Balayı Ve Evim Olan Adam - FİNAL

2.1K 100 22
                                    

Uzun uğraşlar sonucu ayarladığım balayı rezervasyonu için yola çıktığımızda Görkem'in heyecanı izlenmeye değerdi. Yol boyunca bir an olsun uyumamış ve beni de uyutmamıştı.

Heyecanını anlasam da uyumazsa bizim için hazırladığım aktiviteler sırasında uyuklayacağını biliyordum. Bu yüzden hostesi çağırıp kocam için yüksek alkol oranı olan bir içki söyledim. Görkem'in alkole direnci yoktu. Siparişimiz gelince gözlerini kıssa bile içti ve kısa süre sonra sızdı.

Uyandığımda uçak inişe geçiyordu ve güneş göz kamaştırıyordu. Denizin uçsuz bucaksız görüntüsü yürek hoplatıyordu. Huzurun resmini çizmemi isteseler bu tropik adayı resmederdim herhalde.

Yanımda kıpırdanan sevgili kocam -bunu söylemeyi o kadar seviyorum ki- hafifçe gözlerini araladı. Yüzü bir an buruşsa da, arkamdaki manzarayı görünce cama iyice yaklaştı. Gözleri tıpkı deniz gibi ışıl ışıldı.

Beni ensemden tutup sertçe öptü ve camdan dışarıya bakmaya geri döndü. Her hareketi hala kalp atışlarımı deli gibi hızlandırıyordu. Sertçe yutkunup güzel yüzünü izledim uzun süre. Uçak inipte kemerleri çözmemiz için anons geldiğinde hızla çantalarımızı alıp uçaktan indik.

Bizi küçük havaalanında bekleyen yerel araçla otelimize doğru yola çıktık. Kısa süren değişik bir yolculuk olmuştu bizim için. Otel beklediğim gibi değildi ama bungalovların manzarası ve düzeni tam fotoğraflardaki gibiydi.

Heyecandan nefesin kesilmişti, Görkem meraklı bir şekilde etrafı incelerken ben eşyalarımızı yerleştiriyordum. Her gördüğü farklı şeyi eline alıp tıpkı bir çocuk gibi inceliyordu. Tüllü yatak, ahşap küvet, porselen bir kaseye benzeyen lavabosuyla ilgi çekici bir yerdi. Her ince ayrıntı büyüleyiciydi, perdeler bile sanki el işçiliğiydi.

Bungalovumuzun önündeki verandada iki ahşap koltuk ve hasır bir sehpa vardı. O kadar ferah bir manzaraya sahipti ki, geri dönmeyi istememiz pek mümkün değildi.

Bizi gezdirecek tur otobüsüne yarım saat kalmıştı, ama ben çok açtım. Otelin açık büfe yemeklerini tatmak için sevgili kocamı kolumun altına alıp restoranta doğru yola çıkarttım. Yemekler deniz ürünü ağırlıklıydı ve oldukça tazeydi.

Birbirimize gülüşerek, değişik yemeklerin tadına bakarak karnımızı doyurduk. Tur otobüsü geldiğinde, başımızda şapkalarımızla hazır bekliyorduk. Camları olmayan otobüs, yarım bir ingilizceyle konuşan rehber ve capcanlı doğasıyla komik ama canlandırıcı bir turdu. Bol bol fotoğraf çekildik ve anılar biriktirdik.

Bol bol hayvan gördük, değişik meyvelerin tatlarına baktık ve bol bol yüzdük. Geceleri kendimizi birbirimize adadık ve güneşin ilk ışıklarıyla uyanıp güne başladık. Dolu dolu günlerin ardından son günümüz geldiğinde sade ve huzur dolu bir gün için, odamıza yemek söyleyip denizin kenarında vakit geçirdik.

Sabah valizlerimiz hazırdı, yaptığımız ufak tefek alışverişlerle tek valizle geldiğimiz yerden iki valizle geri dönüyorduk. Ufak sırt çantalarımızı da takıp yerel araçların beklediği yere yöneldik. Hava alanı böyle bir yere göre oldukça donanımlıydı.

Evimize doğru yola çıkarken içimde garip bir burukluk vardı, buradaki huzuru özleyecektim. Kendi yuvamız da huzurluydu ama buradaki ortam çok farklıydı.

Tüm yolculuk boyunca elele oturup camdan dışarısını seyrettik. Birbirimizi de seyrettik ara sıra, gözlerimiz birbirine kenetlendikçe dudaklarımız yukarı kıvrılıyordu. Doyamadığım dudakları her yukarı kıvrıldığında onu öpmek istiyordum.

.....................

Evimize geri döndüğümüzde, işlerimize başlayana kadar dört gün daha geçmişti. Evimize gelen düğün hediyelerini açıp yerleştirerek vakit geçirirken, elime geçen kutuyla gülümsedim. Düğün fotoğraflarımız gelmişti, albüm için içinden elli fotoğraf seçmemizi söyleyen bir açıklama kutunun içine eklenmişti.

Harika açılardan, tam elli iki fotoğraf seçmiştik ama hangi iki tanesinden vazgeçeceğimizi kararlaştıramıyorduk. Bende fotoğrafçıyı arayıp albüme iki fotoğraf daha eklemesini rica ettim. Biraz mırın kırın etse bile kabul etmişti.

Evimizin baş köşesine düğünümüzde ilk öpücüğümüzü verirken çekilmiş bir tablo duruyordu ve her misafirin ilk tepkisi her zaman hayranlık oluyordu. Biz birbirine aşık iki adam, saf sevgiyle doluyken birbirimize olan aşkımız, bu tabloya böylesine mükemmel bir şekilde yansımıştı.

Ömrümün sonuna kadar sevmeye devam edeceğim bu adamı bana bir not kağıdı getirmişti ve ben hala Görkem'den gizli bazı geceler o notları okuyordum. O notları aldığım güne şükredip, sevdiğimin kokusuyla huzur buluyordum.

SENİ KOCAM YAPACAĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin