pain of love day 2

62 8 1
                                    

"Arkadaş olmak"

zil çaldığı gibi kitaplarımı çantama koydum ve kalemleri topladım oldukça temiz ve düzenli biriydim,bundan da rahatsız değilim.telefonum ve gerekli kitaplarımı alıp sınıf kapısına doğru ilerledim.fazlasıyla yorgundum bu gün,önüme bakmadan yürürken fark etmeden sınıf arkadaşım doyoung a çarptım

ikimizinde telefonları yere düşmüştü. doyoung benden  önce davranıp telefonları almak için eğildi ve telefonumu bana geri verirken bildirim sesi geldiği için ikimizinde gözü oraya çarptı.doyoung ekranımdaki fotoğrafı gördü. şaşkınlıktan ağzı açılmış doyoung şaşkınca bir telefona bir bana baktı. ben utancımdan kıpkırmızı olmuşken.sadece yoshiyi tanımaz diye dua ediyorum telefonu onun elinden çekip hızlıca sınıftan çıkıcakken doyoung benden daha hızlı hareket edip bileğimi.

"yoshi ile tanışıyor musunuz"

"ne"

"yani fazla merak ediyormuş gibi olmasın ama biraz merak ettim yoshiye çok benziyor o resimdeki çocuk"

"Evet o"

"peki neden ekranında yoshi var"

"seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum kim doyoung"

diyip kolumu onun elinden kurtardım giderken o yine çok hızlı davranmış kolumu bir daha tutmuştu

"Arkadaşça merak ettim.hem sanırım yoshi yedamdan hoşlanıyor"

"Ondan hoşlanmam seni ilgilendirmez"

"ben yinede söyliyim sanırım yedamdan hoşlanıyor junghwan"

artık dayanamadım ve koşarak yoshinin sınıfının önüne geldim.

yoshi arkadaşı yedam ile sınıftan çıkıyorlardı. şu yedam sinirlerimi çok bozuyordu,çünkü yoshinin hep yanındaydı ve ben ne zaman yoshiye çıkışta bir şeyler yapalım mı diye sorduğumda yedamla işim var diyip yedamın yanına gidiyordu.bu iğrenç bir duyguydu.plotonik olmak gerçekten çok zordu.onu sevmek istemezdim çünkü bana göre hayatta en acı çeken plotonik kişi ben olmalıyım.çünkü sabah öğlen akşam yoshi diye zırlıyorum.evet biliyordum yoshi hiç bir zaman beni sevmiycek ama işte kalp kime aşık olucağını seçemiyor.yedam denen cocuk yoshiye daha cok yaklasmaya baslamistı.

...

Dersin beden olamasinin verdigi uzuntuyle
Soyunma odasinda ustumu degistiriyordum
Bir andanda dusunuyordum onda olupta bende olmayan ne vardi..belki onun cevresinde donup durmadanda birsey yapabilirdim.neyse diyip soyunma odasindan tam cikarken doyoung denilen cocukla yine carpistik gozu yokmuydu bu cocugun

"pardon"

bos verip gidecekken kolumdan yine tutup konusmaya basladi

"ozur dilerim"

"neden"

"sabah fazla ustune gittim galiba"

"önemli değil kim"

"senin üzülmeni istemem"

"anladim simdi elimi birakirsan gidicem"

"neden boyle yapıyorsun junghwan seninle konusmaya calisiyorum"

"bende kimseyle konusmak istemiyorum doyoung"

"seni dusunende kabahat zaten sen kimseyi haketmiyorsun so junghwan,belki biraz sosyal olsan yoshinin gozune girerdin belki biraz utangacliginı,asosyalligini kenara birakip onla daha iyi konusmayi deneseydin suan yoshinin yaninda yedam yerine sen vardin"

"kiricilasiyorsun kim doyoung"

"belki kirilirsan duzeltirsin kendini umudundayim"

"birak beni"

doyoung derin nefes aldı negatif enerjiyi biraz olsada hissetmemek adına ve tekrar sakince konuştu

"senin yaşadıklarının aynısını yaşıyorum ve seni çok iyi anlıyorum hiç arkadaşın yok yani varda fazla yakın değilsin hadi en yakın arkadaş olalım... "

You And  I Are İn Love -dohwan-✔✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin