20

123 12 1
                                        

"Hayatım bebeğimizin ismi ne olacak?"

"Eun-U diye düşünmüştüm ben.Senin aklında birşey var mı Changbin?"

"Soo-ah ve Ha-yoon aklıma geldi.Sen hangisini istersen onu koyalım."

Biz aramızda konuşup düşünürken kapıdan bize bakan diğerleri "Soo-ah!" Diye seslenmeye başladı.

"Ne dersin,Soo-ah olsun mu?"

"Olsunn."

~~~

Küçük Soo-ah'mızın doğumundan bir kaç saat geçmişti.Hepimiz bizim evde toplanmıştık.Soo-ah,Changbin'in kucağındaydı ve bütün ilgi onun üstündeydi.

Biz aramızda konuşurken Changbin bir anda "hşş!" yaptı "Soo-ah uyumuş,sessiz olalım." Dedi ve yukarıya çıkıp Soo-ah'yı yatırmaya gitti.

Tekrar yanımıza geldiğinde "Kapısını kapattım rahat olabiliriz." Dedi.

1-2 saat daha oturduktan sonra çocukların hepsi beraber kalkmışlardı.Changbin ile baş başa kalınca film izlemeye karar verdik.

"Hangi filmi izleyelim?"

"Fark etmez ama,komedi izleyelim mi?"

"Olur."

Changbin ile bir film seçip izlemeye başlamıştık.Filmin yarısına bile gelemeden Soo-ah'nın ağlama sesiyle irkilmiştik.Changbin yorgun olduğu için Soo-ah'ya bakmaya ben çıkmıştım.

Soo-ah'yı beşikten alıp kucağımda sallamaya başlamıştım.Ağlaması biraz olsun geçmişti ama hâlâ ağlamaya devam ediyordu.Karnı acıkmış olabilir diye düşünüp doktorun verdiği sütü biberona döktüm.

Kadın olmadığı için Changbin'in sütü yoktu ancak doktorlar bu duruma alıştıkları için erkek hamileliği yaşayanlara anne sütünden farksız bir süt veriyorlardı.

Soo-ah ağlamaya devam ettikçe sütü içiremiyordum,boğulur diye.Biberonun ucunu azıcık dudağına deydirdiğimde susup içmeye başlamıştı.Cazgır kızım benim.Sütünü bitirince gözleri tekrardan kapanmaya başlamıştı.

Biraz daha salladıktan sonra uyuduğuna emin olup yavaşça beşiğine koydum.Biberonu da yıkayıp aldığım yere tekrar koydum.Odadan çıkmadan önce kapısını yavaşça çekip aşağıya indim.

Merdivenlerden indiğimde Changbin'in koltukta uyuya kaldığını gördüm.Bu da evin koca bebeği.Changbin'i de kucağıma alıp odaya kadar taşıdım ve onu da yatırdım.

Gitmeden önce dudağına hafif bir öpücük bıraktım.

"Chan."

Duyduğum sesle kafamı o tarafa çevirdiğimde Changbin'in gözlerinin kısık olduğunu ve bana baktığını gördüm.

"Efendim bebeğim."

"Soo-ah nerede?"

"Uyuyor güzelim,neden sordun?"

"Yaşıyor mu?"

"Ne diyorsun Changbin?Tabiki de yaşıyor."

Changbin bir anda ağlamaya başlayınca yanına oturdum ve onu da oturur pozisyona getirdim.Sıkıca sarılınca hıçkırıklarını duymaya başladım.

"Changbin iyi misin,neyin var hayatım?"

Birşey söylemeden daha da şiddetli ağlamaya başlamıştı.Sırtını ovalayıp geri çekildim ve yüzüne baktım.

"Sorun ne Changbin,Rüya mı gördün yoksa?"

Gözyaşları akarken kafasını yukarı aşağı salladı.

"Hşş,tamam geçti.Bak ben buradayım,bebeğimiz içeride misler gibi uyuyor.Ağlama artık güzelim."

Changbin yatağa sırtını yaslamış şekilde oturup burnunu çekerken bende içeriden Soo-ah'yı alıp yanına geldim.Changbin,Soo-ah'yı yavaşça elimden alıp kendisi tutmaya başladığında "Sizi çok seviyorum." Diye mırıldandı.

"Bizde seni çok seviyoruz,değil mi kızım."

Soo-ah minik ayaklarını oynatınca kıkırdamıştık

Gerçek olmayan bir kız çocuğunu kıskandım az önce.Neyse benim çok ödevim var hemen gidiyorum😔.

Love ♡ | ChangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin