Friendship..// Hyunlix

He?

Felix

Ruh gibi olduğum sıradan bir gün. Avusturya'ya geleli üç hafta olmuştu fakat toparlanamamıştım. Ailem de benim için endişeleniyordu, her zaman gördükleri mutlu Felixten eser yoktu ve bu durum onların garibine gitmişti.

Evden çıktım ve Starbucks'a gidip bir kahve aldım. Kulaklığımı taktım Spotify playlistimden rastgele bir şarkı açtım. Şansıma Heather çıkmıştı. Şarkıyı dinlerken bir taraftan da sahile doğru yürüyordum. Son üç haftadır rutin gibi bir şeydi bu benim için.

Her zamanki şeyi yapıp kumlara kendimi bıraktım ve gökyüzünü izlemeye başladım. Benim üzüntüme karşılık inatla hava aydınlıktı. Telefonuma mesaj gelmesiyle oturur pozisyona geçtim ve telefonu elime aldım

Ji-hoon:
Felixxxx
Bugün napıyorsun

Hiçbir şey

Ji-hoon:
Of çok soğuksun!

Hyung sonra konuşalım mı?

Ji-hoon:
Peki
Dikkat et kendine

Sende
Görüldü

Telefonu cebime koydum ve ayağa kalktım sigara almak için.

"İki sigara mı?"

Büfedeki adam artık beni tanıyordu. Kıkırdadım ve kafamı evet anlamında salladım. Sigaraları verdiğinde ücretini ödedim ve arkama döndüğümde bir bedene çarptım.

"Özür dilerim"

"Sorun değil"

Duyduğum tanıdık sesle kafamı hemen kaldırıp çarptığım kişiye baktım.

"Hyunjin!? Burda ne işin var?"

"Seninle konuşmak istiyorum"

Kafa salladım ve beni sürüklemesine izin verdim. Kuma oturduğum da aldığım sigara paketlerinden birini açıp ağzıma aldım ve çakmağımla yaktım. Bir nefes çektim ve dışarı üfledim.

"Dinliyorum."

"Söze nasıl başlayacağımı bilemiyorum, lütfen bölme beni. Öncelikle özür dilerim. Çok özür dilerim seni daha önceden fark etmediğim için, sana olan hislerimi fark etmediğim için özür dilerim. Yeni yeni farkına varıyorum. Ben sürekli kızlardan hoşlandığımı düşünürdüm çünkü erkekler ilgimi çekmezdi hiçbir zaman. Aslında kızlardan da hoşlanmıyormuşum, sadece vücutlarını beğeniyormuşum. Ama bu zamana kadar hissetmediğim şeyi şu üç haftada çok iyi ve derinden hissettim Felix. Ben başka bir erkekten veya kızlardan hiç hoşlanmadım çünkü kalbim her zaman sendeydi. Lee Felix Yongbok, geç fark etsemde, sana aşığım"

Bir sürü şey söylemek istiyordum ama söyleyemiyordum. Bu ani itiraf karşısında şok olmuştum

"He?"

Bir kahkaha attı. Nesi komik ki?

"Cidden o kadar şey söyledim tepkin bu mu?"

Kafamı iki tarafa sallayıp kendime gelmeye çalıştım. Yutkundum.

"Şimdi yanlış anlamadıysam, sen benden hoşlanıyorsun?"

"Hayır senden hoşlanmıyorum."

Dediği ile iyice kafam karışmıştı. Ellerini oturduğum yerin iki tarafına koyup üzerime eğildi. Dudağımdaki sönmüş sigara izmaritini aldı ve bir yere fırlatıp fısıldadı.

"Sana aşığım Lee Felix Yongbok"