elementler ve şeytanlar akademisi

Bölüm 4

Medyadaki:Brendon Craig.

Onu karşımda baska bir kızla gördüğümde bayılacak gibi oldum. O da beni gördüğünde şaşırdı.N'yapacağını bilmiyor gibi bir hali vardı.

Kendimi zor tutuyordum.Kan akışım durmuş gibi hissetdim.Gözlerimi ellerinden alamıyordum.Sinirlenmemeye ve ağlamamaya çalışıyordum ama yapamıyordum.Gözümün yaşını sildim önce.Sen görürsün şimdi.

"Bunlar hangi kattan geliyor efendim?"dedim dişlerimi sıkıp gülümseyerek.

"Ha bu arada söylemeyi unuttum adım Dean Bill.
İsterseniz adımla hitab ede bilirsiniz ve ya müdür de diye bilirsiniz.Sorduğunuz soruya gelince bunlar toprak katından geliyorlar"dedi müdür yani bay Dean.

"Peki bay Dean bunlar yani öğrencileriniz hangi iki gücün birleşdire biliyor?Eğer yapa biliyorsa göstere bilirmi çok merak etdim de?dedim.Sonrada alttan alttan sinsi sinsi güldüm.Şimdi n'yapıcaksın bakalım Brendon efendi.

Okulda bile derslere konsantre olamayan insan bunu yapacak kapasitede değil.Her zaman notları benden alırdı.Bakalım şimdi ne halt yiyeceksin?Şimdi sana kim yardım edecek?

"Olur tabii bayan Wizard.Neden olmasın ki?Hem derslerine nasıl çalışmış sayende öğreniriz kızım.
dedi ve sevgilime yani artık eski sevgilime buyurun der gibi elini uzattı.

"Mü-müdür bey bunu daha sonra sınıfta göstersem olmaz mı?Hem böyle ayaküstü ve asansörün önünde garip çıkar biraz"dedi ve gevşek gevşek güldü.

"Tamam peki öyle olsun.Gidelim sınıfa orda her kesin gözü önünde göster."

"Efendim birazdan koruma derslerine giricem sonra yapsak?" Dedi.

Paçayı kurtarmak için elinden ne geliyorsa deniyordu.Yüzü bem-beyaz olmuştu.Elini kolunu nereye koyacağını bilmiyordu.Bana hatrım sende varsa, yardım et der gibi bakıyordu.

Bundan sonra senin bende ne hatrın kaldı ne de saygın.Sana olan güvenimi sarstın.Elime düştün artık senin belan olucam.

"Bu gün koruma dersleri yok unuttun galiba Craig."dedi müdür bir kaşını kaldırarak ona baktı.
O da hemen işin içinden kurtulmak için bir şeyler gevelemeye başladı.

"Aaa doğru ya başımı derslere vermekten onu da unutmuşum.Bi de bay Dean bu gün kendimi biraz rahatsız hissediyorum gücümü kullanırsam takatim kalmaz tukenirim."dedi ensesini kaşıyarak.

Yalan söyleyen insanlar hep ensesini kaşır zaten.Sabrımı zorluyordu bu çocuk artık.Senin başını belaya sokmassam bende Aless değilim.

"Tamam öyle olsun çocuğum kendini kötü hiss ediyorsan revirde git sana bir şeyler versinler.Sonrada odana çıkarsın dinlenirsin"

Yanına doğru gittim.Yanındaki süslü kızı kalçamla iterek öbür tarafa yolladım.Adını bilmediğim kız sendeleyerek müdürün üzerine düştü.Ama müdür güçlü olduğu için ikiside yere düşmedi.Kıza bakıp hafif güldüm.Kız neye uğradığını şaşırmıştı resmen.
Müdür sinirlenerek kızı üstünden aldı.

"Bayan Aisha kendinize mukayet olamıyor musunuz? Arada bir önünüze ve arkanıza bakmayı deneyin."dedi ve duruşunu düzeltti.

"Çok özür dilerim müdür bey bir anda oldu.Böyle olmasını istemezdim.Bir daha olmayacak size söz veriyorum."dedi ve kendine çeki düzen vererek başını öne eğdi.Bana kötü kötü baktıktan sonra çıkıp gitti.Yallah süs bebeği yürüdü ense traşını görelim.

"Bay Dean bakın öğrencimizin hiç bir şeyi yok dibçik gibi maşallah.Kaslar erimemiş, yüzünde güller açıyordu demin ve bi de halsiz gibi durmuyor bakın."dedim.Müdür bana tereddütle baktı önce sonra elini çenesine koydu ve Brendona dikkatle bakmaya başladı.