14

148 9 12
                                    

Sabah başımın ağrımasıyla uyanmıştım.İlaç almak için yataktan doğruldum ve odadan çıktım.Merdivenlerden aşağıya inerken Minho ve Hyunjin'in kıpraştığını gördüm.

Biraz daha yaklaşıp ne yaptıklarını anladığımda battaniyeye hafifçe vurdum.

"Höst ulan aile var burada!"

Minho ve Hyunjin aniden birbirinden ayrılıp battaniyenin ucundan bana baktılar.

"Kardeşim kırk yılda bir kere ya yapıyoruz ya yapmıyoruz onunda içine sıçma be."

"Banane ulan gidin evinizde yapın ne yapıyorsanız."

Minho daha fazla uzatmayıp oflamayı tercih etti.Mutfağa gidip dolaptan hap aldım ve bardağa su koyup yuttum.Mutfaktan çıkıp tekrar odaya gidecekken saate baktım ve mutfağa geri dönüp kahvaltı hazırladım.

Bir süre sonra Minho ve Hyunjin'in başına gittim.

"Şu telefonu iki dakika bırakın da kalkın yardım edin,ellerim koptu."

"Tamam geliyoruz."

Hyunjin'in dediğiyle yukarı çıkıp Changbin'e baktım.O da uyanmış,pijamalarını çıkartıyordu.

"Yardım edeyim mi hayatım?"

"Gerek yok canım,hallederim."

"Peki o zaman,kahvaltı hemen hemen hazır üstünü değiştirdikten sonra gel."

"Tamam,gelirim birazdan."

Tekrar aşağıya indiğimde Minho'yu diğer çocukların üstünde buldum.Uyandırmak için yeni taktiğiydi büyük ihtimalle.

"Kalk üzerimden camış!"

"Aa ayıp oluyor Seungmin,ben çok seksi bir adamım camış ne alaka."

Minho ve Seungmin dalaşırken diğerleri Minho'nun azabından kaçmak için kalkmışlardı.

Jisung seker adımlarla yanıma geldi.

"Chan hyungcuğum şu şahısı evden kovmak istersen anlayışla karşılarız yani bize hiç ayıp olmaz." dedi Jisung,Minho'yu gösterirken.

"Aa yok,evdeki tek yaşıtım o,onu da kovamam."

Jisung mızmızlanıp yukarı çıktı ve ben duyabiliyim diye yüksek sesli bir of çekip tuvalete girdi.Onun ardından Changbin yatak odasından çıkmıştı.Merdivenin diğer ucundan bana baktı ve 'Ne oluyor?' anlamında kaş göz işaretleri yaptı.

Ona karşılık olarak 'Her zamanki çocuklar.' anlamında işaretler yaptıktan sonra elimi anlıma vurup Minho'nun yanına adımladım.
Tişörtünün bir kısmından tutup çektikten sonra şaşkınca etrafa bakındı.

"Çocuk musun Minho?Git çayları koy."

Minho çemkire çemkire mutfağa gidip çayları koyuyordu.Felix yataktaki herkesi kaldırıp yorganları ve yastıkları toparladı.Ağır olabileceğini düşünüp fazladan yorgan ve yastıkları alıp üst kata çıkardım.

"Çayları koydum gelin!"

Hep beraber sofraya oturduk ve kahvaltımızı yaptık.Kahvaltımız bittikten sonra ben ve Jeongin bulaşıkları yıkadık.

Bulaşıkları hallettikten sonra salona, diğerlerinin yanına oturmaya gittik.Gözler yine Changbin'in üzerindeydi.Changbin'in yanına oturdum ve ona iyice yanaştım.

Bunu yapan birtek biz değildik evdeki bütün çiftler birbirlerine yapışmış bir şekilde oturuyordu.Tek fark Changbin ile benim evli olmamdı.

Bir kaç saat daha oturup sohbet ettikten sonra Hyunjin ve Minho ayaklandı.

"Biz kalkalım artık,sabah bir işimiz vardı da yarım kalmıştı,işimizi halletmemiz gerekiyor." dedi Minho imalıca,bana bakarak.

Diğerleri anlamamıştı tabi ama onları geçirip yerime geri oturmuştum.

Selamm,ben geldim.Yine birazcık geç attım bölümü ama yazmakta olduğum başka bir fic daha var ve onu da ilerletmem gerekiyordu çünkü bu ficten sonra onu yayınlayacağım.

Bu arada size bir soru sormak istiyorum.

Bu ficte olmasını istediğiniz bir olay varmı eğer varsa ne olduğunu yazar mısınız?

Şimdiden teşekkürler ve iyi tatiller bolca dinlenin!🐋

Love ♡ | ChangchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin