3.1

485 60 18
                                    

Çıkmazda sürüklenirken karşınıza bir ışık hüzmesi çıkar ya hani ve o aydınlık bir süre sonra sizi de ele geçirir, iyileşirsiniz, işte Chan tam olarak öyle hissediyordu. Aylar önce askeriyedeyken Yugyeom nedeniyle gördüğü çirkin muamele buraya gelince son bulmuştu. Yalnız bu da değil, aynı zamanda gökyüzündeki en parlak yıldızın yer yüzündeki haliyle hayat buldu alfa.

Hyunjin'i tanıdı, keşfetti, öğrendi. Varlığına hayran kaldı ilk, sonrasında bu hissiyat giderek güçlendi ve farklılaştı. Aşk kelimesini ilk defa daha anlamlı gördü, ona önceden basit görünen bu sözcük şimdilerde oldukça değerliydi.

Belki hayatındaki zorluklar tamamiyle son bulmadı ancak böylesine biri Chan'la birlikte hareket edip yanında varlığını hissettirince bile her şey ona daha az karmaşık göründü. Elbette başkaları da vardı ona güç veren ancak Hyunjin'in verdiği hissiyat oldukça farklıydı.

Birinin size söyleyeceği klasik ve bayağılaşmış iltifaları kahve kokulu Chan'a kullanmazdı. Özel olduğunu bildiği gibi kendi de aynı şekilde hissettirirdi. Farkını her anlarında ortaya koyardı alfa, her seferinde diğerini şaşırtırdı. Bazen sarılmak, koklamak gibi basit şeyler olsa da Chan'a apayrı gelirdi. Sanki dünyada tek olan minik bir ejder yavrusunun onunla oynamak istediğini deneyimler gibi çünkü bunun deneyimiyle eş değer gibiydi.

Çam kokulu bu kadar bağlılık hissettiği birine elbette kaybetmek istemiyordu ancak katılmaları gereken savaşın bazı getirileri olabilirdi. Yalnızca ihtimalini düşünmek bile kırmızının en derin tonuna sahip kalbinin minik bir parçasını karartıyordu. Birlikte olacaklarını ve alfanın ne kadar güçlü olduğunu bilse de kendini en kötü olasılığı düşünmekten alamıyordu.

Chan yine endişelerine dalmışken onu ayıltan şey sarılma nedeniyle olan küçük sarsıntıydı. Alfanın yönünü kaydırıp sıkıca kucaklamaya devam eden Hyunjin ise neşeli ses tonuyla konuşuyodu.

"Kendine çok dikkat et! Lupuslara karşı bol şans!"

Anlamsız durum nedeniyle kendine gelen Chan kaşlarını çattı. Kahve feromonlu alfanın normalde yapacağı bir davranış değildi bu.

"Hyunjin ne sikim yapıyorsun?"

"Küfretmene gerek yok ya alt tarafı veda ediyorum ya."

Sarılmayı kesmeyen bedene karşılık göz devirdi Chan, kesinlikle bir şeyler dönüyordu.

"Birlikte gidiyoruz Hyunjin, neyin var senin?"

Chan tam diğerini ittirmeye hazırlanacakken kahve kokulu kollarını daha da sıkılaştırdı. Gitmeye bu kadar az kala Changbin ve Chan arasında bir sorun çıkmasını istemiyordu. Bu yüzden de birkaç metre arkadaki öpüşmek üzere olan gençleri alfanın hizasına sokmamaya çalışıyordu.

"Sadece özledim seni."

Ciddileşen ses tonuyla birlikte diğerine fısıldaması fazlasıyla işe yararken biraz daha etki edebilmek adına daha da ilerledi Hyunjin. Durgunlaştığını anladığı alfanın sırtında bulunan parmaklarıyla minik daireler çizmeye başlarken de kısık ancak derin ses tonuyla devam etti.

"Bırak da tadını alabiliyorken sana dokunmanın keyfini süreyim, bir süre ikimiz de yoğun olacağız. Birbirimize vaktimiz olsa da pek hevesimiz olmaz. Bu yüzden yalnızca birkaç dakikalığına teslim ol."

Chan'ı kontrolu almayı başaran Hyunjin sayesinde onayı alan omega da derin bir nefes alıp Changbin'e daha da yaklaştı. Sevgilisi savaşa gitmeden önce ona unutamayacağı bir öpücük vermek istiyordu ve abisi konusunda da başka bir alfadan yardım almıştı. Abisiyle sarılırken komik kaş göz işaretleri yapan Hyunjin ise sıranın onda olduğunu söylüyordu.

Cold Nights // Hyunchan ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin