Son İki Sayı | Yarı Texting

1.9

Medya: Son feci bisiklet / Bikinisinde astronomi

"Lan yeter" diyerek hızla dışarı çıktım.

Alaz sabahtan beri beni yeniden yatağa çekmeye çalışıyordu ama benim de eve gitmem gerekiyordu.

Bu yüzden ondan kaçıyordum.

Kendimi kapıdan dışarı atarak aşağı doğru koşmaya başladım.

En sonunda 2 kat aşağıda nefesimi düzene sokmak için ellerimi dizime koyarak biraz dinlenmeye çalıştım.

Bu sırada Alaz da bana yetişmişti.

Arkamdan karnımı tutarak bedenimi omzuna attı.

Ben kahkaha atarken o da asansöre bindi.

Asansörün aynasından halimize bakınca yeniden gülmeye başladım.

Asansör otoparkta durduğunda Alaz'ın omzunda indim asansörden.

Arabaya binene kadar beni taşımıştı.

En sonunda ayaklarım yerle buluştuğunda derin bir nefes aldım.

Alaz sadece beni izliyordu.

Ona doğru yaklaşıp dudağına küçük bir öpücük bıraktım.

"Arabayı açmayı düşünüyor musun?"

"Hm hm" diye mırıldanarak arabayı açtı.

O şoför koltuğuna yerleşirken bende yandaki koltuğa oturdum.

Arabayı çalıştırdığı sırada radyoda Sezen Aksu çalmasıyla dudaklarım iki yana kıvrıldı.

Sesi biraz daha açıp şarkıya eşlik etmeye başladım.

Bende zincirlere sığmayan O deli sevdalardann
Kızgın göllerde rastlanmayan büyülü rüyalardan

Kolay kolay taşınmayan dolu dizgin duygulardan
Yalanlardan dolanlardan daha güçlü bir yürek var.

Nakarat kısmına geldiğimde parmağımla Alaz'ı göstererek şarkıyı söylemeye devam ettim.

Haydi gel benimle ol

Oturup yıldızlardan bakalım dünyadaki neslimize

Ordaki sevgililer özenip birer birer

Gün olur erişirler ikimize

Alaz gülerek kafasını iki yana salladı.

Uzanıp yanağına sulu bir öpücük kondurdum.

Alaz radyonun sesini kısıp "Kaza yapmamızı istiyorsun her halde'' dedi.

"Aşk olsun öleceksek de ölümümüz benim elimden olmasın mı?" diyerek kıkırdadım.

Onun da dudaklarında hafif bir gülümseme oluştu.

"Olsun be güzelim"

"Alaz?"

"Efendim?"

"Ya da boşver" diyerek önüme döndüm ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Şimdilik neşeliydim peki ya ilerde?

Ağrılarım artacak ve durumum kötüleşecekti.

Peki ya sonra?

Çok fazla seçeneğim yoktu.

Ya yenecektim ya da yenilecektim.

Bunları düşünürken gözümden bir damla yaş yanağıma doğru yavaşça süzüldü.