izin veriyorum bu seferlik." Dediğinde terlemiş suratını Asya'ya doğru çevirip yerde dönerek sırtına doğru yaslandı ve "Bana günahını vermezsin normalde, elini nasıl verdin?" diyerek gülümsemeye çalıştı ama birkaç saniyeden sonra devamını getiremeden tekrardan yüzünü buruşturdu.
"Geri alıyorum ellerimi Batu." Diyerek üstte duran elini çektikten sonra diğer elini de çekeceği sırada Batuhan'ın parmakları eline sıkıca dolandı.
Ambulansa binerken bile ellerini bırakmayan Batuhan'la ambulansa binen Asya, arabanın kapıları kapanırken hala daha Egehan'ı teselli etmeye çalışan Atlas'a üzüntüyle bakıyordu.
-
şarkı o kadar duygusal ki bu bölüm Batu'sunu ağlattı lol
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÜTYANİLER
Krótkie Opowiadaniabktmhyttnnn: on kalbim olsa dokuzunu da sana vermem bktmhyttnnn: birini veririm o da nefret etsin diye bktmhyttnnn: yanlış anlama yani görüldü. Küfür içerir, rahatsız olacaklar okumasın lütfen. based on true story