Friendship..// Hyunlix

Demek ki çekiyormuş, değil mi?

Yolculuğun ardından Jeju adasına varmıştık ve odalarımızda dinleniyorduk.

Stray Kids👉👈

Chan adam🤟:
Pist
Saat 7 de sizi otelin giris kapisinin onunde gormezsem hepinizi sikerim
(18.46)

Bebekk👶🍼:
Ne yapicaz hyung

Chan adam🤟:
Sizi yemege goturucem

Kas adam💪:
Ney
Chan adam cok yasa!

Chan adam cok yasa!

Sincapcik🐿️:
Chan adam cok yasa!

Bebekk👶🍼:
Chan adam cok yasa!

Lino Hyung 🐰:
Chan adam cok yasa!

Saudade🤍:
Chan adam cok yasa!

Minminim🐾:
Chan adam cok yasa!
Ay yani
Sevgilim cok yasa!

Chan adam🤟:
Lan
Yanlis anladiniz amina koduklarim
Ben goturucem sadece
Herkes kendi hesabini oducek
Hem Minho utanmiyon mu lan sen
Sen benden zenginsin amina kodugum orospusu

Lino Hyung 🐰:
Ney
Kuru iftira

Chan adam🤟:
İftirani da sikicem he
Gecen hava atiyodun pezevenk

Lino Hyung 🐰:
Oyle pezevenk falan ayip oluyo yalniz

Sincapcik🐿️:
Chan hyung niye her seyi sikiyosun

Chan adam🤟:
?

Sincapcik🐿️:
7 de otelin giris kapisinin onunde olmazsak sikiceksin bizi simdi de iftirani sikiyim diyorsun

Chan adam🤟:
Sus ve hemen hazırlanmaya basla.

Sincapcik🐿️:
Nokta koydu sona
Sus jisung sus
EMREDERSİNİZ KOMUTANIM💋

Minminim🐾:
Host

Hızlıca üzerime bir şeyler geçirdim-güzel bir şeyler ama- makyaj yapacak zamanım yoktu fakat çillerimi kapatabilirdim. Çillerimi kapattıktan sonra telefonumu, cüzdanımı, sigaramı, çakmağımı ve odamın anahtarını bel çantama attım, parfüm sıkıp hemen dışarı çıktım ve asansöre koştum.

Asansör bir türlü gelmek bilmiyordu. Asansör sonunda geldiğinde içeri girdim ama içeride benden başka birisi daha vardı, umursamadan giriş katın düğmesine bastım.

"Adın ne?"

Asansörde ki adam bana ilgili bir şekilde bakıyordu. İtiraf etmeliyim bir tık korkmuş olabilirim.

"Efendim?"

Korktuğumu anlamış olmalı ki kendini hemen düzeltti.

"Ah üzgünüm, kabalık ettim. Benim adım  Jung Ji-hoon, sizin adınız nedir?"

"Lee Felix"

Adam ilk önce sesimden dolayı şaşırmış olmalı, sonra da dudaklarına minik bir sırıtış ekledi.

"Nerelisiniz?"

Of bir sus be adam! Bu asansör de ne yavaşmış ya!

"Avustralya"

Tam bir şey söylemek için ağzını açıyordu ki ışıklar birden kapandı ve asansör durdu. Harika! Tanımadığım bir adam ile asansörde kaldım!

"Ah, siktir"

Fark etmeden derin bir sesle söylemiştim ve bu adamın hoşuna gitmişti sanırım birkaç mırıldanma duymuştum.

"Sevgilin ile mi buluşacaktın?"

Sorusunu umursamadan çantamdan hemen telefonumu çıkardım

"Çekeceğini mi sanıyorsun?"

Minho hyungu aradım. Telefonun çaldığını duyduğumda adam görmese bile yine de sırıttım.

"Demek ki çekiyormuş, değil mi?"

Telefon açılınca kulağıma götürdüm.

"Felix! Nerdesin sen Chan hyu-"

"Asansörde kaldım."

Gözlerim dolmuştu karanlıktan korkardım.

"Ne? Şaka mı yapıyorsun?"

"Hayır. Hyung lütfen yardım et..."

Adam hyung kelimesini duyunca büyük bir nefes vermişti? O adam şuan umramda değil. Şuan umramda olan tek şey korkuyor olmam

"Tamam bebeğim biz hemen halledeceğiz"

Dayanamadım ve gözlerimden bir yaş akmasına izin verdim.

"Hyung, lütfen çabuk olun!"

Sesim biraz çatlak çıkmıştı

"Tamam bebeğim sen sakin ol, tamam mı?"

"Hmhm"