Sudenin evine geldim.
Sude kapıyı açtı ve" hoş geldin güzelim buyur gel" bende"hoş buldum geçim bari" dedim. İçeri geçtim dilimde dolanan bir şarkı vardı onu söylüyordum.
Ağlayıp ta gülenleri..
Terk edipte gidenleri...
SEVİLİP SEVMEYENLERİ..
Sen affetsen ben affetmem...O kadar vurgulu söyledimki 'sevilip sevmeyenleri' kısmını sudecim anlamıştı. Sude" söyle masalım ne oldu sana anlat bana" hiç düşünmeden cevap verdim" Sudecim ben neden duygusuzum niye hiç kalbim yokmuş gibi davranıyorum"
Durdum tekrar başladım konuşmaya "yetim çocuklara bile bakarken sırf aile kaybedince nasıl korku olduğunu kimse yaşamasını istemedim için onlara bakıyorum benim için çok zor bir şey biliyormusun?" Sude durdu düşündü ellerimi ellerinin arasına aldı ve konuşmaya başladı o anlar beni eminim bundan Sude " eh en baştan anlatmaya baslayim ozaman deden senin kız olmanı istemiyormuş tabi güneşi sonra kabulendi biliyorsun sende o kadarını seni hiç gözü götürmemiş yağızın anlattığına göre biliyorsun ki sende 7 yaşımdan belki seninleydim evlerimiz çok yakındı en çokta beni severdin zaten sen ben bir gün sizin oraya geldim ilk hatırladım şeyleri anlatıyorum deden başına geçmiş sende onun yanında diyordunki 'babam annemi severek almış sevmek güzel bir şey dede bana neden izin vermiyorsun' ya 5 yaşındaydın sen nasıl öyle bir şey dedin hayret ediyorum sana biliyormusun , sonra deden kolundan cekistirdi dediki sana sevmek yasak dediysem yasak ayrıca dedenle nasıl konuşacağını öğretmedilermi saygılı ol bana karşı dedi. Bende koşarak yanına geldim. Amca ben bizim masalı alayım diyip hemen yanından uzaklaştırdım. Tabi ya bir kaç sefer daha böyle devam etti. Bir gün dediğimde 5 yıl sonra sen onun karşısına gecip bir şarkıcıya aşık olduğunu söyledin. Mustafa ceceliye oda buna çok sinirlendi senin kollarında tutup sirkelemeye başladı. Bende artık dayanamadım ve geçtim karşına uzak dur masaldan deyip kolunu ısırdım sonra bana tokat attınca sen bir geri çekildin sonra dedenin üstüne zıpladın. Ve kafasına vurmaya başladın sen kimsinde benim sudecime dokunuyorsun deyip delirdin oda seni sırtından attığı gibi taşın üzerine fırlattı senin kafan taşa çarptı. Öküz adam öylece durdu sonra uzaklaştı yardım dahi etmedi hiç unutmam o günü ağlayarak onca yolu yürüyüp babangili çağırdım abin gil okadar endiselendilerki okulları olmasına rağmen iki hafta gelmediler çok zor kendine geldin sen benim ödüm patladı bir şey oldu sana deyin ya adam sen herşeyi unutuktan sonra bile senin başına gelip nasıl biri olman gerekeceğini söylüyodu, seni herkese düşman ediyordu, diyordunki;masal kızım sen ne kadar saygılı olursan insanlar o kadar seni umursarlar sakın sevme, bu ne Allahım insan çocuğa bunu öğretimi deli edecekti ben o kadar kovdum onu daha gelmedi ama sen böyle oldun özür dilerim masal beni affedebilecekmisin..." Sudecimin dediklerinden sonra sudeye sarılıp ağlamaya başladım. Gene şarkı mırıldanmaya başladım. Ama ağlayarak çünkü Burak abinin film çekiminde söylediği şarkı aklıma geldi dertler farkı ama acı gene aynıydı.Sizde mutluluk bizde yara....
yalanları sakla düşersen dara...
Gülüşü güzel ama bahtı kara..
Gönül meyhanesinde açtım yine bir şişe...
Kalemim hiç bitmedi yazdım dize dize...
Beni duymadı dostlarım...
Beni sevmedi o kadın..
Beni görmedi kimseler..
Çok içtim bu gece..Şarkı dada dedigi gibi gülüşüm güzeldi ama bahtım kara...
Sonra sudeye dönüp dedimki " hayatım bu şarkının film çekiminde ki gibi be ben bir filimde degilimki hayatın en gerçek yerindeyim kaderindeyim ben ismim gibi masal değilim hayatın ta kendisiyim Sude napcam şuan bilmiyorum k-kafam allak bullak oldu hiç iyi değilim kafamda çok ağrı var" Sude"gel güzelim şöyle uzan dinlen normal çok ağır geldi bu sana " sudeye dedimki " hayır Sude hadi Ege'nin yanına gidelim o bana tek iyi gelen şey" kafasını salladı. Üstüne montunu çekip gitmeye koyulduk. O sırada kafamızdan aşağı damlalar düştü kafamı kaldırdım ki kar bir bağırdım ki Sude bile gülmemek için zor tutu kendini ben kışı çok severdim. Hemen eğilip hem bugün hemde doğum günüm ün tarihini atım.
20.12.2026 bugünün tarihi
13.01.2002 doğum günümÇok mutlu oldum bu kadar hüzne rağmen hala pes etmemiştim pes etmek bende yoktu olmicaktida ben güçlü birisiyim vazgeçmem dedeme söz verdiğim gibi. Ondan sonra ben zıplayarak Sude yürüyerek yetimhane nin yolunu tutuk. Çok yakınlaştık Sude beni durdurdu dediki " masal iyisin demi ege üzülmez demi çok seni görünce biliyrsun üzülünce bana saldırıyor çocuğu hırçın yaptın." Ona sırtardım ve dedimki" onun başında ağlayıp Sude ağlattı deyip üstüne salıcam görürsün" dudağını bizde sonra dedimki " korkma bir tanem şaka yaptım" dedim sudede" sus be ne alaka korkmadım hemende dalga geç gıcık" omuz silkip eh huyumuz deyip içeri girdim ege beni gördüğü an koşarak yanıma geldi ve dediki " gözlerime inanamıyorum masalım gelmişşşş" bende hemen dedimki" aaaa ayıp oluyor başkasınımı bekliyordunuz ege bey" dedim. Oda gülmeye başladı. Ege" yaa masalcim senden başkasına gözümü kapatım bak güzel kızlara bile bakmıyorum artık yapma kızım ya" dedi bende kolunu ısırdım. Fırladı hemen geri çekildi ege" tamam tamam ablalara sarkmak yasak" deyip dişlerini gösterdi.
Eee arkadaşlar gene bölüm sonumuz geldi nasıl gidiyorum inşallah beğenmişsinizdir. Bir bilgi vermek istiyorum şuan masalgil kışın ortasındalar olaylar o zaman gerçekleşiyor ben öyle ayarladım.
Hepinize teşekkür....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayranın İzinde🌼
FanfictionBurak bulut diye bir şarkıcının hayranı olan bir kızın yaşamını sizlerle konuk edicez