Sabah olmuştu,uykumdan rahat bir şekilde uyanmıştım yanımda Ezgi yatıyordu uykusunu hiç bölmek istemedim sakince t-shirtimi giyip mutfağa gittim sigara yakıp masaya oturdum,Can bebek aklıma geldi.Yanına gittim uyanmıştı biberonuyla oynuyordu kucağama alıp mutfağa gittim biberonuna süt koymak için bir cezveye sütü koydum ve ısıtmaya başladım altı kokuyordu gidip Ela'ya söyledim Ela'da kalkıp hemen altını değiştirdi biz bu bebeğe bakıyoduk lan baya baya bakim valla bakıyoruz biz buna,daha lise sondayım lan ben daha,bebek bakmak için erken ama bakıyoruz yapacak bir şey yok,sıcak sütü hazır olmuştu.Herkez yavaş yavaş kalkmaya başlamıştı,Tolgayla İrem'e baktığımda çok mutlu bir beraberlik geçiriyolardı Berke yanıma gelip "kanka bugün,küçük bir kasaba var oraya gidelim evleri gezeriz eğer yaşayan birileri varsa eğer,onlarıda yanımıza alıp geri döneriz tamammı?" ben kafamı onaylarmış bir şekilde salladım,Evde ekmeğin bittiğini farketmiştik ekmek almak için katanamın kılıfını kemerden çıkartarak elime aldım,ardından ayakkabılarımı giymek için eğildim eğildiğim anda merdivenlerin başından bir hırıltı sesi olduğunu farkettim bizimkilere hiç bir şey farkettirmedim şimdi bir ton tan tana yapıcaklardı,katanamı kılıfından çıkararak sessiz sakince merdivenlerden indim,tam aşşağıya inmiştimki kapıdan bir takırtı sesi geldi kafamı geri çevirdiğim anda üstüme bir virüslü zıpladı zıplamasından ötürü katanam savruldu beni kolayca ısırmaması için omuzlarından ona karşı yük uyguluyordum bağırmak istemedim,bi 5-10 saniye daha öyle kalınca üstüme ağzından akan salya damladı,salyanın damlamasından dolayı sinirlenip kafa attım,virüslüye küfür ederek yumrukladım yumruklamayı bırakıp yandan duvardan destek alarak kafasına kafasına tekme atmaya başladım iyice kafayı yemiştim sessizce vurmaya devam ettikten sonra oturup dinlendim 5 dakika dinlendikten sonra cesedi dışarıya çıkartıp katanamıda aldıktan sonra,ilerdeki fırına doğru yürümeye başladım yorulmuştum galiba nefes nefese kalmıştım fırının önüne geldiğimde daha önceden girip kapıyı açtığımızdan kapıyı hemen kolaylıkla açmıştım,6-7 poşet dolu ekmeği almıştım şimdi neden 6-7 diye soracak olursanız daha sonra tekrar gelip gitmemek içindi,eve yavaş yavaş geliyodum virüslüyü öldürdüğüm merdivene baktığımda yerlerin hep kan olduğunu farketmiştim hemen ekmekleri eve çıkartıp pas pas istedim kolayca temizledikten sonra hemen eve çıkıp elimi yüzümü yıkayıp kahvaltı masasına oturdum aylar veyatta yıllar sonra sosis ve kızarmış peynir yicektim sebepsiz yere çok heyecanlanmıştım,sosis ve kızarmış peynir gelmişti sonunda direk tabağama alıp hızlıca yemiştim Berke bana "yavaş lan kaçmıyo yemek" demişti bende herkeze karşı "hızlı olan ben değilim yavaş olanlar sizlersiniz" demiştim kahvaltıda güle oynaşa bitmişti,biraz televizyon izledikten sonra herkez kasabaya gitmek için hazırlanmıştı ben her zamanki kılıcımı belime koymuştum,benim için hava hoştu ölsemde değişen bir şey olmicaktı kendim burda olmicaktım ama bedenim burda olucaktı her neyse kasabaya gitmek için otobüse inmiştik,ben her zamanki gibi şöför koltuğuna geçmiş bekliyordum şöyle arkaya bir bakındım herkez hazırmı herkezin hazır olduğunu görünce gazladım,Berke bana yolu tarif ediyordu en az yarım saat bir saat yol gittikten sonra benzinimizin azaldığını farkettim yol üzerinde benzinlik bulursak eğer durucaktık en az bir saat daha ilerledikten sonra benzinimiz tamamiyle sona ermişti,otobüsten inmiştik etrafa bakındığımız yaklaşık 1 millik bir mesafe sonra küçük bir kasaba vardı orda belki benzin bulabilirdik,yarım saat yol yürüdükten sonra sonunda varmıştık yavaş yavaş 6-7 evlerden en büyük olana doğru ilerledik,ben her tehlikeye karşıtın kılıcımı çekip içeri girdim virüslülerin sesleri geliyordu kılıcımın arkasıyla duvara bir kez vurarak ilgiyi üstüme çektim sol tarafımdan bir virüslü koşa koşa geldi atletik bir hareketle ağzından yararak öldürdüm,hemen arkasından diğerleri gelirken Mehmet arkadan öldürmek için hazırlandığım virüslüye palayı vurunca bütün öldürme hevesim kaçtı amına koyim,neyse bir kaç tane daha virüslüyü öldürdükten sonra evi araştırmaya başladık ev baya bi büyüktü yukarıya doğru çıktım odalardan tam birini açıcaktımki içerden bir ses geldiğini farkettim,bodoslama dalarsam başıma bir şey gelebilirdi ilk önce kapıya kılıcımla vurdum ardından hemen geri çekildim ve kapıdan uçarak bir virüslü çıktı çırıl çıplaktı bu virüslü,virüslüye vurmaya çalışırken "abicim ayıptır günahtır siktir git üstüne bir şeyler giy bak hasta olucaksın" diye bağırıyordum(E tabi birazda mizah gerekli)biraz daha evde dolandıktan sonra büyük evden çıkıp hemen diğer eve geçtik bu sefer Berke'yi önceden yolladık biz evin ön taraflarında bakınırken arkadan bir bağırtı koptu!
Berke:SAKIN GELMEYİN ABİ! SAKIN!
birisi Berke'nin kafasına silah dayamıştı...(DEVAM EDECEK)
Bölüm Sonu ^_^