5

369 33 22
                                    

"Bebeğimmm!"

"Efendim canım."

"Hadi bugün Hyunjinlere gidelim."

"Gidelim tabi de,birşey mi oldu?"

"Yoo,özledim sadece.Tatilden geldiğimizden beri görüşemiyorum."

"Aa doğru ya,siz hiç görüşemediniz."

"Evet,ben gidiyorum giyinmeye."

Chan ıslık çalarak yukarı adımlarken bende üstüme hırkamı giyiyordum.15-20 dakika sonra Chan giyinip yanıma gelmişti.Askıdan hırkasını alıp kollarından geçirdi ve üstüne giyindi.

Yakalarını düzelttikten sonra ayakkabılarımızı giyinmek için eğildik.Çantalarımızı kontrol edip evden çıktık.Hyunjinlerin evi bizim evimize yakın olduğu için yürüyerek gittik.

Kapılarına vardığımızda uzun bir süre bekledik.Kapıya 2 kere vurmamıza rağmen kapıyı henüz açan olmamıştı.Evdeler mi diye öğrenmek için kapı deliğinden az da olsa görmeye çalıştım.Karşımdaki manzarayı görür görmez kafamı geriye çevirdim.

"Ooovvv!"

"Noldu hayatım?"

"Çok yanlış zamanda geldik sanırım."

"Neden?"

"Deliğe bak."

"Ooovv!Haklısın sanırım."

Chan'in tepkisine gülüp telefonu elime aldım ve Hyunjin'i aradım.Telefonunun sesi kapıya kadar geliyordu.Birkaç çalıştan sonra açmıştı telefonu.

"Alo,efendim Changbin."

"Malum işinizi bölüp rahatsız etmek istemezdik ama biz kapıdayız.Bilmem kaç dakikadır bekliyoruz,açarmısınız artık şu kapıyı."

"AY ÖZÜR DİLERİM DUYMADIM!"

Panikle kapıya doğru koştuğunu ayak seslerinden anlamıştık.Sonunda kapıyı açtığında telefonu kapatıp bizi içeriye davet etti.İçeri girdiğimizde koltukta yayılmış,saçı başı dağınık halde olan Minho'yu gördük.

Mahçup hissettiğimizi anlayıp sırıttı ve "Özelimiz de kalmadı be!" dedi.Bunu şakasına söylediğini anladığımız için gülmeye başladık.

"Özür dileriz,nereden bilelim ama."

"Özüre gerek yok Chan,sevgili olduğumuzu biliyorsunuz zaten.Açıkçası sizin görmenizi sorun etmiyorum."

Bunu söylerken gülümsemişti Minho.Sıcak bir tebessümle karşılık verip koltuğa oturduk.Hyunjin de hırkalarımızı asıp "Birşey istiyor musunuz?" diye sordu.

Kafamızı iki yana sallayıp oturmasını söyledik.Yanımıza oturduktan sonra muhabbet etmeye başladık.Aramızda konuşurken Hyunjin bir anda omzunu dürtmeye başladı.Kafamı ona çevirdim.

"Ne oldu Hyunjin."

Kulağıma eğilip fısıldayarak konuştu.

"Var mı bi haber?"

"Ne haberi?"

"Ya Chan ile işte."

"Haa,yok ya.Dün midem bulanınca heyecan yaptı ama birşey çıkmadı daha."

"Off,neyse ya zamanla o da olur."

Gülümsedim ve önüme döndüm.Saatin geç olduğunu görünce Chan'a kalkmamızı söyledim.Onayladığında Hyunjin ve Minho'ya haber verdi.

"Chan bugün bizde kalsanız olmaz mı?Evde sadece ikimiz çok sıkılıyoruz."

"Yani bilemedim ki,zahmet vermeyelim size."

"Saçmalama Chan,duymamış var sayıyorum."

"Tamam tamam.Ama yarın gideriz."

"Akşam gidin."

"Ehh peki."

Kalmaya karar verince Hyunjin koltuğu açıp yastık yorgan getirdi ve bize yatak hazırladı.Akşam yemeğini Minho  ve Chan hazırlarken bizde sofrayı kuruyorduk.Sofrayı hazırladıktan hemen sonra yemekler de olmuştu.

4 kişilik masaya oturup sohbet ve gülüşmeler eşliğinde yemeklerimizi yedik.

4 kişilik masaya oturup sohbet ve gülüşmeler eşliğinde yemeklerimizi yedik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İyi ki doğdun Chan.Sen çok özel ve güzelsin bunu sakın unutma.Belki farkında değilsin ama sen Stayleri hayata döndüren koca yürekli bir insansın.Baba sevgisi görmeyen bazı Staylere baba oldun.Sana ne kadar teşekkür etsek az.İyi ki seni tanımışız.💗💌💞💖🤩

Love ♡ | ChangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin