Sevdiğimiz karakterleri sadece kitaplarda ya da dizilerde görmemiz gerekmez. Hayal gücümüz de bir kitap hatta dizidir. Bizlerde o sahnelerde birer kahramanızdır.
Bu kitap da benim hayal gücümün eseri olacak, gelin ve benim sizlerle paylaştığım düny...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sirius ile başlayalım o halde...
***
7. Sınıfa başlamak reşit olmak isteyen öğrenciler için mutlu bir haberdi. Çapulcular için ise durum bambaşkaydı. Büyüyor ve artık yapamayacakları bir sürü şey olduğunu farkediyorlardı. Sirius geçen yaz Potter ailesine taşındığından bu yana onlar için daha durgundu günler.
Ne kadar daha fazlası için çabalasalar da olmamıştı. O yaz Sirius'u neşelendirmek için Remus bile ailesini ikna edip onlarda kalmıştı ancak geleceği düşünen Black oğlanı için pek işe yaramamıştı.
Hâlâ gülüyor, hala espri yapıyordu ancak eski neşesinin olmadığı anlaşılırdı. Mezun olduklarında seherbaz olamazlarsa onlara potansiyel ölümyiyen gözüyle bakılacaktı. James için öyle olmazdı belki ama bir Black iseniz bu değişirdi.
Sirius kendini kanıtlamak için daha çok çalışmalıydı. Bu sene derslerine odaklanmaktan şakalar yapabilir miydi emin değildi. Artık bir çocuk olmadığını farkediyordu. Bu sene onun için son şanstı ancak hem dersleri hemde eğlenceyi bir arada yürütebileceğini sanmıyordu.
Yine deneyecekti tabi ama şaka sayısı bilinirdi. Onun bu hâlini en çok Remus anlıyordu. Arkadaşının dışlanmış hissetmesini. Ailesinden ayrılmıştı, tüm mirastan beraat etmişti. Kimse Black ailesinden şüphelenmesine rağmen onlara toz konduramazdı. Ancak aileden atılmış bir Black oğlanı...tüm okları üzerine çekerdi.
Bakanlığın gözü mezun olur olmaz onun üzerinde olacaktı. Seherbaz olmaktan başka çaresi yoktu. Remus onu anlıyordu çünkü o da Hogwarts kabul mektubunu alana kadar aynı şeyi hissediyordu. Bir yere ait olamama korkusu çok fenaydı. Üstelik yaz tatilinde Sirius sürekli Potterlara yük olduğu ile imalar yapmıştı.
Bunu anlamayacak kadar aptal değildi.
"İyi misin Pati?" İlk günden aldıkları ödeve en büyük işmiş gibi odaklanan arkadaşına seslendi Remus. İyi görünmüyordu. Kağıda bakıyor olsa da kafasının başka yerde olduğu belliydi.
"İyiyim, sadece dalmışım." James gözlerini devirdi. Yazın da sürekli böyle yapmıştı, "Diyorum ki bir açılış şakası düzenleyelim. Bu sayede bir senenin bizden bir sey götürmediğini göstermiş oluruz?" Peter onaylarcasına bir şeyler mırıldandı.
"Bilmiyorum, James. Bu iyi bir fikir mi? Bu sene derslere odaklanamazsak ileride önümüzde çok iş imkanı olmaz." Remus konuştu. Mantıklı davranması gerekiyordu yoksa takım komple çıldırırdı.
"Hadi ama! Yapmayın, Bu son senemiz. Karanlığa karşı mutlu olmaya çabalamazsak bize çapulcu demelerinin anlamı ne ki?!" James destek almak için Sirius'un omzuna vurdu. İstediği tepkiyi alamayınca kafasına vurdu.
"Hepiniz cesede dönüşmüşsünüz dostum. Bu sene elimizde ki tek şans. Çalışmayı eğlenceyle götürebiliriz. Unuttunuz mu, biz Aylak, Patiayak, Çatalak ve Kılkuyruk'uz. Adımız Dumbledore ile yarışır. Pes etmeyin. İleride pişmanlık çekeceğinizi biliyorsunuz."
