B18

38 7 178
                                    

AİDEN'A SİYAH SAÇLI MODEL BULAMADIM ÇOK ARAŞTIRMAMA RAĞMEN. MECBUREN SARİSİN OLACAK :( DİRİDİRİDİM

Matteo başını dizlerime koymuş yıldızları seyrediyordu. 2 gündür beraberdik. Şimdi de bahçeye oturmuş yıldızları seyrediyorduk.

"Yarın sabah altıda uçağım var Matteo" dedim iç çekerek. Matteonun yüzü kasıldı.

"Chrisin defilesinde olmanı istemiyorum Velia" dedi Matteo gözlerini kapatırken. Yavaşça saçlarını okşadım.

"Chrisin pişman olduğunu biliyorsun değil mi Matteo?"

"Umrumda değil Veliaaaa" dedi Matteo eliyle yüzünü kapatarak.

"Umrunda olduğunu biliyorum Matteo. İtalyaya benimle gelmeye ne dersin?" dedim Matteonun elini yüzünden çekerek.

"O piçin defilesine gideceğime sensizliğe katlanırım daha iyi Velia" dedi Matteo gözlerini kısarak.

"Öyle mi Matteo? 2 hafta sesimi bile duymayacaksın" dedim ve ayağa kalktım. Matteonun başı yumuşak bir şekilde çimenlere düştü.

"Veliaaa hemen geri gel" diye bağırdı Matteo. Ben içeri girip saate baktım. 01.30 civarıydı. Şimdi uyumazsam asla uyanamazdım. Son kez Matteoya baktım. Yerde oturur pozisyona gelmiş, elleriyle yüzünü sıvazlıyordu.

Odama çıkıp yatağa girdim. Çok geçmeden odanın kapısının kapanma sesi geldi. Matteonun kolları belimi sardı. Bir eli tişörtümden içeri girip çıplak belimi okşadı. "Mecbur Chrise katlanacağız desene" diye mırıldandı.

Arkamı dönmemle burun buruna gelmemiz bir oldu. Matteonun gözleri dudaklarıma kaydı.
"Yaralarım iyileşti sayılır Velia eskisi kadar acımıyor" dedi Matteo dudaklarıma sıcak nefesini verirken.

"Ama uçağımız var Matteo" dedim başımı biraz uzaklaştırarak. Matteo ani bi hareketle üstüme çıktı.
Elleri başımın yan taraftarındaydı. Başını eğdi ve bir nefes kadar uzaklıkta durdu.
"Uçak kalkalı çok oldu Velia" dedi imayla sırıtarak.

"Matteo şu an aşırı ateşli görünüyor olabilirsin ama ben sorumlu bir mankenim. Yarın o uçağa binmeliyim. Ve eğer senin ateşin beni de yakarsa bu mümkün değil" dedim gözlerimi kısarken

"Yanmayalım mı be Ertannn!"

Kes sesini Add.

"Şu an her kelimen beni daha çok azdırıyor Velia" dedi Matteo dudaklarıma daha çok yaklaşırken.

Nefesimi Matteonun dudaklarına verdim ve bakışlarım artık sadece oradaydı. "Beni de" dediğimde artık kayışlar kopmuştu. Matteo dudaklarını dudaklarıma kapattı.

Dudakları dudaklarımı sertçe emiyordu. Sanki bunca zaman ayrı kalmışlığın acısını çıkarıyordu. Ona karşılık verdiğimde boğukça inledi. Dudağıma dişlerini geçirdiğinde inleyen taraf ben olmuştum. Ellerimi boynuna doladım. Onun bir eli yüzümde bir eli belimdeydi. Belimi okşuyor, dudaklarımı sertçe emiyordu.

Bir elimi tişörtünden içeri soktum ve tırnaklarımı sırtına geçirdim. Bu hamlemle Matteo boğukça inledi ve belimdeki elini sıkılaştırdı. Dudaklarım artık sızlıyordu. Ama anın verdiği haz ile kendimi durduramıyordum. Matteo da durmuyordu.
Son kez alt dudağımı emdikten sonra geri çekildi.
Nefes nefese bir şekilde birbirimize bakıyorduk ve bu görüntü onu daha çok istememe neden oluyordu.

"Velia bir gün kendimi tutmayacağım ve ikimiz de çok fena patlayacağız" dedi Matteo gözlerini gözlerime çıkartırken.

"Ama o gün bugün değil" dedi kendine hatırlatır gibi.
Kendini yan tarafa attı. "Uyumalıyız artık saat neredeyse iki" dedi Matteo ellerini belime sarıp kafasını boynuma gömerken. Gözlerimi kapattım ve hızlı atan kalp atışlarımızın sesleri arasında uykuya daldım.

Medusa And Perseus/ YARI TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin