wrong choice.

II

Sirius, Remus ne yapacaklarını tartıştılar. Eninde sonunda, sihirli dünyada yerlerinin olmasına karar verdiler...

-

"Harry, iyi misin?"

Remus, mutsuz görünen çocuğa sordu. Bacaklarını kendine çekmiş, başını bacaklarının üstüne koymuş, dışarıyı izliyordu sessizce.

Sirius evde yoktu. Bakanlıkta işleri vardı. Ikisi de tekti.

"Ailem... Beni sevmiyordu, değil mi?"
Harry başını çekmeden dışarıyı izlemeye devam etti.

"Onlar..."

Harry ona tebessüm etti. "Yalan söyleme Remus, o beni evinden attı..."

"Ş-şimdi..."

Remus, içi burkuldu, ona sarılmaya çalıştı. Harry onu kabul etmedi.

"Ben yetimim... Bakanlık, benim gibi birine göz kulak olmayacaktır. Her türlü... B-ben..."

Harry’nin gözleri doldu.
"Burdan gitm-mem g-gerekecek..."

Remus, ona uzanıp elini tuttu.

"Benim... C-canım yanıyor, R-remus... Bana neden b-böyle davrandıklarını anlamıyorum. Onlara kötü bir ş-şey yapmadım. Ev c-cini gibi kullansalar da ses etmedim! NE ISTEDILERSE YAPTIM!"

Remus dayanamadı ona sıkıca sarıldı. "Böyle bir şey olmayacak ufaklık, Sirius ve ben buna izin vermeyeceğiz. Söz..." Harry ayrıldı serçe parmağını kaldırdı. "Pinky promise?" Remus, göz yaşlarını sildi. "Pinky promise." Serçe parmağını kaldırdı, ikisi de serçe parmaklarını birbirine doladı. Gülümsediler.

Remus da ağlıyordu, ikisi de ağlarken gülüştüler.

-

Harry uyumuştu. Sirius ve Remus, insan içkisi olan şarap içiyorlardı.

Remus içini çekti. "Çocuğa yardım etmeliyiz, çok şeyler yaşadı..." Şarap’ından yudum aldı.
"O çok küçük, Sirius bunları y-yaşamamalı..." Ağlamaya başlayınca, en iyi arkadaşına sarıldı.

"Bir daha izin vermeyeceğim, ne Dumblefuck*** piçi yada James Potter kaltağının, oğluma zarar vermesine izin vermeyeceğim." Dumbledore onu bakanlıkta çok uğraştırmıştı.

Remus gülümsedi, gözyaşları içinde. "Vermeyeceğiz."

-

"...Harry'e yardım etmeliyiz."  Diye bitirdi Fate konuşmayı.

"Ne demek o gerçek yaşayan çocuk!" Hayat çığlık attı. "O velet, Harry’nin yerini mi alıyor yani?!"

Zaman ürperdi. "Dumbledoor*** yerinde durmayacak... Onu etkisi altına almayı şimdiden planlanmıştır."

Savaş Tanrıları yani İkizler, aynı ağızdan konuştular. "Savaş yakında, Işığın kahramanı yanlış yolda."

Sihir Ana, "Bunu durdurmalıyız, Harry Sirius'a yardım etmeliyiz." Sihir Ana Fate’e döndü. "Planların var değil mi?"

Fate sadece sırıtma bıraktı.

Diğerleri iç çekti...

(Not: Hikaye kaffama göre gidiyor yanlışlıklar olabilir yani. ***Dumbledoor+Dumblefuck= Dumbledore)