E P I S O D E F I V E

267 26 71
                                    

Krul dinleneceği için bende instagrama girdim. Ne yapacağımı pek düşünmedim ama anında aklıma Yuu'nun hesabına göz gezdirmek geldi. Hesabına bir sürü gönderi paylaşmış. Ben en çok hikaye paylaşırım. Gönderiye önem vermem. yeni attıklarından başlayıp aşağı doğru indim. çoğu gönderi arkadaşları ileydi. Çok tatlı ve iyi gönderileri vardı. Hayatımın geri kalanını bu hesapta geçirebilirdim ama bütün gönderilere baktım. (yardım edin zorla müge anlı izliyoruz 😱)

Uygulamadan çıkıp telefonu cebime koydum. Gözlerimi kapatarak dinlenmek istedim.

(sıkıldım aklıma birşey gelmiyor yardım!!)

"Anne?"

"Ha efendim?"

"Bu kazaların peş peşe olması senin aklını karıştırıyor mu?"

"Ahh... Pekala sanırım bunu sende farkettin. Çalışanlar araştırıyor bu konuyu. Güvenlik kameralarından bakıldı. Arabaların modeli ve rengi aynı ama plakası farklı. Bu bende bir şüphe uyandırıyor." (Bence böyle bir mallığı kimin yapacağını tahmin edersiniz😋)

"Yani biri ikimize bir tuzak hazırlamış öyle değil mi?"

"Öyle denebilir ama şuan net bir bilgi söyleyemem."
(karicim her zamanki gibi cok akilli. yeter artik ben turkce qwerty kullancam.)

"hmm anladım. Uff canım sıkılıyor"

"benimde..." dedi Krul başını onaylar şekilde sallayarak.

"ben Yuu'nun odasına gidiyorum. Yuu uyanmış mı diye bakayım. (zaman baya geçti gibi düşünün üşeniyorum.)

"tamam ama orda ki patlıcanın seni ezmesine izin verme."

"patlıcandan daha çok yaban mersinine benziyor." diyerek gülümsedim.

"hıh herneyse artık."

kapıyı aralayıp dışarı baktım. koridorda neredeyse insan yoktu. dışarı çıkıp Yuu'nun odasına gittim. kapıyı tıklattım ve Shinya "girebilirsiniz." diye bağırdı. (off askim içeri dalmazmışta tıklatıp girermiş 😋)

kapıyı açtım ve hemen gözlerim Yuu'ya kaydı. Uyanmıştı ve bana gülümsüyordu. Gözlerim parıldıyor ve yanaklarım kızarıyordu.

"Yuu-chan!" diyerek yanına koştum. Ama sadece yanında durdum. Başka ne yapabilirim ki...

"Senin iyi olduğuna sevindim." dedi kısık bir sesle.

"Bende sana birşey olmadığı için çok mutluyum!" (kesinlikle yazarken bir yandan Minecraft oynamıyorum no. normalde sevmem sıkıcı geliyor Minecraft.)

(sıkıldım daha oynamıycam)
gözlerimi diğerlerinde gezdirdim. Patlıcan yani şey Guren kollarını birbirine bağlamış kafasını başka bir tarafa çevirmişti. Sanırım bana hâlâ kızgın. (uff sıkılıyorum oyun önerebilir misiniz?)

"Guren..." dedi Yuu. "Odamda çok fazla kişi var. Yanımda sadece arkadaşlarımın olmasını istiyorum."

Guren konuşmadan Shinya öne atılmıştı."Tabi ki biz çıkalım siz konuşun."

Shinya, Guren'i zorla itekliyerek dışarı çıkarttı. İçerde sadece ben, Kimizuki ve yoichi ile kalmıştık.

Hava kararmıştı bile. Bu kadar uzun süre bir hastanede duracağımı hiç düşünmemiştim. Ben bunları düşünürken Yuu-chan'ın sesiyle kendime geldim. "Peki bana herşeyi başından anlatabilir misin Mika? Neden koştun?"diye sordu. Ona herşeyi başından anlattım. (Yazar tembelliği)

...

"annen iyi mi şuan?" diye sordu Yuu.

"evet iyi."

Yoichi ve Kimizuki hastaneden gideceklerini söyleyip çıkmışlardı bile. Yuu ve ben oda da yalnızdım. Çok tatlı görünüyordu.

Yuu'nun Ağzından
Oda da bizden başka kimse yoktu. Guren ve Shinya her an oda ya girebilir. Ama bu umrumda değil. Kimse Mika'yı öpmemi engelleyemez.

"Mika?"

"hm?"

"Beni kim olarak görüyorsun?" (Yazarınızın romantikliği 10/0)

"ne?"

"sanırım anlatamadım... Benimle aranda ki ilişki ne sence?"

Mika bu soruma sessiz kalıp gözlerini kaçırmıştı. Bir gariplik olduğunu anladım. Umarım o da benden hoşlanıyordur.

"cevap vericek misin?" diye sordum.

"evet..." derin bir nefes aldı. "Yuu-chan tepkin ne olucak bilmiyorum ama... ben seni seviyorum seni her zaman sevdim ve her zaman düşündüm de. sensiz geçirdiğim hergün bana bir cehennem gibi geldi. eğer seni kaybetseydim ben- ben ne yapacağımı bilemezdim."

"bu cevabı duyduğuma sevindim. seni her zaman bekledim. her geçen gün seninle yeniden buluşma umuduyla okula gittim ama hayal kırıklığı ile geri döndüm. fakat şimdi hayal kırıklığı ile dönmeyeceğim." diyerek yüzüne yaklaştım.

Çok kızarmaya başlamıştı. Nefeslerimiz birleşmişlerdi. Dudaklarımı yavaşça onunkine değdirdim. (utandım aaaaa yazamam) Mika kaafasını hemen geri çekti.

"Ben kendimi hazır hissetmiyorum Yuu-chan..."

Moralim bozulmadı değildi. Ama belli etmedim.

"pekala.. Sana göre hareket edeceğim."

"Teşekkürler." diyerek gülümsedi.

Yastığımı düzeltmeye çalışıyordum. Mika yardımcı oldu. Kafamı yastığa gömdüm ve gözlerimi kapattım. Çok süre geçmeden uyuyakaldım.

...

Neden bilmiyorum sorgulamayın.

MikayuuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin