Suçluluk | Draco Malfoy

38. TEKLİF +18

~~~~

Sabah kalktığımda Draco yanımda yoktu. Pek umursamayıp yataktan kalktım formalarımı ve cübbemi giyip odadan çıktım. Pansy Slytherin ortak salonundaydı ve öylece oturuyordu.

Y/N: Hey Pansy napıyorsun?

Pansy: Düşünüyorum.

Y/N: Neyi düşünüyorsun?

Pansy'nin yanına oturdum ve yüzüne bakıp cevap vermesini bekledim.

Pansy: Hayatımı.

Y/N: Anlatmak ister misin?

Pansy: Ailemle ilgili.. boşver.

Pansy ağlamaya başladı Pansy'yi hemen kendime çekip sarıldım. Ağlaması şiddetlendi bende dayanamayıp ağlamaya başladım.

Pansy: Sen ağlama yeterince üzüldün zaten.

Y/N: Olsun. Sen benim için çok değerlisin.

Pansy: Sende benim için..

Pansy sakinleşince büyük salona kahvaltıya gittik. Draco ortalıkta yoktu. Malikâneye gitmiş olabilecegini dusunup kendimi avutmaya çalıştım.

*

Yemekten sonra KSKS Dersine girdik. Remus Lupin vardı. Babam olsa daha çok sevinirdim çünkü babam bu dersi vermek için canını bile ortaya koyabilirdi. Çok seviyor ve istiyordu. Herkes yerlerine geçtikten sonra Remus konuşmaya başladı.

Remus: Bugünkü dersimizde böcürtlerinizle yüzleşeceksiniz.

Remus devam edecekken kapı çaldı ve içeriye Draco girdi.

Draco: Kusura bakmayın profesör.

Remus: Sorun değil Malfoy. Bir dahakine daha dikkatli olmaya çalış.

Draco olumlu anlamda kafasını sallayıp yanıma oturdu. Remus ne kadar istemiyormuş gibi baksa da birşey söylemedi. Ve devam etti.

Remus: Bu dolabın içinde sizin böcürtleriniz yani korkularınız var. Onları komik duruma getirmek ve korkunuzu yenmek içim böcürte doğru asanızı uzatıp ve hafif sallayıp riddikulus demeniz yeterli. İlk kim denemek ister?

Hiç kimse parmak kaldırmadı. Ve herkes sessizleşti.

Remus: Kimse yok mu?

Y/N: Ben istiyorum profesör.

Draco ve Ron şaşırırcasına bana baktı bende ne var anlamında kafamı sallayıp dolabın önüne geçtim.

Remus: Şimdi dolabın kapağını açacağım. Asanı hazırla ve sakin ol.

Remus dolabın kapağını açtığında hiçbir şey gelmedi. Remus biraz şaşırmış olmalıki bana aniden baktı.

Remus: Hiçbir korkun yok mu? Biraz daha düşün.

Gözlerimi kapatıp düşünmeye başladığım sırada dolaptan uzun boylu bir erkek çıktı. Kim olduğuna bakmak içim kafamı yukarıya kaldırdım. Ve öylece kala kaldım. Karşımda Cedric ve elinde kanlı bir bıçak vardı. Üzerime doğru geliyordu. Geriye adım atmaya başladım.