~6~

81 16 14
                                    

Ağzımdan çıkan kelime bir sürelik şok etkisi yaratsada hızlıca toparlanıp harekete geçtik.
Kelvinin ışınlanma gücü olduğundan dolayı bahçedeki herkesi okulun içine taşıdı Andy hızlı koşma gücünden yararlanıp kelvin'e yardım etti. O arada ben, Rosa,Lara, Aren, Stella, Nick ve profesör Nora savunmaya geçtik o kadar çoklar ki nasıl başa çıkacağımız konusunda fikrim yoktu ama yine de savaşacaktık.
Hepimiz 2 şerli grup olup dağıldık profesör Nora da bizi yönlendiriyor du.

Hemen havaya yükselip okulun çatısına çıktım olan biteni burdan net bir şekilde görebilirdim. Havada hepimizi öldürmek için emir almış drogonları görmem ile onlara doğru uçup ateş topları gönderdim onlarda ateşle karşılık veriyordu. Aşağı inip Stella ve Nick'i  çağırdım onlar da hava elementi sayesinde uçabiliyordu. Elimize birer kılıç alıp dragonlara doğru yükseldik. Dragonların 3 tane olması bizim lehimize oldu bizde 3 kişiydik direk önüme ilk gelen dragona doğru uçup etrafında hızlıca döndüm amacım onu sersemletmekti. Dragon sinirlenip kükreyince hafif irkildim ama belli etmeden etrafında dönmeye devam ettim daha fazla sabredemeyerek hava ile dragonun boğazını sıkıp nefes almasını engellemeye çalıştım o ara gözüm Stella ve Nick'e kaydı ikiside gerçekten harika mücadele ediyordu. Stella telepati gücü ile dragonu etkisi altına almış ve kılıcı kalbine saplıyordu. Nick te fazla sıkılmış olacak ki direk dragonun arkasına geçip kılıçla kükreyen hayvanın boğazını kesmişti. Ben büktüğüm hava ile dragonu nefessiz bırakıp kılıcı kalbine sapladım. Dragonların leşleri yere çakılırken gözümle etrafı süzdüm.
Herkes canla başla mücadele ediyordu. Rosa hayvanlarla konuşmak yeteneği sayesinde bütün yırtıcıları çağırıp saldırmaları için emir vermişti. Aynı zamanda yerde yarıklar açıp bize saldıranları bir bir yerim dibine sokuyordu. Aren de istediği hayvanın şekline bürünebildiği için yere düşen dragonların birine dokundu ve dragon şekline büründü keyif aldığı her halinden belli oluyordu.
Profesör Nora'nın yanında sürüyle cadı vardı hepsiyle başetmeye çalışıyordu her ne kadar ona kırgın olsam da konuşmasam da böyle bir durumda yanlız bırakacak değildim hızlıca onun yanına gittim ve ellerimi iki yana açmam ile cadılar iki tarafa savruldu. Cadıların savrulduğu yöne ateş topları fırlatıp yanmalarını izledim.Arkamdan yaklaşan koca pençeli kurdun koluma attığı kesik ile acıyla inleyip arkamı döndüm tam üstüme atlayacakken Stella'nın uçan tekmesiyle yere savruldu hemen bacagimdan çıkardığım hançeri kurdun kalbine sapladım.

Kolumdaki kesik aşırı derin değildi ama yinede fazla kan geliyordu. Üzerini bezle örtüp sıkıca bağladım koşar adım Kelvin ve Andy'nin yanına gittim yaklaşık 12 13 tane kurtla mücadele etmeye çalışıyorlardı derin bir nefes alıp kurtların üzerine üfledim be buzdan heykele dönüşen kurtları ateş topları ile küle çevirdim.
Bu saçmalık fazla uzamıştı artık üstelik yorulmaya başladık. Gücümüzü fazla kullandığımız için bitkin haldeydik. Çevreme bakınırken ekibin daha fazla dayanamayıp bir köşeye çöktüklerini gördüm. Erkekler bir gayret devam etmeye çalışıyordu ama kızlar teker teker yere yığılmıştı. Lara'nın bir köşede kanlar içinde yattığını görmem ile ona doğru uçtum. Karnından aldığı derin yaralar onu baygın hale getirmiş ölü gibi yatıyordu. En sevdiğim canım dediğim dostuma zarar verenler tek tek bedelini ödeyecekti. İyileştirme gücüm sayesinde elimi yaraların üstüne koydum böylelikle kan durdu. Hızlıca havaya yükselip etrafıma baktım. Kayıplar vardı heryer kan revan içindeydi ekip arkadaşlarım bitkin durumdaydı üstelik Lara yaralıydı. Hazırlıksız yakalanmıştık ama yinede mücadele etmiştik. Karşı tarafın sayısı bizden çok fazlaydı belli ki uzun bir süre bu güne hazırlanmışlardı. Sayıca fazla oldukları için bizi köşeye sıkıştırdılar. Cadırlardan birinin profesör Nora'ya arkadan tekme savurması ile profesör Nora yerde sürüklendi bu son damlaydı sinirle daha fazla yükselip ellerimi iki yana açarak yeteerrrrrr! diye haykırdım. Bütün şimşekleri elime toplayıp bizi yok etmeye çalışanların üstüne yağdırdım. Düşmanlarımızın yarısından fazlası çarpılıp ölürken az bir kısmı kaçmayı başarmıştı. Bir anlık heryer sessizliğe büründü. Dengesizce yere inip yavaş yavaş kendine gelen Lara'nın yanına gittim.

Asrın melekleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin