bisküvili pasta

287 43 119
                                    

junghwan - doyoung

doyoung:
neli olsun

junghwan:
ne neli olsun

doyoung:
pasta yapicam
biskuvili
neli olsun

junghwan:
cilekli

doyoung:
tanam cikolatali yapiyorum

junghwan:
gicik herif
geliyorum lan mutfaga
cilekli olacak o pasta

doyoung:
gel lan
cikolatali dediysem cikolatali yaparim
benim pastam sanane

junghwan:
senin pastana bi junghwan eli degsin o zaman

doyoung:
cek pis ellerini pastamin uzerinden

junghwan:
asla
gelcem mutfaga cilekli pudingi hazirla
görüldü

- - - -

"Kim Doyoung!" Junghwan'in bağırarak odasından çıktığını duyunca çilekli pudingi pantolonumun arka cebine sıkıştırdım.

Çilekli sevdiğini zaten biliyordum. Yanıma gelip yardım etmesi için küçük bir oyun oynamak istemiştim.

Mutfağa girdiği gibi "Çilekli pudingi nereye sakladın?" diye sordu. Ellerimi iki yana açıp omuzlarımı 'bilmiyorum' anlamında kaldırıp indirdim.

"Yalancı."

"Sen son zamanlarda çok çirkin kelimeler kullanmaya başladın Junghwan."

Tam karşımdaki tezgaha yaslanıp kollarını bağladı. "Sanane kardeşim üniversiteli adamım, sana hesap mı vereyim bu yaştan sonra?" Doğrudan gözlerimin içine bakarak konuşuyordu.

"Tabii vereceksin. Sonuçta bu evde olan biteni annene ben haber veriyorum."

"Peki annemin senin isteklerinden haberi var mı?" Üzerime doğru geldi yavaşça. Beni tezgahla arasına sıkıştırabilmesi için tezgaha yaslandım.

Klasik erkek beyni, istediğim gibi beni tezgahla arasına aldı.

"Ne istiyormuşum ben küçük bey?" diye sordum. Dün yaşanan olaydan bahsediyordu. "Seni öpmemi." demesiyle kalbim çarptı.

Heyecandan karnım kasılıp gevşemeye başladı. "Öpemeyecek kadar korkak olduğunu biliyordum." Elimden geldiği kadarıyla heyecanımı gizlemeye çalışıyordum.

Eğer bana yakışlaşmasının beni heyecanlandırdığını anlarsa ondan hoşlandığımı anlama olasılığı da yüksekti.

Mal gibi gidip çocuğa geyim demeseydim anlamazdı belki de.

"Korkak demeyelim de.." Üzerime iyice eğilip kulağıma yaklaştı. Fısıltılı bir tonda "Senin gibi değilim diyelim." dedi.

Yanaklarımın kızardığını hissettim. Belli olmasın diye kafamı yere eğip yüzümü saklamaya çalıştım. "Benim gibi derken?" dedim sessizce ve ellerimle oynamaya başladım.

"Erkekler ilgimi çekmiyor, senin aksine." Bedenini kendimden uzaklaştırıp ellerimle yüzümü ovuşturdum.

Başımla söylediklerini onaylayıp arkamı döndüm. Kek için hamuru çırpmaya devam ettim. Junghwan'ın arkamdan kıkırdadığını duyuyordum.

Sanki gözleri doğruca kalçalarımı süzüyormuş gibi hissediyordum.

Tekrardan yakınıma gelip iki elini tezgahın iki yanına koydu. Kendi kalçasını benimkilere ittirip "Bu ne?" diye sordu.

Anlayamadığım için "Ne demek istiyorsun?" diye karşılık verdim ancak sesim sonlara doğru kısık çıkmıştı.

Bir elini sol cebimin olduğu yere yerleştirip "Çilekli pudingim neden sol göt cebinde?" diyerek önceden de sorduğu soruyu daha açık sordu.

"A-a orada unutmuşum." Elimi hızlıca Junghwan'ın elinin üzerine attım. Elleri benimkilere nazaran büyüktü. Ellerimiz arasında ciddi anlamda büyüklük farkı vardı.

Elini benim elimin altından çekip "Göt cebinde puding unutanı ilk kez duyuyorum." diyerek gülmeye başladı. Yanaklarım artık eskisinden daha da kırmızıydı.

"T-tamam git işine bak. Çilekli yapacağım pastanı." Elimden geldiği kadar mutfaktan çıkması için bahaneler üretebilirdim. "Peki, kolay gelsin."

Yani, çok da yalan söylemek zorunda kalmamıştım. Sanırım bu iyi bir şeydi. Sanırım. En azından sanıyordum.

"Üstünde pasta süsleri de olsun Doyoung!" Oturma odasından bağırmasına kıkırdadım. Elimde değildi. Yaptığı her şeyi seviyordum. Enayilik gibi gelse de hayır diyemiyordum.

"Tamam, listeye ekledim!" diyerek onayladım onu. Yaptığım bir pastanın Junghwan'ı mutlu etmesi hoşuma gidiyordu.

Beni kölesi gibi görüyor olabilirdi. Tamamen istediği gibi kullanmasına izin vermezdim ama şekillendirmesinde bir sorun görmüyordum.

En azından arkadaşlarımın aksine ben Junghwan'ı gerçekten çok seviyordum. Kalbimi paramparça etse bile teker teker yapıştırıp tekrardan onu sevebilecek kadar aptal hissettiriyordu kendimi.

- - - -

ee ben de seviyom doyoung onu napcan
donusmeli sevsek olur mu ben kabulum

am i stupid ¡ dohwanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin