8

751 67 11
                                        



Medya ;

Melike Şahin :Bedelini ödedim

"Zahit bey benim babam"

Belki başka zaman kıçlarıyla gülecekleri bu itirafı duyar duymaz birbirlerini tartaklamayı bırakan iki kardeş şok olmuş halde itirafı yapan kıza baktılar. İşte o andan itibaren kader hep ters hiç düz olmayacak şekilde örmeye başladı ağlarını

*



Alihan karma karışık hislerle karşısında söylediği şeyin ne anlama geldiğini idrak edemeyen kıza baktı. Dalga geçiyor olmalıydı. Bunca aydır yana yakıla aradıkları kumru burunlarının dibindeki kızın iki dudağının arasında olupta bunca zamandır bunun farkında olmadıklarına inanmak istemedi. Gülme ile ağlama arası tuhaf bir ses çıktı genzinden. Hırıltı vari sesler biraz sonra cılız kıkırtılara ardından kahkahaya döndü.

Sağlam taşak geçiliyordu şu an onunla. Evet. Evet. Kumrunun hamile olduğunu öğrendikten sonra bunu kaldıramayan zihni şimdi de ona hayatının oyununu oynuyordu. Ulan nasıl olur da burnunun dibindeki itirafı bilmezdi.

Çıldırmak üzereydi. Ellerini yakalarından çektiği adama hiç bakmadan ileri atılarak kızın yakalarını kavradı bu defa. İncitmekten korkmadan sarsmaya başladı. Nasıl olabilirdi böyle bir şey. Bunca zaman bu gerçeği onlardan nasıl saklardı. Amacı neydi. Daha ne kadar saklayacaktı?. Delirecekti. Yakalarındaki eller sinirden titreyerek daha da yukarı tırmanmaya başlayınca kendinin harici iki el tarafından engellendi.

Zihni o kadar sabit çalışıyordu ki o an. Ne karşısındakinin korkmuş genç bir kız olduğunu algılıyor ne de abisinin onları ayırmak için araya girmesini farketmişti. Tek amacı şimdiye kadar bilip susan o dili yerinden koparıp ona yedirmekti.

Bu amaçla bir kere daha sehere atılmıştı ki bu defa Ali'nin tepkisi ilki gibi olmadı. Korkudan titremeye başlayan kızın farkındaydı zira. Bembeyaz kesilen korku ve dehşetten çenesi kitlenen genç kız yine o günkü gibi bakıyordu ona. Bu defa boğazını sıkan el yüzünden yardım et diyemese bile gözleriyle yalvarıyordu adeta. Ya da Ali ona yardım etmek istediği için kendince böyle düşünüyordu.

Çünkü o sırada Seher hiçte Ali'nin gördüğü gibi yardım istiyor değildi. Sadece an be an boğazını biraz saha sarmalayan parmakları oradan uzaklaştırmak için kendi zarif parmaklarını onun ellerine kenetlemişti.

Anlaşılan itirafı beklediği gibi sevinçle karşılanmayacaktı. Babası olacak adam yine birilerinin hayatlarını karartmış oklar her zaman ki gibi yine Seher e yönelmişti. Alışkın olmalıydı bu duruma öyle değil mi? Bu duruma karşı artık bağışıklık kazandığını kabul ediyordu ama bu adam diğerlerinin aksine korkutmak amaçlı değil gerçekten öldürmek istiyordu seheri. İstemediği hayatını kendi eliyle sonlandırmayınca bu yol cazip gelse de boğazına an be an baskısı artan ellerin nefesini kesmeye yönelik girişimi acıya dolayısıyla kurtulmayı istemesine neden oluyordu.

Yardım amaçlı değil de neden bu denli çıldırdığını anlamadığı adamı anlayabilmek için uzun boylu kumral adama baktı. Onunda bakışlarında gördüğü korku ve dehşet afallattı seheri. Bu adamın korkusu yok sanıyordu. Demek ki Alihan denen adam çok değerliydi onun için. Ve tabi yokluğuyla alihanı çıldırtan kumru denen kızında.

"Ali! Çekil oğlum boğulacak!"

Alihanın son ikazına rağmen hala parmakları kırmızılıklarını yitirip sıkmaktan sararmaya başlayınca dirseğiyle omzundan kardeşini itti. Alihanın beklemediği müdahale ile sarsılması ona avantaj sağlarken aksi taktirde kalıbı kendisininkine eş olan alihanı devirmek için yeterli sağlam kafası yoktu. Eni sonunda o bayılacak ve Alihan da seheri boğazlayacaktı. Bu defa yedi sülalelerini kazıtacaktı it Zahit. Kızına zarar veren bu adamların sırtını sıvazlayacak hali yoktu ya! Elbette kumruyu bulmak şöyle dursun kendilerinden bir parça arta kalsa şaşırırdı.


GÖNÜL DAVASI !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin