I Became The Lady

VINGT-ET-UN

"Ne zamandan beri?"

Adrien ile yatakta oturmuştuk. Yatak başlığına yaslanmıştık ve ben kafamı omzuna koymuştum.

"Gideceğim günün akşamı fark ettim. Eğer o sırada seninle görüşseydim, hiç gidemezdim."

"Ciddi misin? Keşke en baştan söyleseydin. Ben o zamanlar seni seviyordum."

Daha sıkı sarıldım. En baştan seviyordu ve ben bunu biliyordum. Bu beni o kadar mutlu ediyordu ki.

"Olsun, şuan mutlu değil misin?"

Elini saçımda gezdirdi.

"Tabiki de mutluyum, hem de çok."

"Beni en çok şaşırtan, annemin, Livia ve Kyle'ın kızı olması."

Her şey tatlıya bağlanmasına rağmen, hâlâ ilgilenmemiz gereken bir konu vardı.

"Haklısın. Ama neden bunu sakladılar. Ayrıca tam sana gerçekleri açıklayacakken, Imparator öldü."

"Ama, bu suikastı bizim öğrenmemize gerek yok. Imparatorluk şovalyeleri ve sihirbazlar bu konuyu araştırıyor."

Daha fazla aksiyon, sır, gizem istemiyordum. Artık aşk, sevgi istiyordum.

"Ben de daha fazla bunlarla uğraşmak istemiyorum. Dükalığın şovalyeleri ve yardımcım bu konuyu araştırıyor."

Bir süre sessiz kaldık. Aklımı kurcalayan şeyi söylemek istiyordum. Eğer ben olmasaydım Adrien başkasıyla olacaktı. Yialos ve asıl Marinette ise evleneceklerdi.

"Adrien?"

"Hm?"

Kafamı kaldırıp ona baktım.

"Ne oldu? Bir yerin mi ağrıyor?"

Oturur pozisyona geldi ve ellerimi tuttu.

"Hayır, ondan değil. Mirena sana her şeyi anlattı. Sen, benim aslında bu bedenin asıl sahibi olmadığımı biliyorsun."

"Biliyorum."

Yüzümü avuçları arasına aldı ve yanağımdan öptü.

"Belki bu bedenin asıl sahibi değilsin ama benim yanımda olan, beni seven ve benim de sevdiğim kişi sensin Marinette."

Gülümsedim ve ona sarıldım.

"Gerçekten teşekkür ederim."

"Benimle olduğun için mutluyum. Bunun için sana asla kızmadım. Kendini kötü hissetme."

Kendi dünyamı, ailemi ve arkadaşlarımı özlediğim zamanlar vardı. Ama Adrien ile olduğum zamanları hiçbir şeye değişemem. Benim için o, hayatımın anlamıydı.

°°°

"Kuş yuvadan ayrılıyor."

Yialos'a baktığımda olmayan gözyaşlarını siliyordu.

"Şov yapma."

"Hadi ama, moda girmeme izin ver. Sen benim için değerlisin, artık birbirimizi görmek zor olacak."

"2 yıldır birbirimizi yeterince gördük."

"Benden uzaklaşmaya dünden razıydın zaten."

Somurtunca yanına gittim.

"Şaka yapıyorum, sen de benim için değerlisin. Ayrıca istediğin kadar ziyarete gelebilirsin."

Göz ucuyla bana baktı ve kollarımı açtım. Vücudumun zayıf olduğunu bildiği için yavaş ve nazikçe sarıldı.