6.

578 52 21
                                    

Sabah gözlerimi açtığımda Taehyung'u hiç bir yere bulamamıştım bütün odayı aramışyım ama yoktu yatağa gelip geri oturdum dün gece çok tuhaf bir geceydi tekrar ayağa kalkıp odaya göz atmaya başladım sade bir odaydı. Gözüme çarpan komidinin üstündeki kolyeye doğru ilerleyip elime aldım çok zarif ve güzeldi. Mavi taştan yapılmış göz alıcı bir kolyeydi acaba kimindi. Tam yerine geri koyucakken elimden kayıp düştü. Siktir zincir bölümü kopmuştu ve taş kolyeden ayrılmıştı. Kapının açılmasıyla kafamı kaldırıp gelen kişiye baktım. Taehyung'tu.

Gözlerini benden ayırıp yerdeki kolyeye baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerini benden ayırıp yerdeki kolyeye baktı. Anında kaşları çatıldı ve çenesi kasıldı. Kızaran yüzüyle yavaş adımlarla benim olduğum tarafa geldi.

"Özür dilerim taehyung yemin ederim yanlışlıkla oldu"
"S-sen"

Ayağa kalkıp boylarımızı eşitledim. Çok sinirli gözüküyordu gözlerinden alevler çıkıyordu resmen. Onun için önemli olmalıydı ve ben düşürmüştüm.

"Çık dışarı!"
"Ne?"
"DEFOL GİT!"

Bağırmasıyla olduğum yerde sıçradım. Neden bu kadar kızmıştı ki.

"Taehyung düzeltebilirim"
"SIRF BU KOLYEYE ELLEDİLER DİYE 5 KİŞİ ÖLDÜRDÜM VE SEN KIRDIN CANINI YAKMAK İSTEMİYORUM O YÜZDEN SİKTİR GİT BURDAN"
"Düzeltebilirim diyorum"
"Annemden bana kalan tek şey,canını almak istemiyorum o yüzden defol git!"
"Özür dilerim"
"Defolsana istemiyorum özür falan siktir git!"

Tamam kolyeye önemli olabilirdi ve onu düzeltebilirdi. Ama kalbimi kırmıştı. Yavaş adımlarla ilerleyip odadan çıktım. Haklıydı aslında benimde annemin bir eşyası kırılsaydı ve bir gündür tanıdığım insan yapsaydı bunu kovmaktan beter ederdim. İkimizinde annesi yoktu ve çok haklıydı kızmakta. Evden çıkıp yürümeye başladım. Kalbimdeki şu lanet acı geçmiyordu. Evin yolunu bilmiyordum ve heryer ağaç doluydu geride dönemem istemiyordu sonuçta beni. Üstünde bana verdiği ve onun gibi kokan kıyafetlerle yürümeye devam ettim.

...

Hava baya kararmıştı ve ben hâlâ yürüyordum lanet olası şehiri bir türlü bulamıyordum ah kesinlike kaybolmuştum aklıma gelen hastalığımla soğuk soğuk terler dökmeye başladım. Hava tamamen kararırsa ne yapıcaktım. Buldum telefonumun ışığı evet evet ah tanrım çok zekiyim. Cebimde telefonu aradım ama yoktu onun evindemi unutmuştum yani siktir. Ah hayır ya ne yapıcaktım şimdi telefonsuz. Hava da baya bulutluydu ay ışığıda olmazdı şimdi. Adımlarımı hızlandırarak yürümeye devam ettim. Bir ümit belki şehre varırdım

...

Hava baya karardığı için bir ağacın köşesine oturmuş nefeslerimi düzenlemeye çalışıyordum. Hem acıkmış hemde üşüyordum ve terlediğim için su gibi olmuştum kim saçlarım anlıma yapışmıştı böyle devam ederse hasta olucaktım. Nefes almak şu an benim için çok zordu daralıyordum göğüsün sıkışıyordu yardım isteyecek kimsede yoktu.

"Sakin ol jungkook sakin ol iyi günlerini düşün annenle parka gidip eğlendiğin günleri düşün"

Ah olmuyordu. Gözlerimi sıkıca yumdum. Kulağımda yankılanan çığlık sesleri asla susmuyordu onların yardım seslerini duyuyordum annemin jungkook diye bağırışları,kafam çatlıyacak gibi ağrıyordu.

"A-anne yardım et"
"B-baba"

Ağlayarak onlardan yardım istiyordum ama kimse gelmiyordu.

"Anne!"
"Baba yardım edin nefes alamıyorum kalbim ağrıyor!"

Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum ama bu sadece nefes almamı daha çok zorlaştırıyordu.

"Ö-ölmeyin"
"Beni yanlız bırakmayın"

Bağırış seslerine bir tane daha ekledi ama bu...bu taehyung'un sesiydi. Aklımı kaçırıyordum sanırım.

"B-bağırmayın susun lütfen... lütfen"

Onlar bağırdıkça başımdaki ağrı mümkünmüş gibi daha çok artıyordu.

"Jungkook!"

Kafamı kaldırıp sesin geldiği tarafa baktım o gelmişti bulmuştu beni tabi hayal değilse. Beni gördüğü gibi koşarak yanıma geldi.

"Jungkook!"
"Bağırma lütfen yalvarırım bağırma"

Elindeki feneri yere fırlatıp kollarını belime sardı ve sıkıca sarıldı.

"Şşş tamam ben burdayım"

Taehyung

Kollarımda tir tir titriyordu ve ağlıyordu. Ondan ayrılıp ellerimi yüzüne çıkardım buz gibiydi göz yaşlarını siliyordum ama hemen ardından yenisi geliyordu. Hepsi benim yüzümdendi onu tek başına göndermemeliydim kendim parçalara ayırıp öldürmek istiyordum şu an cidden aptalın tekiyim.

"N-nefes alamıyorum"
"Burdayım korkma derin nefes al ver güzelim hadi"

Dediklerimi yapıp derin nefesler almaya başladı işe yarıyordu. Nefesleri düzenli hale geliyordu.

"İyimisin güzelim"

Kafasını sallayıp beni onayladı. Tekrar kolarımı belime sarıp sıkıca sarılmıştım.

Lust/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin