I'll Die Anyway

1.2

 "Sonunda öpüştünüz yani." Jaemin bağırarak söylediğinde Ryuna hızlıca ağzını kapattı.

 "Aşkım, bir tanem, sus amına koyim sus of."

 "Heyecanlandım, pardon."

 Ben onların atışmasının bitmesini bekleyerek onlara bakarken gözlerim bir maç izliyormuşçasına aralarında gidip geliyordu.

 Sessizleştiklerinde konuya girdim. "Bitti mi?"

 Kafa salladılar. "Evet bitti."

 Ellerimi bağlayarak masaya doğru iyice eğildim. "Evet arkadaşlar, sonunda öpüştük ve hiç beklemediğim bir anda aşk itirafı aldım."

 Jaemin de masaya eğildi. "Peki sen ne dedin?"

 Bu soru karşısında geriye yaslandım. "Ben bu soruya yanıt veremem."

 Mark elini alnına vurdu. "Bakınız; geri zekalılık örneği."

 "Sen sus lan satıcı herif."

 Aniden bana diklendi. "Ben o gün seni bırakmasaydım nah öpüşürdünüz. Ayaklarıma kapanıp teşekkür etmen gerekirken yaptığına bak."

 "Ha aynen, evet ondan işte."

 "Seni annene söyleyeceğim. Azıcık azara ihtiyacın var."

 "Tamam, söylersin."

 Sabah uyandığımdan beri zaten evde Mark'ın bulunması gergin olmama yeterli bir nedendi. Annelerimiz yakındı ve bugün buluşmaya karar vermişlerdi. Mark da annesinin peşine takılıp sabahın köründe bizim eve gelmişti. Annemler çıktıktan sonra da diğerlerini çağırmıştık. Tabii kritik yapacağımız için Jeno bu ortamda değildi, zaten yurt dışındaydı. Şimdi de mutfak masanında oturmuş kahvelerimiz eşliğinde durum değerlendirmesi yapıyorduk.

 "E yani siz şimdi sevgili mi oldunuz?"

 "Hayır."

 "Flört müsünüz?"

 "O da değil sanırım."

 "E o zaman nesiniz, bu ne be?"

 Yani herhalde sevgili değildik çünkü o günden sonra, yani üç gündür, hiç konuşmamıştık. Flört olduğumuzu da düşünmüyordum onu geçmiştik gibi.

 "Of ne bileyim ya. Neyse onu boş verin şimdi."

 Bir süre sessiz kaldıktan sonra Ryuna lafa girişti.

 "Bu sene Jaemin doğum gününü pavyonda kutlamaya karar vermiş. Ben onu ikna edip de fikrinden döndüremedim siz ikna edin lütfen."

 Dehşete düşmüş bakışlarım Jaemin'i buldu. "Ne saçmalıyorsun mal?"

 Jaemin omuz silkti. "Ne ya? Canım öyle istedi."

 Ben de omuz silktim. "Tamam, ben gelmeyeceğim şimdiden haberin olsun."

 "Tamam. Hiçbiriniz gelmeseniz de benim biricik dostum Mark kesin gelir zaten."

 Seslice güldüm. "Hayır gelmez. Maire'ye karşı koruması gereken bir imajı var. Onu bozar mı sandın?"

 Jaemin meydan okuyan bakışlarla bana baktı. "Maire bu fikrim karşısında olumlu tepki gösterdi. Yani Mark da net gelir demek bu."

 İşin dalgasındaydık. Zaten doğum gününü gerçekten de dediği gibi yapacak hali yoktu ya? Bir kere Jaemin'in ünlü bir avukat olan annesi onu paralardı bu gerçekleşseydi.

•••

Saçmalık Değerlendirme Kurulu

ryuryu: