7☆

490 13 0
                                    

Multimedia Araf
Aynı hızda geri döndüm. Hızla kapının önüne geldiğimde sinirden kapıya tekme attım. Ne yani beni burda zorla mı tutacaklardı. Offf. Şifreyi söylediğimde açılmadı. Lan Ass değilmiydi şifre. Sanada lanet olsun be kapı. Şuan arsız bela dinleyip horon ve halay çekip kola içesim var. İçim o kadar kötü düşünün. Kapıya vurmaya başladım.
- derin senmisin
- yok muslukçu
- noldu şifreyi mi unuttun
- yok kabul etmiyo
- şimdi ben seni orda beş saat bekletsem
- ibne misin acaba sen
- benle iyi geçin küçük kız
- tamam hadi Araf aç başlayalım
- bir şartla
- söyle allahım söyle
-aras a tekme atacaksın
- sana atsam
- haha çok komik
- aç hadi
- açık zaten
- yani ben boşa mı seni dinledim
- yok sen giderken ben tekrar açıp bıraktım.
- tamam Of
İçeri geçtim. Anlaşılan bu ev benim sonum olacaktı. Araf ise Azrailim.
Içeri geçtiğimde bu sefer çok daha farklıydı Kum torbaları vardı. Spor aletleri şu kunfu ustalarının çubukları ne ararsan vardı. Mübarek bimilyoncu gibi bir yerdi.
Araf karşıma geçip bir ağırlık seçti. Iyi baktıktan sonra ağırlığı elime verdi. Ama çok ağırdı kesin elli kilo felan vardı yani hemen ağırlığı geri uzattım
- abartma derin on kilo o
- lan bu elli kilo kadar be
- yirmi kez o ağırlıkla çalışcan 10 barfiks ve 10 şınav sonra bakalım neler yapabiliyorsun.
Hemen başlamıştım. Bu işte hiç bana göre değildi ya. Ağırlığı az daha ayağıma düşürecektim. Ben bunlarla cebelleşirken Araf karşıma geçmiş keyif yapıyordu. Tüm Araf ın söylediklerini yapmıştım ama canım çıkmıştı ve daha üç saat daha vardı. Cidden. Bu programı kim yaptı ya.
- derin hadi bana bir tekme at
- bak sonra bir şey olur karışmam.
- derin at dedim
- benden günah gitti
Tam karnına nişan alıp bacağımı salladım. Salladım diyorum çünkü Araf bacağımı tutmuştu. Bende bacağımı almaya çalışırken bir güzel yere yapışmıştım. Araf gülüyordu.
- gel kaldır bari aygır gibi gülüyo bide
- banane kalk
Cidden bu çocukta bir kaç tahta eksik ya. Zar zor ayağa kalkmıştım. Ama halim hiç yoktu. Bıraksan şurda uyurdum. Artık dayanamadığım gidip köşeye oturdum. Araf zaten kum torbasına dalmış beni unutmuştu. En son hatırladığım çok uykum olduğuydu.
Uyandığımda evdeydim çok güzel bir yatakta uyuyordum. Burası bana verilen oda değildi. Siyah ve mavi karışımıydı. Kokusu çok güzeldi. Okyanus gibi kokuyordu. Yatakta doğrulup oturdum. Aklıma hemen Sinem gelmişti. Onu aramamıştım ve büyük ihtimalle şuan beni öldürme potansiyeline sahipti. Hemen kalkıp kendi odamı buldum. Baya bir sahiplenmiştim burayı nede olsa artık burada kalacaktım. Telefonu bulunca Sinem in numarasını bulup aradım. Ikinci çalışta açmıştı.
- efendim
- Sinem
- efendim derin
- kızım senin şuan bana laf ediyo olman lazımdı
- neden
- e sana haber vermedim
- evet aras ile sevgili olurken vermedin ayrı eve çıkarkende vermedin
- ne dedin sen ne sevgilisi be ne evi
- ya tamam derin uzatma mutluluklar size
Suratıma kapatmıştı. Neler dönüyordu. Lan aras seni bir elime geçireyim varyaa şimdi daha konuşmaz benle Sinem burdan da çıkamam. Resmen herşey sarpa sarmıştı. O sırada kapının sesi ile irkildim
- girebilirim heralde
- gel aras gel
- derin bu bakış hiç hayra alamet değil
- sen seç seni evirip çevirip mi döveyim yoksa çevirmeden mi döveyim He Sinem e ne dedin?
-ha şu mevzu
-anlat aras ben seni öldürmeden anlat
- ya derin şimdi Sinem semi aramıştı ben açtım yanlış anladı bende devam ettirdim burda kalacağını söyleneyeceğim için ayrı ev felan dedim.
- Of ya şimdi nasıl alacağım ben onun gönlünü
- ya merak etme şu iş bi bitsin hallederiz
Cidden halledermiyiz? Sinem beni ölse affetmezdi. Alıngan bir yapısı vardı vardı. Haklıydı hem bugüne kadar hiçbir şey saklamamıştım ben ondan bunlar bize fazlaydı. Bana fazlaydı bunlar ben sıradan bir hayat istiyordum. Nalet olsun hayat bana hep arka kısmınla gülmek Zorunda mısın? Yataktan kendimi hızla atmıştım Araf ı bulmam lazımdı. Ama yine bir derin salaklığı ve hoppp yerdeyim. Acaba ait olduğum alan yer felan mı benim. Kalkıp Üstümü düzelttim. Aras bu esnada gülmekle uğraşıyordu. Yani ne var bunda ama yani aşağıya inerken arzu ile karşılaştık. " derin ben acıktım hatta acıkmadım midem organlarımı yiyor geliyomusun sende açsan" " soru mu bu canım ya tabiki ölüyorum burdaaa" kıkırdayıp parmak uçlarımızda mutfağa ilerledik. Ben sandiviçleri hazırlama işini almıştım. Buzdolabından domates peynir felan almak için eğildim. Dolapta dilimlenmiş salamları görünce dayanamadım. Açız oloommm. Ensemden hissettiğim el ile donup kalmıştım. Arzu olamazdı eller büyüktü baya lan yoksa ahmet bey mi hıamına emi. " bizim kız minik faremi çıktı " " ne faresi Araf ya malmısın Açız yani " " açsın diye dolabı ye derin yani açsınya" "yerim sanane be slq. S. S " Araf bana götü ile gülüp ensemi bıraktı. Uyuz gıcık engelli ya. Hızla sandiviçleri hazırladım bir Araf vakasını daha kaldıramam valla hele açken hiç. Salonda arzu ile oturmuş sandiviçleri yemiştik. " arzu" " efendim bebeğim" " yavşama " " söyle derin " " arzu ben neden burdayım ben sizin aileden değilimki ben neden yani neden ben " " ya bende tam anlamadım ama sanırım aras abim istemiş hayatını kurtarmışsınya borçlu hissetmiştir." Anladım anlamında kafamı sallamıştım sadece. Herşeyi anladım anlamında mal değildimya.
Su gibi akıp geçiyordu zaman. Akşama kadar ne ahmet beyi ne aras ı ne Araf ı görmüştüm. Aruz ile baya iyi anlaşıyorduk. Arzu ya Aruz adını vermiştim. Baya konuşmuş ve bu aile ile ilgili bir çok şey öğrenmiştim. Aruz daha 20 yaşındaydı aras 24 ve en büyükleri Araf 26 yaşındaydı anneleri bir trafik kazasında felç kalmış ve intihar etmişti. Anladığım a göre kaza da normal bir kaza değildi. Ahmet bey eşinin ölümünden sonra evlenmemiş kendini işine vermişti. Bir masal gibi bunları dinlemiştim. Arzu iyi bir kızdı. Aras onu tanımıyordum ama Araf kötüydü. Bana bile kötüydü.
Bizim Noetek adı Didem miş bide kaşar Araf a yazılıyor bunu da öğrenmiştim. O sırada kapının çalma sesi ile tüm dikkat salon kapısına çevrildi. Didem hemen koşarak kapıyı açmaya gitmişti." Hiçgildiniz aras biy" gerizekalı lan bu kız cidden cıyaklıyo resmen ya. Salona giren bir adet aras vardı ama r adet Araf yoktu. Bananeyse zaten yani. Aras gelip yanıma oturdu. Konuşmayacaktım. Küstüm aras ile buraya geleli zaten canım kankim Sinem i arayamıyordum. Hesaplarıma bile giremiyordum. Sıkılmıştım cidden buradan Araf tan eski hayatımı istiyorum karar vermiştim. Araf ile konuşacağım. Gerekirse o kurula ben çıkıp anlatırım izin verirler ya. Ben düşüncelere dalmışken tekrar kapı çaldı. Salona gelen ayak seslerinden anlamıştım Araf gelmişti. Zaten kim böyle öküz gibi girerki salona tam oturacakken ayağa kalktım." Araf konuşmamız lazım "...

Mafya belasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin