oyun, beomryu ✓

1.1

Shin Ryujin

Kafam karışmış mıydı peki? Hayır.
Bir an olsun ona dönmek istedim mi? Hayır.
Numarayı görünce hüzünlendim mi? Hayır.
Bu salak hareketi beni sinirlendirdi mi? Evet.

Şuanda kendim için bu çıkarımları yapabilirdim. Beomgyu'yu seviyordum. Onunla geçen vakitte hiçbir zaman aklıma Felix gelmemişti. Karşılaştırmak belki saçma ama Choi Beomgyu bana sevildiğimi hissettiriyordu. Felix ise orası biraz karışık.

"Ooo uyanmışsın." Beomgyu'nun neşeli sesi ile ona döndüm. Önümde bana böylesine iyi hissettiren, her daim pozitif olan bir adam varken Lee Felix'i dert etmek aptallık olurdu.

"Hem uyanığım hemde aç." dedim karnımı ovarken. Gülüp eliyle gel işareti yaptı. Kahvaltı hazırladığını düşleyerek onu takip ettim.

...

Öğleden sonra Cheirs'i görmek için evime gelmiştim. Elimdeki anahtar ile kapıyı açıp içeriye girdim. Cheirs sesi duymuş olacak ki kapının açılması ile koşarak boynuma sarılması bir oldu. Islak dili ile yüzüme ulaşmaya çalışıyordu. Onu sakinleştirip oturma odasına gittim. Gece Ningning Cheirs'e bakmak için evdeydi ama sabah acil bir işi çıkmıştı: büyük ihtimalle Sunghoon'dur. Küçük tatlı aşıklar...

Cheirs'e yemeğini verdikten sonra koltuğa uzandım. Sabahtan beri telefonum susmuyordu. Arayıp tebrik eden arkadaşlarım, sürekli güncel durumdan haber veren menajerim, ajansım falan... Yorulmuştum kısacası. Telefonumu tamamen kapatıp kısa bir şekerleme yapacaktım. Telefonumu almak için uzandığımda birisi beni çaldırmıştı. Kim olduğuna bakmak için aldım.

"Ning?"

"Ryujiiiiin! Bu gece benimlesin!"

"Uykum var Ning. Yine ne oldu?"

"Ya akşam Jisu'nun evinde parti var. Sende geeeel." Tam 'hayır' diyecektim ki devam etti: "...veeee ne var biliyor musun? Couple sadece. Bu da demek oluyor ki ikimizde gidebiliriz."

"Ningning ama ben çok yorgunum."

"Kabul etmiyorum. Jisu'ya söz verdim ben. Hem ikmizinde liseden çok yakın arkadaşı. Lütfeeeen. Beomgyu'yu sen ikna edersin tamam mı? Ben sana konum ve saati atarım. Öptüm bayyy!"

Hiçbir şey dememe izin vermeden telefonu yüzüme kapamıştı. Emrivakilerden nefret ediyorum ama konu Ningning olunca cidden hiçbir şey diyemiyorum. O da bunu çok güzel kullanıyor. Jisu gerçekten çok yakın arkadaşımdı ama açıkçası orada eski lisemden birkaç kişi görecek olmak beni geriyordu. Lise hayatım normal liselilerin aksine gereğinden fazla kaoslu geçmişti. Son sınıftada herkese küfür edip gitmiştim -ki hak ediyor hepsi. Kavgalı olduğum insanları görmek normalde eğlenceli olurdu. Her ne kadar yorucu olsada kaosu seviyordum. Ama Beomgyu ile beraber gideceğim için onu o insanlarla tanıştırmak beni asıl geren noktaydı. 

Düşününce: En fazla ne olabilir ki?

...

"19.00 gibi seni evinden alırım o zaman ben?" Beomgyu parti olduğunu söylemem ile fazlasıyla sevinip kabul etmişti. Zaten o her zaman parti çocuğu olmuştu. Sevinmesine şaşırmak mantıksız olurdu. 

"Tamamdır bana uygun." Telefonu kapatıp yatağıma sermiş olduğum kıyafetlerme baktım. Bugün dikkat çekici olmak istiyordum. Belki biraz cesur? Mini straplez siyah elbiseyi elime aldım. Aynada üzerime tutmaya çalışıyordum. Kötü durmamıştı ama fazla klasikti. Biraz daha kıyafet seçmek ile vakit kaybettikten sonra başka bir siyah elbisede karar kıldım. Fena sayılmazdı.