18.

310 38 8
                                    

Kaçmak için her şeyim hazırdı ama gece olmasını beklemem gerekiyordu hava kararınca burdan gidicektim. Yani umarım...

Hava kararmıştı çekmecede dün hizmetliden çaldığım yada izinsiz aldığım diyelim anahtarlıkla kapıya çok sessiz bir şekilde açtım. Parmaklarımın ucunda yürüyerek merdivenlerden aşağıya indim etrafa baktığımda hiç kimseyi görmemenin verdiği mutlulukla adımlarımı hızlandırdım. Mutfaktaki bahçe kapısına doğru ilerleyip onuda açtıktan sonra kendimi dışarıya attım. Ahh sonunda dışarıya çıkabilmiştim tekrar etrafı Kolaçan etiğimde biraz garipsemiştim çünkü etrafta bir koruma bile yoktu normalde burda ondan fazla koruma olurdu acaba bir sorun mu oldu diye düşünmeden edememiştim umarım taehyung'a bir şey olmamıştır. Aklıma gelen kötü düşüncelerle endişelenmeden  edememiştim tanrım lütfen ona bir şey olmamış olsun. Hâlâ kapının önünde öylece bekliyordum taki silah sesine kadar.

Bir silah patlamıştı ses ön kapının oralardan geliyordu. Taehyung ah hayır kötü düşünmemem gerekiyor adımlarımı ormanlık alana değilde ön kapının olduğu yöne çevirdim. Duvarın arkasında sailah sesinin geldiği tarafa doğru baktım. O gelmişti taehyung'un büyük babası ve yerde baygın yada ölü bir şekilde uzuanan bir adam. Gözlerim taehyung'u arıyordu ama yoktu hiçbir yerde yoktu yoksa yerdeki adam... Ah hayır torununu öldürücek değil. Kaçma işini bir kenara bırakıp mutfak kapısına doğru ilerledim evi araman gerekiyordu onun iyi olduğunu görmem gerekiyordu. Eveün içine girip tek tek odaları aramaya başladım alt katta kimse yoktu üst kata çıkıp oralarıda aradım ama yoktu lanet olsun hiçbir yerede yoktu. Wendy de yoktu. Aşağıya inip onun kim olduğunu görmem gerekiyordu o yerdeki adama bakmam lazımdı. Hızla aşağıya inip kapıya çıktım. Kapıyı açıp o adamlarla göz göze geldim ama umrumda bile değildi hızla yerdeki adama ilerleyip kendime doğru çevirdim o kadar çok korkuyordum ki ağladığımın bile farkında değildim ona zarar geleme düşüncesi bile berbattı.Ahh tanrım o değildi neyse ki korumalardan biriydi.

"Demek kendi ayağınla bize geldin ha. Bu iş sandığmdan da kolay oldu yakalayın!"

Yaşlı admın konuşmasıyla taehyung'un korumaları kalkan gibi önüme dizildiler.

"Bay kim gelene kadar ona dokunamazsınız"
"Ölmek mi istiyorsunuz derhal çekilin!"
"Bay Kim'in büyük emri var"
"Peki, siz istediniz. Hepsini öldürün biri bile sağ kalmasın ama bu küçük bana lazım onu bana sağ getirin!"

Önümdeki adamların hepsi silahlarını birbirlerine tutmaya başladılar. O burda değilmiydi yani...Korumaların arkasından gelen gür sesle  bütün dikkatler o tarafa döndü.

"İndirin siahlarınızı!"

Taehyung! bu oydu, gelmişti.

"Hepiniz şimdi o silahlarınızı indiriyorsunuz!"

Tekrardan bağırmasıyla korumaların hepsi silahlarını indirmeye başladı.

"Ne yaptığını sanıyosun?!"
"Demek İtalya'dan döndün ha. Hemde bunu için."

Büyükbabası çenesiyle beni işaret ederek konuştu. Ne yani İtalya'ya mı gitmişti. Bu yüzden mi iki gündür yoktu ve benim için mi dönmüştü.

"Sandığımdan hızlısın evlat"
"Burda ne işin var"
"Biraz daha gecikseydin onu öldürücektim"
"Sakın! Bak son kez uyarıyorum onun kılına zarar gelirse hepinizi öldürürüm anladın mı, bir daha asla buraya gelme"
"Onu senden alıcam ben almazsam bile o kendi ayaklarıyla gelicek"

Adamlarını toplayıp burdan gittiler. Taehyung hızla bana yaklaşıp sarılıcakken geriye adım attım.

"Öldün sandım!"

Yeni bir fic yazıyorum onun için geçiliyor kusura bakmayın

Lust/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin