30. HEDİYELER

3.4K 170 60
                                    

Herkes deli gibi içmişti. Cho ve Cedric öpüşmüştü inanabiliyor musunuz? Ben içmemiştim, Draco'da öyle ama belki biraz içmiş olabilirdi dikkat etmedim.

Herkes yavaş yavaş gitmeye başlıyordu. İçmeden önce herkese hediyelerini odama bırakmalarını söylemiştim umarım sarhoş olmadan önce unutmayıp yapmışlardır.

Göl'ün karşısına bakan kayaya oturdum ve düşünmeye başladım. Hayatımı.. Annemi.. Acaba benim haricimde kardeşim veya abim var mıydı? Daha sonra aklıma Draco geldi ve onu düşünmeye başladım. Ona sırılsıklam aşıktım, gözleri.. elleri herşeyi şaheser gibiydi. Sanki özenle yaratılmış. Benim için.

Öylece otururken rüzgar, esintisini kuvvetlendirmeye başladı. Çok hızlı ve soğuk esiyordu. Üşümeye başlamıştım. Odama gitmek için okula yönümü çevirdiğimde Draco aniden karşıma çıktı.

DRACO: Y/N - Sen üşüyorsun?

Y/N: Sanırım, belki.. olabilir.

Draco gülümseyip üstündeki ceketi bana verdi. Ve odaya doğru yürümeye başladık. Çok yorgundum ama o hediyeleri bugün açacaktım.. Ah tabi ya Cedric'in hediyesini hala açmamıştım. Odaya gidince açacaktım. Draco ile odaya çıktık, Draco banyoya girdi bende hemen hediyelerin koyulduğu bölümü açtım.

İlk paketi açtım ve siyah, yılan desenli bir elbise vardı. Paketin üzerindede Pansy" yazıyordu. Ah bebeğim tarzımı çok iyi biliyor..

Daha sonra diğer kutuyu açtım Mattheo" yazıyordu. Paket orta boyuttaydı hemen açtım ve karşımda çok güzel kalın topuklu botlar duruyordu. Bunları ben uzun zamandan beri istiyordum. Mattheo'nun bu hediyeyi almasına çok sevinmiştim.

*Sıra Draco'nun Hediyesinde

Paket büyüktü. Paketi açtım ve siyah bir kutu çıktı. Ve bir kaç paket daha.

Kutuyu açtım, kutuda Slytherin simgeli pahalı ve gösterişli bir kolye ve yüzük vardı. Bu yüzükten Draco'nun parmaklarında da vardı. Draco'nun gerçi bir sürü yüzüğü vardı ama en beğendiğim yüzük buydu ve artık bendede vardı.

Diğer pakette, sivri kulaklı -genelde şeytanın boynuzu derler - sanırım. Bir taç vardı. Kırmızı ve siyah renklerindeydi. Buda hoşuma gitmişti.

Diğer pakette ise pelerinli siyah bir elbise vardı. Çok popüler bir markadandı.

Ve son paketide açmaya başladım. Bu pakette, boş bir albüm vardı. Dışı siyah içi eski parşömen kağıdındandı. Ama albümün yeni alındığı belliydi. Bölümleri ayrılmış ama sadece fotoğraf yoktu. Albümün ilk sayfasını açtığımızda İsim/Soyad bölümü vardı.

Bu hediyeleri aşırı beğenmiştim. Özel olarak dolabımın en üst rafına yerleştirdim.

X

Ve artık çoğu paketi açmıştım. Herkesten hediye gelmişti hepsi birbirinden güzeldi. Bu doğum günüm en güzel doğum günümdü. Ama bilin bakalım kimden hediye yoktu? Tabikii Babamdan. Gerçi pekte umurumda değildi. Bana en son ne zaman hediye aldığını hatırlamıyorum. Ve hediyelerde son 2 paket kalmıştı. Birisinin üzerinde Draco diğerinin üzerinde Cedric yazıyordu.

Cedricin hediyesini açtım. Bunu aslında önceden vermişti ama ben açmayı unutmuştum. Cedricin hediyesi bir tabloydu. Tabloda benim resmim çiziliydi. Resimde bahçedeki elma ağacında oturuyor ve elmayı uzak bir yere fırlatıyordum. Tablo hareket ediyordu ve C'D başlıklı bir imza vardı. Daha sonra tabloda çizili olan ben; ağaçtan atladım ve elma ağacının yanını kazmaya başladım. Ve kazdığım yerden S harfleri müzik notası gibi yükselmeye başladı. Kazılan çukurun içine baktığımda siyah bir kutu görmüştüm.

Daha sonra tablo yeniden eski halini aldı. Hareketsiz normal bir resim tablosu..

Aslında şaşırmıştım. Bu aldığım en değişik hediyeydi. Tabloyu dolaba koydum ve üzerimi değiştirmek için Draco'nun banyodan çıkmasını bekledim. Ve dayanamayıp banyo kapısının önüne gittim. Seslenmeye başladım.

Y/N: Draco artık çıkacak mısın?

DRACO: Henüz değil.

Y/N: İyi çıkarken haber ver üstümü odada değiştireceğim.

Dolabıma geçip yeni kıyafet aldım ve üstümü değiştirdim. Yatağın başına geçip oturdum ve bir bardak su içtim. Draco'da o ara banyodan çıkmıştı.

DRACO: Hemen uyuyor musun?

Y/N: Başka ne yapacağım?

DRACO: Biraz vakit mi geçirsek? Partide Cedric'ten başkasını gözün görmüyordu da.

Y/N: Draco saçmalama. Cedric ile vakit geçirmem ondan hoşlandığım ve onu istediğim anlamına gelmiyor.

DRACO: Ben öyle anlama geliyor demedim.

Y/N: Ama o anlama getirdin.

DRACO: Getirmedim. Sen öyle anladın.

Y/N: Getirmesen bile, kime söylesen benimle aynı anlamda anlardı.

DRACO: Pekala.. Hediyelerimi beğendin mi?

Y/N: Ha evet teşekkür ederim. Düşündüğün için.

DRACO: Birşey değil. Ne zaman ne istersen alırım. Yeterki iste.

Y/N: Birşey sorabilir miyim?

DRACO: Elbette.

Y/N: Albüm ne için? Biraz şaşırdım gerçi o yüzden sordum.

DRACO: Yakında anlarsın Snape.

Deyip göz kırptı.

Suçluluk | Draco MalfoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin